İHD ve TİHV İnsan Hakları Günü’nde Türkiye’nin Karnesini Açıkladı

İnsan Hakları Derneği ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı üyeleri, Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla bir açıklama yaparak Türkiye’de gün geçtikçe artan ihlallere dikkat çekti.

İnsan hakları savunucuları 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde Sultanahmet’te basın açıklaması gerçekleştirdi. İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) üyeleri, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 70’inci yılı dolayısıyla, bir hafta boyunca bir dizi etkinlik düzenleyecek.

“İnsan onuru, eşitlik, adalet, barış ve demokrasi mücadelemiz sürüyor, sürecek” yazılı pankart açan İHD ve TİHV üyeleri, Türkiye’de yaşanan iki yıllık OHAL’in ardından, toplumun eşitlik ve adalet duygusunu erozyona uğratan uygulamaların 2018 yılında da sürdüğüne dikkat çekti. İnsan hakları savunucuları, işsizlik, yoksulluk ve dışlanmanın, geniş toplumsal kesimlerin maruz kaldığı hak ihlallerinin başlıca kaynağı haline geldiğini ifade ederken “Esnek, güvencesiz çalışma ve iş cinayetleri çalışanların adeta kaderi haline gelmiştir. Kadınların kazanılmış haklarını geri almaya yönelik düzenleme ve saldırılar; LGBTİ+ hareketine yönelik dışlama, baskı ve engeller; ülkede milyonlarca mültecinin haklardan mahrum bırakılarak yok sayılması; farklı etnik ve inanç gruplarının taciz edilerek ayrımcılığa maruz bırakılmaları; insan hakları savunucularına ve hak mücadelesi veren kesimlere yönelik giderek artan baskılar insan hakları değerlerinin toplumsal yaşamdan tümüyle tasfiye edilmeye çalışıldığının açık göstergesidir” diye bildirdi.

TİHV Başkanı ve Adli Tıp Profesörü Şebnem Korur Fincancı, burada yaptığı konuşmada “Türkiye’den insan hakları savunucuları olarak insan hakları ihlallerinin önlenmesi için hangi adımların atılması gerektiğini tartışacağız. Sizi de bekliyoruz. Birlikte mücadele edelim. Birlikte insan hakları ihlallerine karşı duralım. Eğer insan hakları ihlallerine karşı durmazsanız, ‘benim başıma gelmez’ diye bir yanılsama içinde olursanız, biz insan hakları ihlallerini durduramayız” dedi.

İşkence ve kötü muamele

Açıklamaya göre, resmi gözaltı merkezlerinde, resmi olmayan gözaltı yerlerinde, sokakta, cezaevlerinde hemen her yerde işkence uygulamaları, yanı sıra toplantı ve gösterilerde işkence düzeyine ulaşan aşırı ve orantısız güç kullanarak müdahale yaygınlaştı. Ayrıca, toplumun farklı kesimlerinde iktidarın kontrolünü ve baskısını arttırmak, dehşet ve korku yaymak amacı ile işkencenin ve diğer kötü muamele biçimlerinin uygulandığına tanık olundu.

Türkiye İnsan Hakları Vakfı’na 2018 yılının ilk 11 ayında işkence ve diğer kötü muameleye maruz kaldığı iddiasıyla toplam 538 kişi başvurdu. İnsan Hakları Derneği’nin verilerine göre ise aynı dönem içinde 284’ü gözaltında kaba dayak ve diğer yöntemlerle, 175’i gözaltı yerleri dışında ve 2260’ı güvenlik güçlerince müdahale edilen toplantı ve gösterilerde olmak üzere toplam 2719 kişi işkence ve diğer kötü muamele ile karşılaştı.

Haberin tamamı için tıklayınız.