Belediyelerin Sosyal Kapsayıcılığını Ölçen Küresel Model: Kapsayıcı Belediye Yönetişim Karnesi

Argüden Yönetişim Akademisi ve KA.DER işbirliği ile yaklaşık bir yıllık bir çalışmanın ürünü olan, Kapsayıcı Belediye Yönetişim Karnesi (KBYK-Karne) geçtiğimiz yılın sonlarında yayımlandı. KBYK benzerlerinden onu farklı kılan karne modeli ile belediyeler için küresel ve özgün bir model sunuyor. Yayının yazarları Argüden Yönetişim Akademisi’nden İnan İzci ve Kadın Adayları Destekleme Derneği’nden (KA.DER) Ayşe Kaşıkırık, karnenin belediye, STK ve yurttaşlar tarafından kolaylıkla kullanılabileceğini dile getirerek, sivil toplum, yerel yönetim, akademi ve medyanın modele ilgi göstermesini umduklarını belirtiyor.

Belediyeler, neden yönetişim ve kapsayıcılık ilkelerine öncelik vermeli? 

İ.İ: Belediyeler aslında vatandaşlara en yakın kamu kurumları…Kadınların gündelik hayatlarına dokunan, onların  farklı ihtiyaçlarına cevap verebilen kurumlar… Biz bunun farkındalığı ile KA-DER ile belediyelere yönelik bir çalışma yapma kararı aldık. KBYK, belediyelerin kurumsal yapıları, işleyişleri ve politikalarının daha kapsayıcı hale getirilmesi için hazırlandı. KBYK,  belediyenin kadınların sorunlarını, ihtiyaçlarını ve taleplerini veri temeli olarak tespit edip etmediğini gösteren bir araç…

A.K.: Bu çalışmada, Türkiye ve dünyadan belediyelerin toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamada, kapsayıcılığı artırmada iyi uygulama örneklerine de yer verdik. Örneğin Şişli Belediyesi ve Beşiktaş Belediyesi, eşine şiddet uygulayan erkeklerin maaşlarını yüzde 50’sine el koyuyor.  Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, İşte Eşitlik Politika Belgesi imzalayarak, kadınların istihdamda tüm fırsatlara eşit şekilde ulaşmasının önünü açmaya çalışıyor. 

KBKY, hazırlarken somut olarak neyi amaçladınız? Neden bu yayını hazırlama ihtiyacı duydunuz? 

İ.İ: 1- Kadın ve erkek vatandaşların oy ve vergileri ile hizmet sunan belediyelerin toplumsal eşitliğe daha fazla önem vermesi için bu çalışmayı gerçekleştirdik. KBYK ile belediyelerin kurumsal yapı ve işleyişlerinde kız çocukları ve kadınların ihtiyaçlarına daha uygun, etkin ve yerinde çalışma yapmak üzere hazırlandı. Böylece, yerel düzeyde kız çocukları ve kadınları ihtiyaçlarını daha etkin karşılamanın yanı sıra kadınların toplumsal ve siyasal hayata katılımını desteklemek. Bütün olarak, toplumsal cinsiyet eşitliği ve yaşam kalitesinin artmasına katkı yapmaktı.

KBYK’nın diğer yönü, vatandaş ve STK’ların kendi belediyelerinin toplumsal cinsiyet alanında yaptığı faaliyetleri izlemesi, değerlendirmesi ve gerektiğinde savunuculuk veya işbirliği sağlaması için yönlendirici araca sahip olmalarını sağlamaktı. KBYK temelde ne yapar?  Bir belediyenin katılım, temsiliyet, kaynak kullanma, karar ve hizmet sunma gibi tüm alanlarda, kadın ve erkekle eşitliğini sağlamak üzere bir takım göstergeler ortaya koyar. Örnek vermek gerekirse; bir belediye harcamış olduğu paranın yüzde kaçını kadınlar için kullanmış; yüzde kaçını kadına dokunan hizmete harcamış?   Bu noktada, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaktan bahsedince, bunun mali boyutunun ve hizmet boyutunu da göz önüne almak gerekiyor. Karne aslında biraz da bunun farkındalığını sağlıyor. 

