‘İnsan Hakları Savunucuları Baskı, Engel ve Zorluklarla Karşı Karşıya’

Türkiye İnsan Hakları (TİHV) 2021’in son dört ayında en az 1220 insan hakları savunucusunun baskı, engel ve zorluklarla karşı karşıya kaldığını; temelsiz suçlamalarla yargılandığını ve cezalandırıldığını açıkladı. TİHV ayrıca insan hakları savunucularının idari kararlarla işlerinden, faaliyetlerinden uzaklaştırıldığına, hedef gösterilip, tehdit ve misillemelere maruz kaldığına dikkat çekti.

Türkiyede İnsan Hakları Savunucularının Karşılaştığı Baskı, Engel ve Zorluklara İlişkin Bilgi Notu (1 Eylül – 31 Aralık 2021) TİHV tarafından Adana, Ankara, Diyarbakır, İstanbul, İzmir, Van ve çevre illerindeki insan hakları savunucularına yönelik baskı ve zorlukları tespit etmek ve savunucular ile dayanışmayı güçlendirmek amacıyla kurulan Bölgesel Dayanışma ve İş Birliği Grupları tarafından tespit edilen bilgiler çerçevesinde hazırlandı.

2021in son dört ayında, 1220 insan hakları savunucusuna yönelik olarak yargısal taciz, idari taciz, tehdit ve misilleme müdahalelerinden en az biri veya birkaçı birden uygulandı.

Bilgi notunda Türkiyede insan hakları savunucuları ve sivil toplum aktörleri, insan hakları ihlallerini görünür kıldıkları ve yetkililerin insan haklarına aykırı politika ve uygulamalarına karşı yürüttükleri faaliyetleri nedeniyle baskı, engel ve zorluklarla karşı karşıya kaldığı belirtiliyor.

‘Sivil Toplum Yargı Eliyle Baskı Altına Alınıyor’

İnsan hakları savunucularının, haklarında açılan temelsiz ceza soruşturma ve kovuşturmalar, hukuka aykırı ve keyfi gözaltı ve tutukluluk işlemleri ve sivil toplum kurumlarına yapılan baskın ve aramalarla yargısal tacize uğradığı belirtilen bilgi notunda, “İnsan hakları savunucularına yönelik uygulanan bu ceza hukuku tedbirlerinin caydırıcı etkisi, savunuculuk iklimini bütünüyle baskı altına almakta ve sivil alanı daraltmaktadır.” tespiti yapılıyor.

Ayrıca, 1 Eylül – 31 Aralık 2021 tarihleri arasında 833 insan hakları savunucusuna yargısal taciz uygulandığı; 519 insan hakları savunucusuna karşı ceza kovuşturması yapıldığı; 21 kişi hakkında mahkumiyet hükmü verilerek hapis cezasına veya adli para cezasına çarptırıldığı belirtiliyor.
İnsan hakları savunucularına yönelik suçlamaların başında şunlar var:

  • 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na aykırı davranmak,
  • Görevi yaptırmamak için direnmek,
  • Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek,
  • Suçu ve suçluyu övmek,
  • Suç işlemeye tahrik etmek,
  • Cumhurbaşkanına hakaret.
OHAL Komisyon Kararları

Geçen yılın son çeyreğinde, 353 insan hakları savunucusunun idari denetim, soruşturma ve yaptırımlar aracılığıyla baskı gördüğü belirtilen bilgi notunda, yine bu tarihler arasında, KHKlarla ihraç edilen 343 Barış Akademisyeninin OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun AYM kararı ve mahkemelerin beraat kararlarına rağmen reddedildiği;  8 insan hakları savunucusunun kamu görevinden çıkarıldığı; insan hakları temelli habercilik yapan bir haber ajansının web sitesine erişimin engellendiği ve kapatılan bir derneğin hakkındaki idari yargılama sonuçlanmadığı için insan hakları alındaki çalışmalarını sürdüremediği de not ediliyor.

Bilgi notunun sonunda, ” tüm baskı ve engellemeler insan hakları savunucularına karşı şiddetin, nefretin, ayrımcılığın ve düşmanlığın beslendiği bir iklimin yaratılmasına sebep olmakta, insan haklarının toplum nezdinde meşruiyetinin zayıflamasına ve kriminalize edilmesine” sebep olduğu ve insan hakları değerleri ile prensiplerini korumak için insan hakları savunucularına yönelik söz konusu baskı ve engellemelerin derhal sonlanması çağrısında bulunuluyor.

Bilgi notunun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.