İstanbul’un Son Kent İçi Ormanlarından Validebağ Korusu’nda 22 Yıllık Çevre Mücadelesi

Türkiye'de Yerel Çevre Hareketleri dosyamızda İstanbul kent içindeki Validebağ Korusu'nu korumak için 22 yıldan bu yana mücadele veren Validebağ Gönüllüleri’ni ele alıyoruz. İstanbul’un son kalan kent içi ormanlarından doğal SİT alanı Validebağ Korusu için verilen mücadele, Üsküdar Belediyesi’nin Millet Bahçesi planları ile yeni bir aşamaya geçti. Kurulduğu 1998 yılından bu yana “siyaset dışı kalma” ilkesini koruyan, “Validebağ Korusu her hali ile doğal kalmalıdır”, “Koru üzerindeki rant hevesleri bitmedikçe mücadele devam edecek” diyen Validebağ Gönüllüleri, herkesi dayanışmayı büyütmeye davet ediyor.

Validebağ Korusu İstanbul Üsküdar sınırları içinde bulunan, 1999 yılında 1. derece doğal ve tarihi SİT alanı ilan edilen, 150 yıllık anıt ağaçlar bulunan kentin göbeğinde yer alan bir vaha gibi. Koruyu 22 yıldır koruma mücadelesi veren Validebağ Gönüllüleri’nin amacı Validebağ Korusu’nun yeşil, doğal ve bir bütün olarak gelecek nesillere kalması. Bu amaca uygun olarak, her siyasi görüşten insana yer veren Validebağ Gönüllüleri, 1998’de kurulduğundan bu yana, zaman zaman duraksadığı dönemler olsa da kararlı şekilde mücadelesini sürdürüyor. İmza kampanyaları, paneller, forumlar, basın açıklamaları, sergiler, protesto gösterileri, şenlikler-sinema gösterileri düzenleyen Validebağ Gönüllüleri, 1999 yılında korunun 1. derece doğal ve tarihi SİT alanı ilan edilmesini sağladı.

Sosyal medyada aktif olarak paylaşımlarına devam eden Validebağ Gönüllüleri, şu sıralar korunun 2 yıllık bir süre için Üsküdar Belediyesi’ne tahsis edilmesi ve  Millet Bahçesi olmasını engellenmesi amacıyla bir kampanya yürütüyor. Validebağ Gönüllüleri’nden Arif Belgin, Neşe Taşan ve Burcu Kiriş güncel duruma ve kampanyalarına dair sorularımızı yanıtladı.

“Validebağ Korusu Her Hali ile Doğal Kalmalıdır!”

 Validebağ Korusu’nda çevre hareketi nasıl ve ne zaman başladı?

1927 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’na tahsis edilmiş olan Validebağ Korusu, uzun yıllar Verem Hastanesi olarak hizmet vermişti. 1970’li yıllardan itibaren kendi haline bırakılan Validebağ Korusu’nun üzerinde rant projeleri 1990’lı yıllarda sinyallerini vermeye başladı. Validebağ Gönüllüleri olarak bizler, bu rant projelerine “Dur Demek İçin!” bir araya gelen mahalle sakinleriyiz. Daha sonra diğer çevre mahallelerden de konuya duyarlı kişiler aramıza katıldı.

Siz neden bu hareketin içinde neden yer alıyorsunuz? Amacınız ne?

Validebağ Gönüllüleri içinde yer alan birçok kişinin gençliği koruda geçti. Validebağ Gönüllülerini ilk kurulduğu zamanlardan beri içinde yer alan pek çok kişi var. Okul hayatımız bitince korudaki tüm canlıların yaşam hakkını korumak için “Validebağ Gönüllüleri içinde yer alan ve “Validebağ Korusu her hali ile doğal kalmalıdır” diyen kişileriz.

Neler yaptınız? Hangi yol ve yöntemleri kullanıyorsunuz? Hukuki süreç ve diğer yolları denediniz mi?  