Bir başka örnek verelim:  yalnız başına yaşayan yaşlı ve bakıma ihtiyacı olan bir kadın var. Ancak belediyeye gelip yardım talebinde bulunmuyor. Peki, siz belediye olarak, buna benzer durumdaki kişileri tespit edip, onlara aktif şekilde hizmet götürüyor musunuz? İhtiyaçlarını tespit edebiliyor musunuz? Bu noktada, KBYK aslında kapsayıcılığı herkes için artırmayı hedefliyor ama asıl olarak kadın ve kız çocuklarının eşitliğini daha çok ön plana çıkarıyor. 

A.K: Kadınların belediyelerin karar alma mekanizmalarında tüm yapı, birim ve idari işleyişinde eksik temsil edildiğini biliyoruz. Karne ile bizim olmasını arzu ettiğimiz şey, kadınların kendi ihtiyaçlarını birincil ağızdan yetkili mercilere iletebilmesinde itici bir unsur olmak ve vatandaşların ihtiyaçlarını belediyelere iletilerek bu modelin çalışıyor olmasını sağlamak…

Karne bunu nasıl sağlıyor? Aslında tüm sistemi kolaylıkla ölçümleyerek, sonucunu net şekilde görmemizi mümkün kılarak sağlıyor. Bunu şu şekilde düşünebiliriz: belediye kendi sınırında kent merkezine kırsala çeşitli hizmetler sunuyor; bu hizmetleri sunmak da zorunda.  Ancak mesele şu: belediye, sunduğu bu hizmetleri gerçekten ihtiyaçlara göre mi yapmış? Farklı kesimlerin ihtiyaçları, bu hizmetlerin tasarlanmasında dikkate alınmış mı? Ölçümleme ve değerlendirme araçları kullanılmış mı? Bu ve benzer soruların yanıtını veren Karne, bütüncül bir resim ortaya çıkarıyor.  Bu Karne ile hangi noktada eksiklikler olduğunu görebiliyorsunuz. 

Belediyelerin Kapsayıcılığını Ölçümlemede Özgün Bir Model

Belediyeler, STK’lar ve yurttaşlar KBYK’dan nasıl ve hangi konularda fayda sağlar?

A.K.: Karne, bir belediyenin sistemli, bütüncül ve veriye dayalı olarak somut göstergelerle, kapsayıcılığını ölçümlemek için özgün bir model. Bir belediyenin, küçük ve birbirinden bağımsız olarak, kadın ve kız çocuklarının yerelde güçlendirilmesi için yaptığı tüm faaliyetler, tek bir noktada bu modelle ölçümlenebiliyor. Bütüncül bir resim elde edilebilir ve değerlendirme yapılabilir.

Bunu “bir puzzle’da, büyük resim içinde, eksik parçalar neler?” şeklinde de düşünebiliriz. Hangi noktada daha çok darboğaz var?  O darboğaz nasıl geliştirilebilir? Bir belediye, bu Karne ile bütün resim içindeki eksik noktaları görerek, bir özeleştiri yapabilir. Kendisinin eksik ve güçlü noktalarını bulabilir.  Hangi noktalara daha çok temas etmesi gerektiğini tespit edebilir. Karne, böyle bir bakışı açısı sağlıyor.

Aynı zamanda, biz biliyoruz ki kadın ve erkek eşitliğinin sağlanması anayasal bir hak… Belediyelerin bunu sağlaması yasal bir zorunluluk… Ayrıca, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, demokrasinin ve sürdürülebilir kalkınmanın da vazgeçilmez bir unsuru… Bu nedenlerle, belediyelere bu konuda çok büyük görevler düşmekte… Bu Karne, işte bu görevleri yaparken, belediyenin hangi noktada olduğunu, hem ulusal düzeyde hem yerel düzeyde, bir kıyaslama yapmasına olanak veren bir model…

İ.İ.: Vatandaş ve STK’lar açısından ele alırsak, herhangi bir vatandaşın veya bir STK’nın  “belediyelerin bu alanda yaptığı çalışmalar neler? Neler yapabilirler?”sorusunu değerlendirmek için yönlendirici bir araç… Zaten biz, Karne’nin öncelikle kadınlar açısından kapsayıcılığının haritalanması ve ölçülmesi için kullanılmasını hedefliyoruz.  Örneklersek, bu konuda aktif olmak isteyen bir kadın yurttaş, Karne’de verilen göstergeleri kullanarak, bir belediyenin hangi hizmetleri yaptığını rahatlıkla ve kolaylıkla anlayabilir. STK’lar açısından baktığımızda da, Karne bütünlüklü olarak, belediyelerin kadınların ihtiyaçları ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamada neler yapması gerektiğini değerlendirmek açısından, bütünlüklü bir resim veriyor; yönlendirici bir araç işlevi görüyor. 

