Yeni Zelanda’da Şiddete Maruz Kalana 10 Gün Ücretli İzin

Yeni Zelanda, şiddete maruz kalanlara partnerlerinden ayrılmak, yeni bir ev bulmak ve kendileri ile çocuklarını güvence altına almak için 10 gün ücretli izin hakkı tanınan yasal düzenlemeyi kabul etti.

Yeni Zelanda, eviçi şiddete maruz kalanlara 10 gün ücretli izin hakkı tanınan yasal düzenlemeyi kabul etti. Şiddete maruz kalan çalışanın bu 10 günlük süreyi şiddet uygulayan partnerinden ayrılmak, yeni bir ev bulmak ve kendisi ve çocuklarını güvence altına almak için kullanması öngörülüyor.

Yeni Zelanda Parlamentosu’nda Yeşiller vekili Jan Logie’nin 7 senelik çalışmaları sonucunda, düzenlemenin kabul edilmesini milletvekilleri ayakta alkışladı. Logie, vekil olmadan önce bir kadın sığınağında çalışıyordu.

Yeni Zelanda’da polisin her dört dakikada bir, bir eviçi şiddet olayına müdahale ettiği belirtiliyor.

Ulusal düzenlemeler aracılığıyla eviçi şiddete mağdurlarına ücretli izin tanıyan bir diğer ülke ise Filipinler. Ayrıca Kanada’nın Manitoba ve Ontario bölgelerinde de bu düzenleme mevcut.

Yeni Zelanda’da kabul edilen yasa Nisan 2019’da yürürlüğe girecek.

İşveren, güvenliği sağlayacak koşulları oluşturacak

57 oya karşı 63 oyla kabul edilen düzenlemeye, Ulusal Parti vekilleri “küçük ve orta ölçekli işletmelere çok maliyetli olacağı ve işverenlerin eviçi şiddete maruz kaldığından şüphelendikleri kişileri işe almamalarına neden olacağını” söyleyerek karşı çıkmıştı.

Meclis’te kabul edilen düzenlemeye göre, eviçi şiddet mağdurlarının yaşadıklarına dair kanıt sunması gerekmeyecek ve işyerleri onların güvenliğini sağlayacak koşulları hızlıca sağlamakla yükümlü. Bu önlemler arasında çalışanın çalışma yerinin, e-posta adresinin değiştirilmesi ve/veya işyerinin web sitesindeki iletişim bilgilerinin kaldırılması gibi önlemler var.

“Şiddet uygulayanlar, partnerinin işiyle bağını koparıp, kendine bağımlı kılmak istiyor”

Düzenlemeyi hazırlayan Logie şöyle konuştu:

“Eviçi şiddet, iş ile özel yaşam arasındaki ayrımı gözetmiyor. Araştırmalar, şiddet uygulayan partnerlerin büyük bölümünün bu şiddeti işyerlerine de yansıttığını gösteriyor; sürekli telefonla aramak veya e-posta göndermek, partnerini ya da iş arkadaşlarını tehdit etmek… Bunların bir kısmını, şiddet uyguladıkları partnerin işle bağını koparmak, işten ayrılmasını ve dolayısıyla kendilerine daha bağımlı hale gelmesini sağlamak için yapıyorlar. Bu oldukça yaygın bir durum.”

Kadın örgütleri de düzenlemeyi memnuniyetle karşıladı. Women’s Refuge örgütünden Dr. Ang Jury, düzenlemenin sihirli bir değnek gibi bir etki yapamayacağını ve önleyici bir tedbir içermediğini söylerken, “doğru yönde ve çok önemli bir adım” olduğunu vurguladı.

Ekonomik kaygılar nedeniyle kadınların zor kararlar vermek durumunda kaldığını belirten Jury, şiddete maruz kalan bir kadının iş garantisi olmasının ve işvereniyle bir güven ilişkisi kurmasının çok önemli olduğunu söyledi.

Kaynak: The Guardian, Bianet