İşsizlik Fonu İddialarıyla İlgili Sorularımıza İŞKUR’dan Yanıt

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Sözcüsü Faik Öztrak’ın, İşsizlik Fonu'nuyla ilgili iddialarını n Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na sorduk. Cumhurbaşkanlığı yerine Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü'nden yapılan yazlı açıklamada, soruların cevaplarına yer verilmeyip, “İşsizlik Sigortasının yönetimi ve değerlendirilmesi, kamu kurumları ve sosyal tarafların temsilcilerinden oluşan İŞKUR Yönetim Kurulu tarafından yasal düzenlemeler çerçevesinde yapılmaktadır." denildi.

26 Şubat 2019 tarihinde yapılan CHP Merkez Yönetim Kurulu toplantısı sürerken basına açıklamalarda bulunan parti sözcüsü Faik Öztrak, işçilerin ve işverenlerin İşsizlik Fonu’nda yıllarca biriktirdiği paraların “koltuk bekası” için harcandığı iddialarını, iddia doğru değil ise tekzip yayınlanıp yayınlanmadığını, İşsizlik Fonu’nun hak sahibi işsizlere ödeme haricinde hangi amaçlar ile kullanılabildiğini, fondaki bütçenin kullanım alanlarına göre oranlarını, Sivil Sayfalar olarak Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na sormuştuk.

Bilgi edinme başvurumuza, Cumhurbaşkanlığı yerine Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü’nden yanıt geldi. Başvurumuza, sorular ve CHP Sözcüsü Öztrak’ın iddiaları yanıtsız bırakılarak aşağıdaki yazı ile cevap verildi:

İşsizlik Sigortasının yönetimi ve değerlendirilmesi, kamu kurumları ve sosyal tarafların temsilcilerinden oluşan İŞKUR Yönetim Kurulu tarafından yasal düzenlemeler çerçevesinde yapılmaktadır.

İşsizlik Sigortası Fonu Kaynaklarının Değerlendirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik gereğince, Fon bağımsız denetim kuruluşlarınca denetlenmekte ve bu denetimlerin son üç aylık dönemine ilişkin olanı aktüeryal denge yönünden de denetim yapılmakta ve raporun bütününde konu ele alınmaktadır. Söz konusu denetim raporları İŞKUR internet sayfasında (https://www.iskur.gov.tr/kurumsal-bilgi/raporlar/) yayınlanmaktadır.

İşini kaybedenlere gelir desteği sağlamak amacıyla 1999 yılında kurulan İşsizlik Sigortası Fonu, ekonomik kriz nedeniyle yaşanan sorunların etkisi ile amacından saparak farklı kullanım alanlarına aktarılmaya başlandı. İşsizlik sigortasının amacı işsiz kalan kişiye işini kaybettiği ve bu nedenle gelir elde edemediği için, yasalarla belirlenmiş süre ile sınırlı olmak üzere, ona bir güvence sağlamak iken 4447 Sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’nda yapılan bir değişiklik ile İşsizlik Fonu işsizlere ödeme yapmanın yanında, bir önceki yıl prim gelirlerinin % 30’unun destek, teşvik, aktif işgücü programı, işbaşı eğitimi gibi kalemlerde kullanılmaya başlandı. Bu oran, 27 Kasım 2018’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararı ile % 50’ye çıkartıldı. Böylelikle İşsizlik Fonu’nun ilk kurulduğu günkü amacının iyice dışına çıkılmış oldu.

Fonda Gelir-Gider Uyuşmazlığı

İşsizlik Fonu’ndaki bu amaç dışı kullanım, gelir-gider uyuşmazlığı olarak Sayıştay raporlarına da yansıdı. Sayıştay 2017 Yılı Mali Denetim Raporu’nda, İşsizlik Fonu’nun gelir-gider kayıtlarında uyumsuzluk tespit etmişti. Gelir-gider modülü ile muhasebe kayıtlarında birbirinden farklı olduğu belirtilen denetim raporunda, gelir-gider modülünde yer alan ödeme tablosunda 51 milyar 640 milyon 163 bin 370 lira 80 kuruş TL tutarında ilave bir tahsilat bulunduğu, bu hatalı tahsilat kaydına ilişkin tutarın muhasebe kayıtlarına yansımadığı belirtilmişti.

Başvurumuzdaki soruların yanıtsız bırakılması üzerine İşsizlik Fonu’nun ne şekilde harcandığına ilişkin bilgileri sendika raporlarından araştırdık.