Belediyeler, karneyi bir araç ve model olarak nasıl kullanabilirler? 

İ.İ.: Karne, belediyelerin işini oldukça kolaylaştıran bir araç: 

1-Bu yayın, belediyeler için kendilerinin katılım, temsiliyet, kaynak kullanımında eşitlik,  sorumluluk, adillik gibi farklı ilkelerden ne yapabileceği konusunda somut bir yönlendirici… Bir belediye başkanı veya belediyede çalışan bürokratların sorabileceği soruların birçoğunun yanıtını içeren bir yayın. Nelerin yapılmadığı veya nelere öncelik verilmesi gerektiği konusunda bütüncül bir gözlük niteliği taşıyor.

2- Bir belediyenin kendi yerelinde, kadınların güçlendirilmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasında da hangi çalışmalar yapılabilir? Nelere öncelik vermek gerekir? Karne, bu sorulara çok daha spesifik yanıtlar verilmesini sağlayacak şekilde yönlendirmeler yapan bir araç…

3- Bir diğer nokta,  genelde pek ele alınmayan bir boyutu, kadınların daha çok temsiliyet ve katılım süreçlerinde yer almasıyla Belediye hizmetlerinin veya kaynaklarının eşit bir şekilde kadınların hayatına dokunacağı varsayımı yapılıyor. Ancak bunun bir garantisi yok. Kaldık ki iyi niyetli çabalar bir istenilen sonuçları yaratmayabilir. Başka bir örnek vermek gerekirse, kadınlar ilgili bir alanda çok iyi çalışmalar yapıldığı ihtiyaç olan diğer alanların gözden kaçmasına yol açabiliyor. Bu yüzden söylemden somut durumu olgulara dayanarak analiz etmek ve sürekli gelişimi hedeflemek gerekiyor. Örneğin, kadınların ihtiyaçları farklılık gösterebiliyor. Belediyeler belirli öncelikle doğrultusunda her kadın grubuna hizmet sunuyor, kaynaklarını dengeli şekilde sunuyor mu? Bu sorunun cevaplanmasında KBYK bütüncül bakma işine yarayabilir.

Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinde Bütüncül Bir Araç

A.K.: Karnenin toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamada bütüncül bir araç olduğunu vurgulamıştık. Karne, belediyenin taahhüt ettiği eşitliğin sağlanmasına ilişkin maddeleri gerçekten uygulayıp uygulamadığını ve adil bir bütçe dağılımı yapıp yapmadığını, bizim şeffaf olarak görebilmemizi sağlayan bir araç olarak hizmet ediyor. 

Bu karne göstergelerini kullanarak, herhangi bir vatandaş, belediye çalışanı ya da bir STK, bir belediyenin kamuya açık olarak paylaştığı verilerle kontrol ederek, objektif olarak aynı sonuçlara ulaşabilirler. Yani, bu karnenin bilimsel olarak geçerliliği ve güvenirliğini herkes, her zaman test edip onaylayabilir. 

Bu, bize nasıl bir yaklaşım sunuyor? Günümüzde veriye ulaşma konusu önemli bir sorun… Bizim burada amacımız, aynı zamanda belediyelerin şeffaf şekilde kendi verilerini kamuyla paylaşmasını teşvik etmek. Biz özellikle toplumsal cinsiyet eşitliği noktasındaki verilerin paylaşılmasını umuyoruz… Bu ne demek? Hizmetlerden kaç kadın faydalandı? Kaç erkek ve erkek faydalandı? Kadın vatandaşlardan kaç şikâyet geldi? Erkek vatandaşlardan kaç şikâyet geldi? Benzer sorular sorarak, toplumsal cinsiyete duyarlı veri analizi yapıp yapılmadığı bu Karne ile test edilebilir.   Kısacası, toplumsal cinsiyet eşitliğinin yerelleştirilmesi, belediyenin tamamında kurumsallaştırmasında bütüncül bir araç olarak hizmet ediyor.

