‘Laik ve Bilimsel Bir Eğitim İstiyoruz!’ İmza Kampanyası Desteğinizi Bekliyor

1-3 Aralık 2021’de toplanan Millî Eğitim Şurası’nda okul öncesi eğitim dönemindeki çocuklara (4-6 yaş) zorunlu din eğitimini tavsiye eden kararlar alınmıştı. Bu kararlara karşı Alevi çatı kurumları, sendikalar, akademisyenler, sanatçılar, siyasiler, aktivistler dahil çeşitli toplum kesimleri başlattıkları imza kampanyasıyla kamuoyuna 'laik ve bilimsel eğitim istiyoruz' çağrısında bulunuyor. Kampanya, 3 Mart 2022 tarihine kadar imzaya açık.

Millî Eğitim Bakanlığı’nın en yüksek danışma kurulu olan Millî Eğitim Şurası, 1-3 Aralık 2021’de Ankara’da ‘Eğitimde Fırsat Eşitliği’ temasıyla toplandı. Şura eğitimin kangrenleşen problemlerine çözümler aramak yerine, okul öncesi eğitim dönemindeki çocuklara (4-6 yaş) zorunlu din eğitimini tavsiye eden kararlar aldı. Söz konusu kararlar üzerine bir araya gelen toplumun farklı kesimleri bir imza kampanyası başlattılar.

‘Eşit Yurttaşlık Temelinde Özgür Bir Toplum İçin; Laik ve Bilimsel Bir Eğitim İstiyoruz!’  

Kampanya için hazırlanan metinde, “Zorunlu Din Dersi Eğitimi” ile “Eğitimde Fırsat Eşitliği” kavramlarının “birbiriyle çelişen kavramlar” olduğu ve “Eğitimde Fırsat Eşitliği’ temasının bizzat siyasal iktidar eliyle yaratılan tüm eşitsizliklere kılıf niteliğinde” olduğu belirtiliyor.

“Burada din eğitiminden kastedilen, ebeveynlerin inancına bakmadan belli bir din anlayışının kavram ve ritüellerinin çocuklarımıza dayatılmasıdır. Alınan bu karar, “Çocuğun Üstün Yararı” ilkesine aykırı olduğu gibi, başta Aleviler olmak üzere farklı inançtakilerin ve  inancı olmayanların asimilasyonunu hedefleyen, aynı zamanda pedagojik anlamda da çocuğun sağlıklı gelişimine ket vuran bir karardır.”

Metinden ayrıca, Türkiye’de yıllardır zorunlu din derslerinin kaldırılması talebiyle sürdürülen mücadelelere rağmen siyasi iktidarın, AİHM kararlarını ve altına imza atılmış Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümlerini “hiçe sayarak müfredata yeni din dersleri eklemesi, birçok okulu imam hatip okullarına çevirip çocuklarımızı zoraki olarak bu okullara yerleştirmesi” hukuksuzluk örnekleri olarak nitelendiriliyor. Buna göre, MEB Şurası’nda alınan kararları “hukukun, din, vicdan inanç veya inanmama özgürlükleri ile evrensel hukuk ve ahlak değerlerinin külliyen inkârı” anlamına geldiği belirtiliyor.

‘Tekçi, Cinsiyetçi, Ötekileştirici, Laik Olmayan, Bilimden Uzak ve Asimilasyoncu Eğitime Hayır!’

İmzaya açılan metinde, talep edilen hususlar şunlar;

  • Her seviyedeki zorunlu din dersleri, sözde seçmeli olanlar dâhil kaldırılmalı, din derslerini ana sınıfına kadar indiren tavsiye karar iptal edilmeli, gündeme bile getirilmemelidir.
  • Ayrıca, altına imza atılan AİHS’nin maddelerine uyulmalı, AİHM’in kararları uygulanmalıdır. Eğitim sisteminin vakıflar üzerinden düzenlenmesine, vergilerimizin gerici, dinci vakıflara aktarılmasına son verilmelidir.
  • Eğitim programları ve müfredatı bilimsel normlara göre yeniden düzenlenmelidir. Eğitimin ticarileştirilmesine son verilmelidir.
  • Yoksul öğrenciler, tarikat yapılanmalarının içinde kültürel ve inançsal olarak eritilmeye çalışıldığından, barınma sorunu acil olarak çözüme kavuşturulmalıdır.
  • Eğitim ile ilgili kararlar, bilim insanları ve  pedagogların öncülüğünde, toplumun sosyolojik yapısı da dikkate alınarak oluşturulan bağımsız kurullarca alınmalıdır.

İmza kampanyasına 3 Mart 2022 tarihine dek buradan formu doldurarak ya da egitimdefirsatesitligi13@gmail.com adresine e-post göndererek destek verebilirsiniz.

Görsel: Pir Haber Ajansı