“Sivil ve Demokratik Alan Daralıyor”

Hafıza Merkezi’nin Hollanda Helsinki Komitesi ve Eşit Haklar İçin İzleme Derneği işbirliğiyle düzenlemiş olduğu “Sivil Alanı Genişletmek” başlıklı panel kapsamında insan hakları savunucuları bir araya geliyor. İlk panelde konuşmacı olarak yer alan Kolombiyalı hukukçu sosyolog ve insan hakları savunucusu César Rodríguez Garavito, sivil alanın daraldığını belirtirken otoriter rejimlerle mücadelede uluslararası dayanışmanın hayati öneme sahip olduğuna dikkat çekti.

Hafıza Merkezi, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği ve Hollanda Helsinki Komitesi demokratik ve sivil alanda yaşanan zemin kaybı ve Covid-19 salgının yarattığı dönüşüm şartlarında insan hakları mücadelesine küresel bir mercek tutmak ve sivil toplumun önündeki engel ve imkanları bu çerçeveden tartışmak amacıyla  “Daralan Demokratik Alan ve Uluslararası Dayanışma” başlıklı bir panel serisine başladı. Türkiye’den ve dünyadan birer hak savunucusunun konuk edileceği panel serisinin ilk bölümünde “Sivil Alanı Genişletmek” konusu konuşuldu.

Panelin moderatörlüğünü Hafıza Merkezi eş direktörü Murat Çelikkan üstlendi. Panele konuşmacı olarak da Kolombiyalı hukukçu sosyolog ve insan hakları savunucusu César Rodríguez Garavito katıldı. 

“Sivil Toplum Dünyanın Birçok Yerinde Tehdit Altında”

Murat ÇelikkanPanelin açılış konuşmasını yapan Hafıza Merkezi eş direktörü Murat Çelikkan, Hafıza Merkezi olarak yükselen otoriteryanizme ve ona karşı mücadeleye ilişkin 9 panelden oluşan  bir seri hazırladıklarını ifade etti. Çelikkan, “Sivil toplum dünyanın birçok yerinde tehdit altında. 21. yüzyıl birçok ülkenin insan hakları standartlarından uzaklaşmasına yol açtı. Daha evvel halbuki bunları destekliyorlardı. Bu dönem sivil ve demokratik alanın daralmasıyla kendini ortaya koyuyor. Bunu Covid-19’un küresel bir pandemi olarak çıkması izledi. Bu da bir bütün olarak aslında alanımızı kapattı” dedi.

İnsan hakları çalışmasını Covid-19 koşullarında ve daralan sivil alan ortamında yaptıklarını belirten Çelikkan, “Bir kavramsal temelden hareket etmek istedik. İlk panelde daralan sivil alanı bu şekilde ele alacağız. Daralan sivil toplum çerçevesinde bu sorunu nasıl ele alabileceğimizi göreceğiz. Hem pandemi koşulları altında hem de bugün yanıt olarak uygulanmakta olan taktiklerimizi konuşacağız” diye konuştu. Çelikkan ikinci panelin 5 Kasım’da yapılacağını ifade ederek sözü insan hakları savunucusu César Rodríguez Garavito’ya bıraktı.

“Yeni Söylemler Geliştirilmeli”

Cesar Rodriguez GaravitoKolombiyalı hukukçu sosyolog ve insan hakları savunucusu César Rodríguez Garavito, konuşmasının başında askeri rejimler ile sivil otoriter rejimleri karşılaştırdı. Garavito, “Bugünkü  kısıtlamaların en meydan vurucu yanı başta demokratik yolla seçilen hükümetler tarafından uygulanmasıdır” dedi. Demokratik seçimle gelen tek adam rejimlerinin adım adım demokratik kurumları ortadan kaldırdığına dikkat çeken insan hakları savunucusu Garavito örnek olarak Macaristan Başbakanı Victor Orban’ı  gösterdi.

Otoriter rejimlerin elitizme ve çoğulculuğa karşıt olduğunu vurgulayan Garavito elitizm karşıtlığına  örnek olarak ABD Başkanı Donald Trump’ın politikalarını işaret etti. İnsan hakları konusunda en kötü zamanda olmadığımızı ve yeni  insan haklarını savunduklarını ifade eden Garavito tek adam rejimlerine karşı mücadele kapsamında  yeni yöntemlerin bulunması gerektiğini söyledi. 

Otoriter rejimlere karşı mücadelede sivil hareketlerin izlemesi gereken taktikler konusuna da değinen ve kolektif eylem kavramına dikkat çeken Garavito, “Kurumsal eylemler ve doğrudan eylemler bir arada yapılmalı” dedi. Ekonomik eşitsizliklerin giderek arttığını belirten Garavito, “Otoriter liderler bu konuları yeni bir şekilde yapılandırıp toplumu biz ve onlar haline getiriyorlar. Toplumu kutuplaştırıyorlar. Bu söylemlerin karşısına yeni söylemler geliştirilmeli. Buna karşı mizah kullanılabilir” diye konuştu. Pandemiyle mücadelenin sivil alana katkıda bulunduğunun altını da çizen Garavito otoriter rejimlerle mücadelede uluslararası dayanışmanın hayati öneme sahip olduğunu kaydetti.