Validebağ ve Üsküder BelediyesiKurulduğumuz 1998 yılından beri imza kampanyaları (hem elektronik ortamda, hem ıslak imza kampanyası), paneller, forumlar, basın açıklamaları, sergiler, protesto gösterileri, (2009 yılına kadar) şenlikler-sinema gösterileri düzenledik. 1999 yılında Validebağ Korusu’nun 1. derece doğal ve tarihi SİT alanı ilan edilmesini sağladık. 2001 yılında Validebağ Gönüllüleri Derneği’ni kurduk. Mahkemede davalar açtık. Yetkililerle çok sayıda yazışma ve doğrudan görüşme yaptık. Broşürler dağıttık. (2014 yılına kadar) Validebağ havzasındaki mahallelerde ücretsiz bülten dağıttık. Diğer sivil toplum kuruluşlarının veya belediyelerin düzenlediği çevreyle ilgili çeşitli etkinliklere katıldık. Koruda kuruyan ağaçların yerine yeni fidanlar diktik. 1999 depremi sonrasında afete hazırlık eğitimleri aldık. Bu eğitimlerin sonunda Altunizade ve Barbaros mahallelerine Mahalle Afet Gönüllüler (MAG) tarafından birer afet konteyneri verildi. Ayrıca afet konusunda eğitimci eğitimi aldık, birkaç eğitim verdik.

Salgın nedeniyle aksamakla birlikte, her hafta düzenli olarak toplanıyoruz. Zaman zaman farkındalık yaratma ve örnek olma amaçlı olarak koruda çöp topluyoruz. Korudaki anıt ağaçlara ve anıt ağaç adaylara bilgilendirici plaket astık. Korunun çeşitli yerlerine temiz tutulması için uyarıcı pankartlar ve dövizler astık. 6 yıldan bu yana yeni yılbaşlarında takvim çıkararak Validebağ konusundaki farkındalığın sürmesine katkıda bulunmaya çalışıyoruz.

“Siyaset Dışı Kalma” İlkesi

Size destek olan STK’lar siyasiler ya da başka kurumlar var mı?

Validebağ Gönüllüleri ChangeKurulduğumuz zaman belirlediğimiz, “siyaset dışı kalma” ilkesine titizlikle uyuyoruz. Bizim amacımız, Validebağ Korusu’nun yeşil, doğal ve bir bütün olarak gelecek nesillere kalması. Bu amaca uygun olarak, her siyasi görüşten insana içimizde yer var. Onlardan istediğimiz, ortak amacımıza ulaşmak için destek olmaları, bunun dışında kendi siyasi amaçları için bizi kullanmamaları, bizi kendi yanlarına çekmek için özel çalışmalar yapmamalarıdır. Meslek odaları ve diğer sivil toplum kuruluşları ile baştan beri çok yakın ilişki içindeyiz. Karşılıklı olarak bilgi, görüş alışverişinde bulunuruz; birbirimizin düzenlediği etkinliklere katılırız.

Medyada yer almak için bir çaba gösteriyor musunuz? Kampanyanızı yürütmek için neler yapıyorsunuz? Size yerel ve ulusal medyada yer veriliyor mu? 

Basın ile bağlantı içindeyiz. Her basın açıklamamızda onlara her kanaldan ulaşıyoruz ve onlar da bizlere kanallarında yer veriyor. Koru ile ilgili halka ulaşmak için bir imza kampanyamız Change.org’ta devam ediyor. İmza veren sayımız 18.919 kişiye ulaştı. Kampanyada destek olmak isteyenler buradan imza verebilirler. Ayrıca koruda bir masa açıp pandemi imkân verdiği sürece imza topladık ve buna devam ediyoruz.

22 yıllık Çevre Mücadelesinde Taleplere Bağlı Olarak Değişen Yanıtlar

Süreç nasıl ilerliyor? Talepleriniz nasıl karşılık buldu? Olumlu yanıt bulan talebiniz var mı? Yıllar içinde bir değişim gözlemlediniz mi?

Süreç düz bir çizgi üzerinde ilerlemiyor. Çok seyrek olarak taleplerimize olumlu karşılık alabiliyoruz. Zaman zaman yazdığımız yazılara cevap bile verilmez. Değişim, zamandan çok, taleplerimize bağlı gözüküyor.

Kendi yereliniz dışında, ulusal düzeyde sesinizi duyurabiliyor ve destek alabiliyor musunuz?

Yerel ve ulusal düzeyde yaşam savunucuları ile iletişimimiz mevcut; onlar bize biz de onlara destek veriyoruz.

