İklim Davasında Karar: “Fransa Devleti İklim Değişikliğiyle Mücadeledeki Yetersizliğin Yükümlüsü”

Paris İdari Mahkemesi, 3 Şubat tarihinde ‘’Yüzyılın Davası’’ olarak nitelendirilen davadaki kararını açıkladı. Buna göre, Fransız Devleti’nin iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında yürüttüğü faaliyetlerin yetersiz olduğu tespit edilirken iklim değişikliğiyle ilintili olarak ekolojik hasar oluştuğu kabul edildi.

Bu dava, Fransa’da bugüne kadar gerçekleştirilen en büyük imza kampanyası sayesinde 2,3 milyon vatandaş tarafından desteklendi.

Sera gazı emisyonlarının azaltılması kapsamında belirlenen hedeflere ulaşılmasından sorumlu olan Fransız Devleti’nin kısmen başarısız olduğuna karar verildi.

Davada görev yapan yargıçlar aynı zamanda, “ekolojik hasar kapsamında Devlete karşı açılacak tazminat davalarının Medeni Kanun’da öngörüldüğü üzere kabul edilebilir olduğunu” tespit etti. Bu durum, diğer davacıların yaşadıkları zararın tazmini için bu kararı emsal alabilecekleri anlamına geliyor.

“Karar, Büyük Ölçekli Yasal ve Toplumsal Başarıyı Temsil Ediyor”

Davayı açan dört sivil toplum kuruluşundan Ortak Endişemiz (Notre Affaire à Tous) Genel Müdürü Cécilia Rinaudo, bu dava ile büyük bir zafer kazandıklarını belirtti. Bu zaferin, liderlerin mücadele edemediği iklim krizinin yıkıcı etkileriyle hali hazırda karşı karşıya olan tüm insanlar için kazanılmış bir zafer anlamına geldiğini söyleyen Rinaudo, “Adaletin yerini bulmasının zamanı geldi. Bu karar, tüm dünyadaki iklim adaleti hareketi adına büyük ölçekli yasal ve toplumsal başarıyı temsil ediyor. Bu dava milyonlarca insanı, geleceğimiz adına mücadele ettiğimiz ortak endişemiz çerçevesinde bir araya getirdi. Yargıcın verdiği dönüm noktası niteliğindeki karar, Fransa’nın iklim değişikliğiyle mücadeledeki yetersizliğinin tolere edilemeyeceğine ve yasa dışı olduğuna dair kanıt oluşturuyor. Ancak mücadelemiz sonlanmadı. Devletin harekete geçmedeki yetersizliğinin kabul edilmesi, iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik somut ve etkin önlemlerin uygulamaya koymasının yalnızca ilk adımını oluşturuyor.” diyor.

“Sonuç 2,3 Milyon Vatandaşa Nefes Aldırdı”

Nicolas Hulot Vakfı’nda Enerji ve İklim Danışmanı olarak görev yapan Célia Gautier ise, “Yüzyılın Davası” olarak nitelediği davanın Fransa halkına iklim adaleti getirdiğini söylüyor. Fransa Devleti’nin iklim değişikliğiyle mücadele kapsamındaki yetersizliğinin insanlara ve doğaya zarar verdiğinden bahseden Gautier, mahkemenin gerçekler ve bilim lehine karar verdiğini ve Fransa Devleti’ni yetersiz mücadelesi sebebiyle mahkûm edildiğini görmenin STK’lar ve davayı destekleyen 2,3 milyon vatandaşa nefes aldırdığını ekliyor.

“İklim Adaleti Adına Tarihi Bir Zafer”

Greenpeace Fransa’nın Genel Müdürü Jean-François Julliard, kararın iklim adaleti adına tarihi bir zafer olduğunu, kararın aynı zamanda dünyanın dört bir yanındaki insanlara hükümetlerini iklim değişikliğinden sorumlu tutmak üzere harekete geçmeleri adına ilham verdiğini söylüyor.

Mücadelemiz henüz sonlanmış değil. Bu kararı bilime dayanan iddialarımızı ileriye taşımak adına önemli bir başlangıç noktası olarak değerlendiriyoruz. Önümüzdeki aylarda Fransız Devleti’ni iklim değişikliğiyle mücadele etmek adına acilen harekete geçmesi talebimizi mahkemeye taşıyacağız. Artık boş konuşma duymak istemiyoruz.

Oxfam Fransa’nın Genel Müdürü Cécile Duflot, Fransa’nın iklim değişikliğiyle mücadeledeki yetersizliğinin ilk kez yasadışı olarak ilan edildiğini, bu durumun, önemli bir emsal niteliği taşıdığını ve iklim krizinden etkilenen insanların haklarını savunmaları adına kullanılabileceğini belirtti. Duflot aynı zamanda 2,3 milyondan fazla insanın desteği sayesinde elde edilen bugünkü dönüm noktasının ardından, mahkemelerin önümüzdeki dönemde Fransa Hükümeti’nin emisyon azaltımı yapmak ve verilen taahhütlerin yerine getirmesini sağlamak adına daha fazla adım atmasını zorunlu kılacağını umduklarının altını çizizyor.

Mahkeme ayrıca, Fransa’nın yıllık karbon bütçesini aşması nedeniyle çevreye verilen dolaylı zararın varlığını da kabul ediyor. Fransız hukukunda ilk niteliğindeki bu karar, çevresel zararların sorumluluğunun özel kuruluşlar kadar kamu tüzel kişiliklerinde olduğunu gösteriyor. Mahkeme, sürecin devamında devletin harekete geçmemesi sonucunda oluşan zarara yönelik ilave önlem getirilmesi yönünde karar verebilir.

Tarihi nitelikteki bu ilk adım, mahkemenin devletin yasadışı eylemlerine (veya eksikliklerine) ne şekilde son verileceğine, hatta Fransa’nın azaltım hedeflerine rağmen süregelen sera gazı emisyonu salımının neden olduğu zararın ne şekilde bertaraf edileceğine yönelik karar açıklaması bekleniyor.