Trabzon’da Sivil Toplum: Faaliyetlerde Aktif, Görünürlükte Yetersiz

Sivil Sayfalar’ın European Endowment For Democracy desteği ile organize ettiği Sivil Toplum Haberciliği eğitimlerinin ilk durağı Trabzon’du. Gazeteci Evrim Kepenek’in hak haberciliği ekseninde verdiği eğitime, farklı hak alanlarından STK temsilcileri ve gazetecilik öğrencileri katıldı. Katılımcılar, Trabzon’da aktif olan sivil toplumun faaliyetlerinin özellikle yerel düzeyde görünür kılınması konusunda yaşadıkları sorunlar üzerinde yoğunlaştı.

Sivil Sayfalar’ın Türkiye’nin farklı bölgelerinden 6 kentte düzenlediği Sivil Toplum Haberciliği Eğitimlerinin ilki Trabzon’da 20 Eylül 2021’de Eğitim Bilim Sanat ve Kültür Evi Derneği’nde yapıldı. Bianet editörü Evrim Kepenek, eğitimde sivil aktörler tarafından üretilecek olan içeriklerin hak haberciliği anlayışı ile hangi hassasiyetlerin gözetilerek hazırlanması gerektiği, dikkate alınması gereken etik değer ve prensipler ile diğer hususları katılımcılara aktardı.

Eğitimin konu anlatımını içeren ilk bölümünün ardından, ikinci bölümde katılımcılar, uygulamalı olarak kendi seçtikleri konular çerçevesinde ‘hak temelli habercilik’ anlayışı ile sivil toplum haberciliği örnekleri üzerinde çalıştılar.

‘Sivil Toplumun Sorunu İletişim’

Katılımcıların Trabzon’da sivil toplumun yürüttüğü faaliyetler ve sorunlara dair tespitlerinden öne çıkan hususlar şunlardı:

Doğal ve Tarihi Değerleri Koruma Derneği’nden Ali Çankaya: “En önemli sorun, birlikte hareket edememe, bunda iletişimin zayıf olmasının rolü büyük.”

Trabzon Turizm ve Girişimci Kadın Derneği’nden Betül Uzuner: “Kentin tüm sorunları sivil topluma da yansıyor. Kentte, ilçeler düzeyindeki ayrışma var; dışarıya çok göç vermesi nedeniyle kentin kalkınmasında yerel halkın katkısı az.”

Kadın hakları dahil olmak üzere pek çok hak alanında aktivist olarak faaliyet yürüten Nermin Dihkan: “Ben aktivist olarak faaliyet yürütüyorum. Trabzon’da kadın, kent, çevre gibi her alanda tüm sorunları sosyal medya ve diğer mecralarda yayınlamakla kendini sorumlu görüyorum. Sivil toplumda biz olabilmeyi beceremiyoruz. STK’ların faaliyetleri çok projelerden elde edilen etki sınırlı kalıyor. Sürdürülebilir konularda, halkın içinde olduğu işler pek yapılamıyor. Siyaset unsuru sivil toplumda da çok etken, bu da ayrışmalara neden oluyor. Kadın cinayeti ve çocuk istismarı gibi konularda sokaklarda bize destek verilmiyor ama konu spor olunca konu halk sokaklara dökülüyor.”

Doğal ve Tarihi Değerleri Koruma Derneği’nden diğer katılımcı Güler Eruz: “Sivil toplumun sorunu iletişim. Dernek olarak aktifiz ama yaptığımız çalışmaları duyursak da bu çalışmaların yarattığı etki az. Kamu desteği iyi olan bir derneğiz ama düşüncelerimizi hayata geçirmede eksik kalıyoruz, sonuç aldığımız konular sınırlı kalıyor.”

Trabzon’da çocuk alanında faaliyet yürüten az sayıdaki STK’dan biri olan Yetişme Çağındaki Çocukları Koruma Derneği Başkanı Nuray Usta: “Biz de faaliyetlerimizi duyurmakta sorun yaşıyoruz, dernek üyelerimiz sosyal medya kullanmayı tercih etmiyordu. Pandemide bu konuda bir açılım yaptık. Çocukların pandemide ihtiyaç artınca, sosyal medyayı kullanmaya başladık. Hala etkili şekilde sosyal medyayı kullanmayı bilmiyoruz. Kendimizi daha etkili şekilde duyurmayı öğrenmemiz gerekiyor.”

‘STK’lar Üyeleri Dışında Etki Yaratamıyor’

Kentte ağırlıklı olarak sanat alanında faaliyet yürüten Bilim Sanat Kültür Evi Derneği’nden Cengiz Aydoğdu: “Sivil toplum demokrasilerde önemli bir yeri var. Trabzon’da sivil toplumun etkisi büyük. Dernekte sanat ve sivil toplum faaliyetlerini birlikte yürütüyoruz. 4 bin yıllık kültür-sanat tarihi var Trabzon’un. Ekoloji, istihdam, çarpık kentleşme gibi pek çok sorunda “sivil toplum bunun neresinde?” dediğimizde, STK’ların mücadele alanı sınırlı kalıyor. Devlet kontrolü nedeniyle sivil toplumun adımları kısıtlı. STK’lar üyeleri dışında etki yaratamıyor. Bu Türkiye’de de böyle.”

Yetişme çağındaki çocuklara eğitim ve burs desteği veren Yetişme Çağındaki Çocukları Koruma Derneği’nden Meral Sungır: “Kentte, halk STK’ların yürüttüğü pek çok faaliyetten haberdar değil, bir çok aktivite konusunda bilgi sahibi değiller.”

Gazetecilik eğitimi alan Elif Beyzanur: “Trabzon kapalı bir toplum, burada STK’ların faaliyetlerine ilgi az, bilinç düzeyi düşük. STK’lar aktif olarak çalışsalar bile sokaktaki insanlar bunlara ilgi göstermiyorlar.”

Katılımcıların tespitlerinden hareketle, Evrim Kepenek genel olarak Türkiye’de “sivil topluma karşı direnç ve önyargı” olduğu tespitinde bulundu.