Pandemi, kolluk güçlerinin baskısı, siyasi aktörlerin tutumu gibi zorluklarla siz nasıl baş ediyorsunuz? Çevre mücadelenizde nelere ağırlık veriyorsunuz?

ahmet dayıoğlu validebağ uçurtmaPandemi, herkes gibi bizi de çok etkiledi. Haftalık toplantılarımız aksadı. Hava durumuna bağlı olarak açık havada toplanabiliyoruz. Islak imza kampanyamızı, hava durumuna bağlı olarak ve hijyen koşullarına uyarak sürdürmeye çalışıyoruz. Yine hijyen koşullarına uyarak kasım ayında içinde 20 adet fidanı koruda toprakla buluşturduk.
Kolluk kuvvetleriyle karşı karşıya geldiğimiz durumlar oldu. Yazışmalar ve dava ile sonuç alamadığımız durumlarda, protesto gösterileri yapmak zorunda kalıyoruz. Böyle durumlarda kolluk kuvvetleri bizi yıldırabilmek için devreye sokuluyor. Siyasi aktörler bizi etkilemek, kendi yanlarına çekmek ya da yolumuzdan geri çevirmek için, dolaylı da olsa baskı kurmaya kalkıyorlar. Bunların hiçbirine prim vermiyoruz. Siyaset dışı kalmamız bize bağımsızlığın gücünü sağlıyor.

Yerel düzeyde ve ulusal düzeyde siyasi partilerin size yaklaşımı nasıl?  Destekleri var mı?

Bizim siyaset dışı kalma ilkemiz sayesinde, hiçbir siyasi partiye daha yakın veya daha uzak değiliz. Bunu yeterince belli ettiğimizi düşünüyorum.

Eleştirel bir değerlendirme yaparsanız, Türkiye’de genel olarak çevre hareketini ve kendi yerel çevre hareketinizi nasıl değerlendirirsiniz? Etkili yol ve yöntemler kullandığınızı düşünüyor musunuz? Hangi konuda kendinizi başarılı ve hangi konuda başarısız görüyorsunuz?

Çevre hareketleri için Gezi direnişi bir dönüm noktasıdır. Gezi öncesinde çevre hareketleri çok daha zayıf ve bölük pörçük iken, Gezi sonrasında bir canlanma oldu ve birlikte hareket etmeye yönelik çalışmalar başladı. Validebağ Gönüllüleri de Gezi sürecine aktif olarak katıldı. Validebağ Gönüllüleri, 1998’de kurulup hala devam eden kararlı ve güçlü bir sivil toplum hareketidir. Bizim de zaman zaman duraksadığımız, yavaşladığımız dönemler oldu ama hareket hep devam etti.

Bu süreklilikte 2 etkenin önemli olduğunu düşünüyorum:

1) Validebağ Gönüllüleri, Validebağ Korusu çevresinde oturan mahalle sakinlerinden oluşuyor. Yani bizler, hemen hemen her gün gidip oksijenini soluduğumuz, doğal güzelliklerini yaşayıp her defasında yeniden hayran olduğumuz doğal bir SİT alanının rant uğruna parka ya da bahçeye dönüştürülmesine, bozulmasına karşı olduğumuz için bu hareketi başlattık. Koru üzerindeki rant hevesleri bitmedikçe Validebağ Gönüllüleri de nesilden nesile yoluna devam edecektir.

2) Biz başından itibaren siyasetten hep uzak durduk. Bu bizi hem bölünmekten korudu, hem bağımsız ve dik durabilmemizi sağladı. Tabii ki hepimizin siyasi görüşü var. Bazen özel sohbetlerde siyaset de konuşuruz. Ama siyaseti, Validebağ’ı koruma faaliyetimize karıştırmayız. 22 yıllık süreçte siyaseti, çevre koruma faaliyetlerinin içine karıştıran çok sayıda STK’nın doğuşuna ve batışına üzülerek tanık olduk.

STK’ları zayıflatan bir başka şey de egodur. Toplumun başka kesimlerinde de gözlemlediğimiz ego kaynaklı olumsuzluklar, STK’ların da büyüyememelerine, bölünmelerine ve hatta yok olmalarına neden olabilmektedir.
Validebağ Gönüllüleri hareketini, 22 yıldır bıkmadan, usanmadan, hiçbir karşılık beklemeden, tam tersine zaman harcayarak, para harcayarak, emek harcayarak, sorumluluk alarak, ama en önemlisi sevgisini, gönlünü ortaya koyarak Validebağ Korusu’nu yapılaşmadan, rantçılardan koruyabildiği için çok başarılı buluyoruz. Yaptığımız çalışmaları kamuoyuna duyurma ve gençleri de hareketin içine çekebilme konusunda ise yeterince başarılı bulmuyorum.

