Dünyada Son 10 Yılda En Yolsuzlaşan Ülke: Türkiye

Berlin merkezli Uluslararası Şeffaflık Örgütü, 2021 Yolsuzluk Algıları Endeksi'ni yayınlandı. Endeksin 2021 sonuçlarına göre, Türkiye 38 puanla 180 ülke arasında 96. sırada yer alırken, 2013'ten bu yana 12 puan kaybetti ve sıralamada 43 basamak geriledi. Sonuçlar, Türkiye'nin son 10 yılda en çok puan kaybeden ülkeler arasında zirvede yer aldığını gösterdi. 1 milyon üzeri nüfuslu ülkeler arasında en büyük düşüş Türkiye’de yaşandı.

Türkiye’nin puanı Avrupa Birliği’nin tüm üye ülkelerinden daha düşük. Bulgaristan gibi pek de temiz bir sicile sahip olmayan ülkeler dahil olmak üzere üyelerin tamamı Türkiye’nin önünde bulunuyor. Türkiye ayrıca 38 OECD ülkesi arasında 37. sırada yer alıyor. Türkiye, yer aldığı Doğu Avrupa ve Orta Asya ülkeleri bölgesinde, 22 ülke arasında Gürcistan, Ermenistan, Karadağ, Belarus, Kosova, Kuzey Makedonya ve Sırbistan’ın ardından 8. sırada bulunuyor. 2013 yılında bu bölgede zirvede yer alan Türkiye yolsuzluk konusunda en temiz algıya sahipti. 2013-2022 arasında Türkiye bu bölgede endekste en çok gerileyen ülke oldu.

Bu dönemde sırasıyla 17-25 Aralık dosyalarının kapatılması, soruşturma açılan siyasilerin kamu görevlerine devam edebilmesi, seçim kampanya ve güvenliği konusunda yolsuzluk ve ihlallerin normlaşması, OHAL ve sonrası dönemde yargı ve bürokraside rüşvetin yaygınlaşması, mafyanın güvenlik güçleri ve siyasilerle temas ve ilişkilerinin giderek derinleşmesi, bakanların mafyayla aynı kareye girmesi ve mafya tarafından açıkça tehdit edilmesi, Türkiye’nin uluslararası savaşçı ve uyuşturucu trafiği konusunda bir “hub point” olarak suç ve yolsuzluk konusunda güven kaybetmesi, nepotizmin giderek aşikar hale gelmesi, aynı zamanda otoriterleşme ile birlikte hesap verilebilirlik, şeffaflık ve denetleme ilkelerinin neredeyse tamamen aşınması Türkiye’nin kısa sürede Doğu Avrupa ülkelerinin gerisine düşmesine ve otoriterlik, yolsuzluk ve iç karışıklıklarla anılan Orta Asya ve Orta Doğu ülkelerinin seviyesine inmesine yol açtı.

Türkiye aynı zamanda 17-25 Aralık’tan bu yana otoriterleşme ve yolsuzluğu eş zamanlı olarak hızlandıran birçok gelişmeye sahne oldu. 2007’den itibaren yargı, bürokrasi ve orduda birlikte alan genişleten AK Parti ve Gülencilerin kendi aralarında yaşadığı çatışma Türkiye’ye 15 Temmuz 2016 başarısız darbe girişimi ile son bulan derin bir yıkım yaşattı. Erdoğan bu süreçte yeni ortak olarak milliyetçilere yakınlaşırken, Çözüm sürecini sona erdirdi ve Kürt siyasetini gayrimeşru ilan ederek 1990’lı yılların güvenlikçi anlayışına geri döndü. Darbe sonrasında OHAL döneminde 2 milyona yakın kişiye terör soruşturması açılırken, toplam 100 milyar dolara yaklaşan değerde mülke el konuldu. 100 binden fazla memur devletten atıldı. HDP’li belediyelere kayyum atandı, HDP’li vekiller ve parti üyeleri tutuklandı. Bu süreçte KHK ve başkanlık sistemiyle inşa edilen ara rejimde hukuksuzluk normlaşırken, yolsuzluk sıradanlaştı.

civil liberties

Dünyada sivil özgürlükler ve yolsuzlukla mücadelede başarı arasında pozitif bir ilişki gözlemleniyor. Grafikte gözlemlendiği üzere, sivil özgürlükler puanı ve yolsuzluk sicil puanı birlikte artış eğilimi gösteriyor. Türkiye, sivil özgürlüklerin neredeyse minimum düzeye indiği bir ülke olarak yolsuzlukta da dünya ortalamasının gerisinde kalıyor. Sonuç olarak, 2021 yılında yaşananlar ve bu yılın küresel yolsuzluk algısı raporu, Türkiye’nin demokratikleşen ülkeler arasından, yolsuz ve otoriter ülkeler arasında geçiş yaptığını belgelemiş oldu.

Gri Liste

2021 Ekim’de Türkiye’nin yaşadığı bu hızlı ve karanlık yolculuğu belgeleyen önemli bir gelişme yaşandı. Türkiye Ürdün ve Mali’yle birlikte kara para aklama ve terörizmin finansmanının engellenmesinde yetersiz kaldığı gerekçesiyle, 1989 yılında G-7 Paris Zirvesi sonrası kurulan Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından gri listeye alındı. Merkezi Paris’te bulunan ve 39 ülkenin üye olduğu kurumun, biri kara diğeri gri olmak üzere iki listesi var.  Kara para aklama ve terörizmin finansmanı konusunda yükümlülüklerini yerine getirmeyenlerin yer aldığı “kara liste”de İran ve Kuzey Kore yer alırken Türkiye’nin bu yıl eklendiği yükümlülükleri eksik yerine getirilenlerin yer aldığı “Gri listede” Pakistan, Suriye, Arnavutluk, Myanmar, Yemen, Güney Sudan, Uganda, Senegal, Burkina Faso, Zimbabve, Nikaragua, Filipinler, Kamboçya, Haiti, Cayman Adaları ve Barbados bulunuyor.

Uluslararası Şeffaflık Örgütü Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Oya Özarslan, gerçekleştirdiğimiz mülakatta, Türkiye’nin artık itibar kaybı ve AB rotasından uzaklaşmanın ötesinde lig düştüğünü, Güney Sudan ve Myanmar gibi yolsuzluğun norma dönüştüğü, etnik çatışmaların hakim olduğu ülkelerle aynı grupta yer aldığını belirtti. 

Sonuç olarak, Türkiye yolsuzluk konusunda uçuruma yuvarlanmış ve gri listeye düşmüş durumda. Nitekim bu ülkeleri yöneten idareler “korsan devlet” olarak görülüyor. Bu ülkeler diktatörlerin kara para cennetleri olarak tanımlanıyor. Gelinen noktada Türkiye’yi yöneten elitler halkına ve dünyaya yaşattığı güven kaybıyla, Türkiye’nin ekonomik yaptırımlar ile uluslararası yatırım ve kredi konularında artık çok daha zorlanmasına neden oluyor ve olmaya deva edecekler. Bu durum sadece hükümet için değil, belediyeler ve özel sektör için de geçerli ve bir zamanlar AB ve demokrasi yolunda olan 85 milyonluk büyük bir ülke bu karanlık tablodan olumsuz etkilenmeye devam ediyor.

Görsel: Ellice Weaver 

Nezih Onur Kuru

Üyelik Tarihi: 02 Aralık 2021
9 içerik
Yazarın Tüm Yazılarını Gör