İşsizden Çok İşverene Destek

DİSK Araştırma Dairesi’nin (DİSKAR), İşsizlik Fonu’na dair Şubat 2019’da yayınladığı rapora  şu değerlendirmeler yansıdı:

2018 yılında işveren teşviklerinin işverenler tarafından ödenen primlere oranı yüzde 116’ya yükselmiştir. Diğer bir ifade ile işverenler 2018 yılında fona yaptıkları 9,2 milyar TL tutarındaki prim ödemesine karşılık 10,7 milyar TL teşvik ve destek almışlardır. Böylece 2015 yılında yüzde 13,8 olan işveren teşvik ödemelerinin işveren prim ödemelerine oranı aradan geçen üç yılda hızla yükselmiş oldu. İşveren teşvik ve desteklerinin toplam fon gelirlerine oranı 2015’te yüzde 4,1 iken 2018’de yüzde 31’e yükselmiştir. Buna karşılık işsizlik sigortası ödemelerinin toplam gelire oranı düşmüştür. 2015 yılında yüzde 20,3 olan işsizlik sigortası ödemelerinin toplam gelire oranı 2017’de yüzde 18’e ve 2018’de ise yüzde 16,9’a gerilemiştir.

DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası Araştırma Merkezi’nin (BİSAM) ise, Eylül 2018’de paylaştığı raporla işsizlik fonunun işlev ve amacındaki dönüşümü ve etkilerini ortaya koydu.

Raporda şu tespitlere yer verildi:

– 2008 yılında işsizlik sigortasının amacı yapılan değişiklikle, “sigortalılara işsiz kalmaları halinde” ibaresi yasadan çıkartıldı. İşsizler, işsizler için kurulan fonun amacından çıkartıldı. Böylece fonun kuruluş amacı dışında kullanımının yolu açıldı.

– Fonun prim gelirleri Türkiye İş Kurumu’na aktarılmaya başlandı, kurum personel maaşlarını bile işsizlik fonundan ödedi

– Fonun gelirleri azaltıldı, teşvik konusu haline geldi. 2015 yılında ek madde 4 ile çok tehlikeli sınıfta yer alıp ondan fazla çalışanı bulunan ve üç yıl içinde ölümlü veya sürekli iş göremezlikle sonuçlanan iş kazası meydana gelmeyen işyerlerinde çalışanların işsizlik sigortası işveren payı teşvik olarak bir sonraki takvim yılından geçerli olmak üzere ve üç yıl süreyle yüzde 1’e düşürüldü.

– Fonun giderleri çeşitlendi. Fon işsize değil, siyasal iktidara ve sermayeye can simidi oldu. Soma’da kaybedilen 301 can için ödemeler, ekonomik kalkınma ve sosyal gelişmeye yönelik yatırımlar, doğum ve evlat edinme sonrası yarım çalışma ödeneği, stajyerlerin masrafları, işverenin sigorta primi, sınav parası, kamu kurumlarında çalıştırılan “işsizin” parası, krizde üretimi duran işyerinde işçinin maaşı, işsizin fonundan ödendi.

– İşverenlere teşvik amaçlı kullanılması sağlandı. İşbaşı eğitimi adı altında işsizler, “bir işçi sizden bir işçi bizden” denilerek, işverenlere ödemeleri işsizlik fonundan ödenmek üzere” haftalık 45 saatlik çalışma karşılığında sunuldu.

– Fon gelirleri vergi kapsamına alındı. Yasanın ilk halinde “Bu fon bütçe kapsamı dışında olup, gelirlerinden hiç bir şekilde kesinti yapılamaz ve genel bütçeye gelir kaydedilemez” denilirken, 2012’de yapılan değşiklikle “gelirlerinden” ibaresinden sonra gelmek üzere “vergi kesintileri hariç” ibaresi eklenmiştir.

– Fonun kaynakları hazineye aktarıldı. 5763 sayılı kanunun 19. maddesi ile 4447 sayılı kanuna geçici 6. madde eklendi. Madde fonun nema gelirlerinin hazine hesabına aktarılmasına olanak sağladı.

– İşçi sendikalarının ağırlığı azaltıldı, inisiyatif Cumhurbaşkanına bırakıldı. Kanunda fon, işçi konfederasyonu temsilcisinin de olduğu 4 kişilik yönetim kurulundan oluşurken 2003 yılında fonun idaresi önce Türkiye İş Kurumuna sonra Cumhurbaşkanına bağlandı.

– Fon yanlış yatırım tercihleri ile zarara uğratıldı. Fon 2015 yılından ağustos 2018’e yurt İçi ÜFE karşısında reel olarak yüzde 21 değer kaybetti. Yanlış yatırım tercihlerinin faturası işsizlik fonuna çıktı.

Burak Özgüner

Üyelik Tarihi: 08 Eylül 2017
51 içerik
Yazarın Tüm Yazılarını Gör