“Türkiye, Terörle Mücadelede Bahanesiyle Sivil Topluma Zarar Veriyor”

Uluslararası Af Örgütü, Mali Eylem Görev Gücü’nün (FATF) 21-25 Haziran 2021 tarihlerinde gerçekleştireceği Genel Kurulu öncesi yazılı bir açıklama yayımladı. Açıklamada, Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun’un Türkiye’de “terörün finansmanıyla mücadele bahanesiyle” sivil toplumun meşru faaliyetlerine zarar verdiği ve küresel düzeyde “tehlikeli bir örnek” oluşturan bu durumun bertaraf edilmesi için FATF toplantısında somut adımlar atılması gerektiği belirtiliyor.

Uluslararası Af Örgütü, 18 Haziran 2021 tarihinde yayımladığı Terörle Mücadeleyi Araçsallaştırmak: Türkiye Terörizmin Finansmanı Değerlendirmesini Sivil Toplumu Hedef Almak İçin Kullanıyor başlıklı bir özet yayımladı.

Özette, geçen yılın aralık ayında kabul edilen 7262 sayılı Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun’un terörün finansmanıyla mücadele kisvesi altında kabul edildiği; Türkiye’nin uluslararası terörün finansmanı ve kara para aklama hakkındaki gözlemci bulgularını kullanarak sivil toplum örgütlerinin meşru faaliyetlerine zarar verme tehdidi oluşturduğu iddia ediliyor. Ayrıca, Kanun ile Türkiye’de örgütlenme ve ifade özgürlüğü ile adil yargılanma hakkının güvencelerini ihlal eden yeni uygulamalar getirildiği savunuluyor.

Özette, Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Ofisi Direktörü Nils Muižnieks’in açıklamalarına da yer veriliyor: “Yasa, halihazırda temelsiz terör suçlamalarıyla yargılanma ve mahkum edilme tehdidiyle karşı karşıya olan sivil toplum aktivistleri üzerindeki baskıyı artırma tehlikesi taşıyor.”

“Kanun, Sivil Toplum ve Geniş Anlamda Toplum Üzerinde Baskıyı Artırıyor”

Hatırlanacağı üzere, FATF kara para aklama, terörün finansmanı ve kitle imha silahlarının yaygınlaşmasının finansmanıyla mücadele etmekle görevli hükümetler arası bir kuruluş. 21-25 Haziran 2021’de yapılacak olan FATF Genel Kurulu’nda, görev gücünün 2019’da yayımladığı değerlendirme raporuna Türkiye’nin uyup uymadığı incelenecek. 2019 yılındaki son raporda, Türkiye’nin FATF’ın terörün finansmanı ve kâr amacı gütmeyen sektörle bağlantılı olası riskler hakkındaki tavsiyelerine yalnızca “kısmen uyduğu” belirtiliyordu.

Uluslararası Af Örgütü’ne göre, Türkiye Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun’u çıkararak, FATF tarafından ortaya konulan gerekliliklerin çok ötesine geçti. Buna göre, yasanın aşırı geniş ve muğlak maddeleri, hukuka uygunluk ilkesini, örgütlenme ve ifade özgürlüğü haklarını hiçe sayıyor ve diğer bir dizi insan hakkının kullanımını zayıflatıyor.

Uluslararası Af Örgütü’nün yaptığı açıklamamın devamında, Türkiye’de söz konusu yasanın, terörün finansmanında rol oynama riski taşımayan kuruluşlar da dahil olmak üzere, kâr amacı gütmeyen tüm kuruluşları aynı derecede orantısız risk azaltma tedbirlerine maruz bıraktığı iddia ediliyor. Dahası, bu yasa ile STK’lara “son derece külfetli denetim zorunlulukları” ile “online kaynak geliştirme faaliyetlerini engelleyebilecek maddeler” içeriyor.

Özetle, açıklamada Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun’un ‘kişileri sivil toplumdaki çalışmalarını yürütmekten alıkoyarak’ kendi içinde bir cezalandırma yöntemi haline gelebileceği ve daha geniş anlamda tüm toplum üzerinde caydırıcı bir etki yaratabileceği savunuluyor.