Diyalog Haritalaması Sivil Toplum İçin Engel ve Fırsatları Ortaya Koyuyor

YADA Vakfı'nın hazırladığı Diyalog Haritalama Araştırması; sivil toplumun kendi içinde, kamu ve özel sektörle olan diyaloğunu tüm yönleriyle ortaya koyarken; diyaloğun önündeki engellerle, çözüm önerilerini de görünür kılıyor. Araştırmaya göre, STK'ların Türkiye sivil toplumunu başvurdukları; hak temelli – yardım temelli, muhafazakârlık – sekülerlik dikotomisi ve yanlılık-tarafsızlık dikotomileri; algısal düzeyde bir hiyerarşi oluşturuyor.

YADA Vakfı yeni yayınladığı “Diyalog Haritalama Araştırması” bulgularını paylaşmak ve sivil alanda diyalog konusu konuşmak amacıyla “Etki İçin Temalar Arası Diyalog: Etkin Bir Sivil Toplum Diyaloğunun Önündeki Engeller, Fırsatlar” toplantısı düzenledi. 11 Mart 2021 tarihinde yapılan toplantıda araştırma bulgularına paralel şekilde katılımcılar, sivil toplum aktörlerinin kendi aralarındaki diyalog ve iş birlikleri benzer çalışma alanları ve tanışıklıkla sınırlı kaldığı, bunun aşılabilmesi için çeşitli konularda faaliyet yürüten farklı yapılanmalara sahip sivil aktörlerin kamu-STK -özel sektörü bir araya getiren bir ekosistem içinde diyaloğu geliştirmek için gayret göstermesi gerektiği konusunda ortaklaştı.

AB tarafından finanse edilen ve YADA Vakfı tarafından yürütülen Sivil Diyaloğun Güçlenmesi projesi kapsamında yapılan “Diyalog Haritalama” başlıklı araştırması ile daha etkin bir sivil toplum için farklı temalarda çalışan ve farklı arka planlara sahip STK’ların hangi alanlarda birbiriyle ve diğer paydaşlarla diyaloga geçtiği, hangi durumlarda diyalog zeminlerinin kapandığı ya da sınırlandığı, etkin bir diyalog için ne gibi fırsatlar olduğunu ortaya koymayı amaçlıyor. Yanı sıra, STK’ların politika oluşturma süreçlerine katkıda bulunmak, STK-Kamu-Özel Sektör ilişkilerini geliştirerek sektörler arasında diyaloğun güçlenmesini hedefliyor.

Etkin Bir Sivil Toplum Diyaloğunun Önündeki Engeller, FırsatlarDiyalog Haritalama Araştırması, 8 tematik alanda faaliyet gösteren STK’larla yapılan derinlemesine görüşmeler sonucunda STK’ların diğer STK’ları nasıl algıladığı, kendi alanında çalışan diğer sivil aktörleri nasıl ve neye göre kümelediği ile sivil toplum tarif edilirken en yaygın kullanılan tasnifleri analiz ediyor. Bu analizin sonucunda araştırma, sivil toplum diyaloğunun önündeki engeller ve diyaloğu mümkün kılan etmenlere odaklanıyor.

Diyalog Haritası Araştırması’na göre, sivil toplum aktörlerinin kendi aralarındaki diyalog ve iş birlikleri, tema içi ve tanışıklıkla sınırlı kalıyor. Buradan hareketle, araştırma tema çeşitliliği içeren, kamu-STK -özel sektörü bir araya getiren bir ekosistem içinde diyaloğu geliştirmek için kurumsal yapılar, platformlar ile inisiyatifler gibi kurumsal olmayan yapılar aracılığıyla diyalog ve temas ortamları yaratmanın önemli olduğu sonucuna varıyor.

“Etki İçin Temalar Arası Diyalog: Etkin Bir Sivil Toplum Diyaloğunun Önündeki Engeller, Fırsatlar” başlığı ile 11 Mart 2021 tarihinde düzenlenen toplantıda, araştırmanın bulguları çerçevesinde etkin bir sivil toplum diyaloğunun önündeki engeller ve fırsatlar çevrim içi ortamda tartışıldı. Toplantının başında araştırma bulgularının Adhoc Araştırma’dan Saygın Vedat Alkurt tarafından paylaşılmasının ardından katılımcılar, paydaşlar ve temalar arası etkin bir diyalog için ortak prensiplerin ne olması gerektiği konusunda tartıştı.

Sivil Toplumda Diyalog Ne Durumda?

