ERG ‘Eğitimin İçeriği’ Raporu: Sorunlar ve Politika Yapımına İlişkin Öneriler 

Eğitim Reformu Girişimi (ERG), Eğitim İzleme Raporları'nın ikincisi ‘Eğitimin İçeriği’ başlıklı dosyayı yayınladı. Eğitimin İçeriği’nde COVID-19 salgın öncesinde ve salgın süresince eğitimin içeriğini dair pek çok konu ele alınıyor. Pandemiyle uzaktan eğitime başlanmasının eğitimin içeriği ve yöntemleri bağlamında yarattığı değişiklikler, dijitalleşme, teknoloji ve kaynaklara erişimin neden olduğu fırsat eşitsizlikleri çerçevesinde yapılan analizler ile Eğitimin İçeriği dosyası, eğitim politika yapımında katılımcılığın artmasına, politika yapım süreçlerinin veri temelli, saydam ve katılımcı bir anlayışla geliştirilmesine katkı sağlamasını umuyor. 

ERG’nin yıl içinde farklı dosyalar halinde yayımladığı Eğitim İzleme Raporları’nın ikincisi olan ‘Eğitimin İçeriği’ başlıklı dosyayı Yeditepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bolumu öğretim üyesi Doc. Dr. Yelkin Diker Coşkun hazırladı. Dosyada, eğitimin niteliğinin iyileştirilmesinde toplumun izleme, öneri geliştirme ve katkıda bulunma sorumluluğun önemsenmesi gerektiği vurgulanıyor. 

eğitimin içeriğiGeçtiğimiz yıl ortaya çıkan değişikliklerin kapsamlı bicimde ele alındığı Eğitimin İçeriği’nde, pandemi süreci başta olmak üzere eğitimin içeriğini etkileyen güncel gelişmeler, 2023 Eğitim Vizyonu doğrultusunda yapılan uygulamalar, öğretim programlarının genel durumu, kademeler arası uyum ve temel becerilerin kazandırılmasına ilişkin çalışmalar da değerlendiriliyor.

Dosyada pandemi surecinde eğitim, FATİH Projesi, Eğitim Bilişim Ağı (EBA)  ve uzaktan eğitim uygulamaları, yeni ortaöğretim tasarımı, ölçme ve değerlendirme, yabancı dil öğretimi ve kapsayıcı eğitim alanındaki gelişmeler ile acık lise uygulamalarının niteliği, mesleki ve teknik eğitimde gerçekleştirilen uygulamalar, ortaöğretimde ve diğer kademelerde gerçekleştirilmesi planlanan dönüşüm çalışmaları, dijital becerilerin yanında öğrencilerin temel becerileri kazanmasının önemi ve uzaktan eğitim döneminde daha da önem kazanan ölçme değerlendirme konuları yer alıyor. 

Eğitimin İçeriği’nde çeşitli konu başlıklarında öne çıkan bazı tespitler şu şekilde sıralanabilir; 

Pandemide bilgisayara ve internete erişim: OECD’nin COVID-19 salgınında eğitim müdahalesini konu alan ve bu alanda bir çerçeve sunmayı amaçlayan raporuna göre, Türkiye’de ödevler için bilgisayara erişimi olan öğrencilerin ortalaması Türkiye’de %70’in altında kalıyor. “Avantajlı okullarda” okuyan öğrencilerde ise bu oran %90’a yaklaşıyor. Yine 77 ülkenin kıyaslandığı OECD raporuna göre, Türkiye, “İnternet bağlantısına erişimi olan öğrenciler” listesinde 70’inci sırada.

Uzaktan öğretim programları ve içerikleri: Uzaktan öğretim programlarının ne kadar yeterli ve esnek olduğu tartışmalıdır. Öğrencilere bilgi aktarımı yapılması ve müfredatın yetiştirilmesinin uzaktan eğitimde de ön plandaydı. Sürecin en görünür ögesi olan TRT EBA TV’de içerik aktarma cabası yerine, öğrencilerin süreçteki temel ihtiyaçları olan bilgi ve güven duygusunu geliştirmeye dönük pandemiyle ilgili kısa ve etkili etkinliklerle öğretime geçiş yapılması daha etkili olabilirdi. Eğitim kurumlarının bu süreçteki temel işlevi bireysel ve toplumsal normalleşmeye katkı sağlamak olmalıdır.