Bundan sonrası için ne yapmayı planlıyorsunuz?

Validebağ Korumuz ile ilgili ilerleyen haftalarda Üsküdar Belediyesi’nin Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nden bir kişi ile konunun mesleki anlamda uzman kişileriyle birlikte koru ile ilgili rant projesinin doğal yapıya nasıl zararı dokunacağını görüşüp, onları bilimsel yoldan ikna yoluna gideceğiz. Her yıl çıkardığımız Validebağ Korusu takvimimizi bastırıp insanlara ulaştıracağız. Bu gibi etkinliklerle mücadelemize devam edeceğiz.

Sizce, ne yapılırsa başarılı bir sonuç alabilirsiniz? Neye ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsunuz?

Anıt ağaç ValidebağValidebağ Korusu 26.03.2020 tarihinde düzenleme ve bakımının yapılması amacıyla iki yıl süre ile Üsküdar Belediyesine tahsis edildi. Yılladır korunun bakımının yapılmasını talep ediyoruz. Koruda yıllarca bakım yapmayarak ağaçların kurumasına neden olan Belediye, bakım yapmak için tahsis yapılmasını bekledi. Bu durum gönüllüler, yöre halkı ve doğa severler tarafından endişeyle karşılandı.

Şimdi öğrendik ki, Üsküdar Belediyesi “düzenleme” adı altında koruda açık hava sineması, festival alanı, 500 araçlık otopark, amfitiyatro, yoga-pilates alanı, izci eğitim alanı, köpek gezdirme alanı, 1.600 m. bisiklet parkuru, 1.800 m. koşu parkuru, piknik alanları, meyve bahçeleri, kır bahçesi ve tuvalet yapımından söz ediyor.  Elbette yasalara, hukuka aykırı olan, halkın ortaklaşamadığı her faaliyete karşı duracağız. Konu ile ilgili imza kampanyamız, hem change.org üzerinden ve ıslak imza olarak devam ediyor. Bizler, korunun pamuklar içinde saklanması gereken bir yer olduğu bilinciyle, korunun koruma-kullanma dengesinin kullanma lehine bozulmaması için, gelecek nesillere doğal, yeşil ve bir bütün olarak aktarılması için mücadeleye devam edeceğiz.  Halkımızı bizlerle dayanışmayı büyütmeye davet ediyoruz.

“Koru’nun Bakımının Yapılarak Tekrar Öğretmenlere Tahsis Edilmesi Gerekir!”

Valideğ Korusu’nda haftalık rutin toplantılarına devam eden Validebağ Gönüllüleri’nin 11 Aralık 2020’de toplantı ve nöbetlerine katılarak gönüllülere destek veren İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi’nden emekli Prof. Dr.  Doğan Kantarcıoğlu’na, korunun mevcut durumunu ve Millet Bahçesi’ne dönüştürmenin sakıncalarını sorduk:

Orhan Kantarcı“Validebağ Korusu, öğretmenlerin tedavi gördüğü bir alandır. Korunun bakımının yapılarak buranın asıl sahiplerin olan öğretmenlere tekrar tahsis edilmesi gerekir. Bu bölge, Üsküdar sınırları içinde kaldığı için, Üsküdar Belediyesi burada bakım yapmakla mükellef. Üsküdar Belediyesi’nin koruda karar alma yetkisi yok.

İstanbul’un son şehir içi ormanlarından biri olan korunun yaşatılması lazım. Buradaki ağaçlar bakımlı değil. Kurumuş dallar var ve bunların temizlenmesi, kurumuş bazı ağaçların kesilmesi lazım. Ama kurumuş olup kesilmememi gereken ağaçlar da var. Bu ağaçları görenlerin, tabiatın güzelliğine varmaları gerekir. Kurumuş dahi olsa, bazılarını muhafaza etmek lazım.

Validebağ Gönülleri korunun değerinin farkında, burayı korumaya çalışıyorlar. Ancak hiçbiri ormancılık eğitimi almayan başka konularda bilgili insanlar. Korumak için bilgi gerekir: bilmeden neyi, nasıl koruyacaksınız? Burada orman bakımının yapılması gerekiyor. İstanbul’un orman alanlarının korunması gerekiyor.”

Dosyanın diğer haberlerine buradan ulaşabilirsiniz.