Etkin Bir Sivil Toplum Diyaloğunun Önündeki Engeller, FırsatlarSaygın Vedat Alkurt araştırmanın sivil toplum alanındaki diyalog boşluğunu ve imkanları belirlemek; farklı tematik alanlarda diyaloga temel oluşturan tartışmaları ortaya çıkarmak, STK’ların diyalog konusunda potansiyellerini belirlemek gibi amaçlar etrafında şekillendiğini ve bu şekilde diyaloğun mevcut haritasını ortaya çıkarmaya çalıştıklarını kaydetti.

Bu kapsamda, diyalog türlerini belirleyerek bir yandan genel resmi diğer yandan STK’ların diyalog konusunda hangi bariyerlere sahip olduğunu göstermeye çalıştıklarını anlatan Alkut, çok paydaşlı program ve projeleri ele alarak diyalogun hangi alanlarda ilerlediği ve hangi konularda kurulamadığını, seviyelerini ve boyutlarını tespit ederek diyalog için ortak prensipler belirlemeye çalıştıklarını anlattı.

Araştırma kapsamında, Eylül-Kasım 2019 tarihleri arasında farklı tematik alanlarda 102 STK ile yapılan yüz yüze derinlemesine görüşmeler yapıldı. Ulaşılan bulgular sivil toplum diyaloğu; sivil toplum-kamu diyaloğu ve sivil toplum-özel sektör diyaloğu olmak üzere 3 başlık altında gruplandı.

“STK’lar Arasında Diyalog Arzusu Arttı Ancak Fiiliyata Henüz Geçmedi!”

Diyalog Haritalaması Araştırması’nda öne çıkan bulgular şunlar:

1- Sivil Toplum Diyaloğu

  • STK’lar sivil toplumu hak temelli-yardım temelli; muhafazakarlık-sekülerlik; yanlılık-tarafsızlık(siyasi) şeklinde 3 dikotomiyi esas alarak tarif ediyor.
  • STK’lar birbirini en çok faaliyet metodu, çalışma konusu ve yaklaşımlarına göre kategorize ediyor.
  • Çevre alanında çalışan STK’lar diğer tematik alanlara kıyasla STK’ları faaliyet ölçeğine göre daha çok gruplandırıyor.
  • Engelli alanında çalışan STK’lar hak temelli ve yardım temelli ayrımı konusunda baskın bir sivil toplum tarifine sahip.
  • Kadın ve toplumsal cinsiyet alanında çalışan STK’lar ağırlıklı olarak politik pozisyona göre sivil toplumu tarif ediyor.
  • STK’lar arasında diyalog kurma arzunun artmasına karşın henüz bunun fiiliyata geçmediği görülüyor.

2- Sivil Toplum-Kamu Diyaloğu

Etkin Bir Sivil Toplum Diyaloğunun Önündeki Engeller, Fırsatlar

  • STK’lar kamu aktörleri arasında en çok yerel yönetimlerle diyalog kuruyor.
  • Merkezi yönetim düzeyinde sivil toplum ve kamu arasında diyalog kurulması konusunda her iki taraf açısından bazı çekinceler var.
  • Sivil toplum siyasi partiler ile diyaloga açık görünüyor ancak iş birliği ve diyaloğun tüm partiler ile yapılması ve temasa geçilmesi gerektiği konusunda bir hassasiyet var. Sivil toplumda tüm partilere eşit mesafede diyalog zemini kurma ideali ifade ediliyor.

3-  Özel Sektör- Sivil Toplum Diyaloğu

  • Sivil toplum-özel sektör diyalogu başlığı altından öne çıkan bulgu, STK’ların şirketlerin sivil toplumu birer PR, iletişim aracı olarak görmesinden endişe duymaları oldu.
Diyaloğu Zorlaştıran Faktörler

Araştırmanın bulgularına göre, sivil toplumun kendi içinde ve diğer aktörlerle diyaloğunu zorlaştıran faktörler özetle şu başlıklar altında toplanıyor:

  • Dikotomiler (politik/yardım-hak  temelli/yakınlık-tarafsızlık) ;
  • Misyona-vizyona ters düşme;
  • Etik kurallar-prensipler-kriterler;
  • Tanımlanamayan samimiyet ölçütleri;
  • Liderlik ve rol dağılımı.
Diyaloğu Kolaylaştıran-Mümkün Kılan Faktörler
  • Geçmiş diyalog referansları-tanışıklık;
  • Kuruluşları oluşturan kişilerin diyaloğa yatkınlığı, ihtiyaç halinde bir araya gelme;
  • Hedeflerde benzeşme- aynı düşü paylaşma;
  • Uzmanlaştığı spesifik alanların olması;
  • Kendi uzmanlığının kapsamında bir araya gelme .

“Diyalog Haritalama Araştırması” raporuna buradan ulaşabilirsiniz.