EBA: Dijital eğitim platformu EBA e-dergi, e-kitap, video, ses, görsel vb. olmak üzere farklı modüller içeriyor. “2012 yılından 2015 yılına kadar geçen süre içerisinde içeriğin plansız biçimde oluşturulması nedeniyle EBA öğrenci ve öğretmenler tarafından çok verimli biçimde” kullanılamadı. Bu nedenle 2015 yılından itibaren dijital eğitim platformu EBA çeşitli aralıklarla güncellendi. EBA’nın verimli kullanıp kullanılmadığına ilişkin yapılan çalışmaların daha ayrıntılı ve kamuoyuna açık biçimde paylaşılması, konu uzmanlarının görüşlerinin alınması EBA’nın amacına uygun biçimde geliştirilme sürecine katkı sağlar. 

Uzaktan eğitimde öğrenme kayıpları: Uzaktan eğitim sürecinde öğrencilerin zaman kaybetmeksizin eğitim içeriğine erişimi, salgının ortaya çıkardığı eğitimle ilgili endişeleri bir nebze giderdi. Pandemi surecinde yaşanan öğrenme kayıplarının farkında olmak ve öğretimde buna uygun düzenlemeler yapmak gerekiyor. Türkiye’de için içerik ve içeriğin aktarılma biçimleriyle ilgili tartışmalar bir yana, çok daha önemli bir sorun olan fırsat eşitsizliğini görünür kılan bir süreç yaşandı. 

Fırsat Eşitliği: Pandemi sureci özellikle fırsat eşitliği acısından eğitim sistemindeki sorunları daha görünür kıldı. Sosyoekonomik özelliklerin uzaktan eğitime erişimi doğrudan etkilemesini engelleyecek, çocuğun ustun yararını gözeten düzenlemeler yapılmalı.

Pandemide kapsayıcı eğitim: Çocukların yarıdan fazlası pandemi sürecinde hiçbir kaynağa ulaşamamış, eğitim alamamıştır. Aileler ise ağırlıklı olarak örgün eğitime erişilemediğini, EBA TV’de çocukların gereksinimlerine uygun eğitim programları olmadığını ve EBA TV’nin yetersiz olduğunu paylaşmışlardır. 

Özel Gereksinimli Çocuklar: Pandemi sürecinde de özel gereksinimli çocuklar ve aileleri daha çok zorlukla karşılaştı. Engelli Çocuk Hakları Ağı (ECHA) tarafından yayımlanan COVID-19 (Pandemi) Sürecinde ‘Özel Gereksinimli Çocukların ve Ailelerinin İhtiyaçlarını Belirlemeye Yönelik’ Eğitim Analiz Raporu’na göre,  ankete cevap veren ailelerin %61’i çocukların orgun eğitime erişebilme olanaklarının ve erişebildikleri kaynakların olmadığını belirtiyorlar.

Harmanlanmış öğrenme (blended learning): Harmanlanmış öğrenme ya da karma model olarak gecen öğretim modeli, hem yüz yüze hem de bilişim teknolojileri destekli öğretimin bir arada kullanılmasını içerir. Harmanlanmış öğrenmede teknolojinin ve öğretmenlerin teknoloji okuryazarlık düzeylerinin yeterli olması gerekir.  Harmanlanmış öğrenme stratejileri disipline, öğrenci yaş ve gelişim düzeyine, öğrenme hedeflerine göre çeşitlilik gösterebilir. Bu nedenle öğretmenler dinamik, öğretimde teknoloji kullanımını içselleştirmiş, hem standart sınıf ortamında öğretime hem de bilişim teknolojileri destekli öğrenme süreçlerinde verimli çalışabilme niteliğine sahip olmalıdır. 

Dijital Okuryazarlık: Eğitim teknolojilerinin etkin kullanımı, içeriğin tasarlanmasında ve öğrencilerle paylaşılmasında daha önemli hale geldi. Bu nedenle dijital okuryazarlık becerilerinin eğitim içeriklerinde kendisine daha fazla yer bulması bekleniyor.

Sonuç olarak, ERG’nin Eğitimin İçeriği adlı dosyası, ele alınan tüm sorunların, gelişme ve ilerlemelerin eğitim paydaşları tarafından izlenmesi ve çözüm süreçlerine katkıda bulunulması geleceğin sağlıklı toplumunun bir gerekliliği olarak görülmelidir.

Raporun tamamına ulaşmak için tıklayınız.