Herkesin Kolaylıkla Kullanabileceği Bir Model Olarak KBYK

Vatandaşların karneyi nasıl kullanılabileceğine dair örnek verebilir misiniz? 

A.K.:Tüm vatandaşlar KBYK’yı rahatlıkla kullanabilirler. Çünkü karnede yer alan 231 göstergenin sonucunun ne olacağı, bir belediyenin kamuya açık olarak paylaştığı faaliyet raporu, stratejik plan, performans programı gibi basit bir aramayla bulunabilecek verileri derleyerek, analiz edildiği için rahatlıkla sonuçlara erişebilir. Vatandaşlar da bu modeli rahatlıkla kullanabilirler. 

Bununla birlikte, örneğin bir belediyelerin sığınağının olup olmadığı veya bir belediyenin meclis üyelerinde kadın-erkek dağılımı,  kadın-erkek fırsat eşitliği komisyonu olup olmadığı veya eşitlik birimi olup olmadığı tüm veriler belediyenin web sayfasından veya yayınladığı raporlardan ulaşılabilir.

İ. İ.:  Yani, aslında bu aracı herkes kullanabilir. En başta da kadın vatandaşlar kullanabilir.

  1. Yani, benim belediyem, kadınlarla ilgili ne yapıyor? Ne kadar para harcıyor? Hangi faaliyetleri yürütebilir? Bunları tespit edebilir. 
  2. Ayrıca, belediyesinin daha iyi nasıl çalışabileceğini yönlendirmek isteyen kadın vatandaşlar bu araç ile savunuculuk veya gönüllülük yapabilirler. 

Kapsayıcılığı Sağlayan Sınırlı Sayıda Belediyenin Varlığı 

Kapsayıcı bir belediye ne yapar? Türkiye ve dünyadan kapsayıcı belediye örneği verebilir misiniz? 

A.K.: KBYK yayınımızda 2 pilot ilçe seçmemizin sebebi, Argüden Yönetişim Akademisi’nin 2018’de yayınladığı Belediye Yönetişim Karnesi’nde İstanbul’un 39 ilçesi içinde Kadıköy’ün ilk 3 arasında yer almasıydı. KBYK’nde biz, Kadıköy Belediyesi ve Bağcılar Belediyesini, Belediye Yönetişim Karnesi bulguları ile KBYK örtüşüyor mu? Karşılaştırdık ve şunu gördük: aslında 2 belediye de toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlama konusunda arzu edilen seviyede değildi, çok gerideydi.

En başta tasarımdan başlarsak, 2 belediyenin plan ve program hazırlanması sürecinde, kadın vatandaşların ihtiyaç, beklentileri, öneri ve görüşlerinin hiç süreçlere dâhil edilmediği; bu verilerin de belediye web sayfalarında paylaşılmadığını gördük. İki belediye de toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamada kadınlara küçük hizmetler sağlıyorlar ancak bunlar birbirinden bağımsız ve birbirleriyle örtüşmediği için, Karne sonuçlarında da düşük şekilde notlandırıldı. 

Bu sonuçlarda bizi şaşırtan bir husus yoktu.  Biz biliyoruz ki hem Türkiye’de hem dünyada az sayıda belediye, gerçekten kapsayıcılığı sağlamış bir noktada… Hem katılım hem uygulama ve hem de hizmet noktasında, genel olarak kadınlar karar alma mekanizmalarında eksik temsil ediliyor. Karar alma mekanizmaları ve kararları etkileme noktasında da güçleri yeterli olmadığından, biz kapsayıcılığı bu çalışmada arzuladığımız ve baskı oluşturmak istediğimizi sürekli vurguladık. 

Biz KBYK’yı hazırlarken pozitif açıdan baktık; “belediyelerin eşitlik noktasında fotoğrafı bu; hiç kimseyi eleştirmiyoruz, farklı ithamlarla yargılamıyoruz” dedik. Biz gelişim noktasında eksik hususları gözler önüne sererek, önümüzdeki yıllarda bunların düzeltilmesi için itici güç olmayı arzu ediyoruz.  

İ.İ.: Bunlara ek olarak şu da var: dünyada da kadın vatandaşı merkeze koyan ve bütüncül bir perspektif ile yaklaşan benzer bir araç yok. Biz bu çalışmayı yaptıktan sonra, Birleşmiş Milletler bizi davet etti ve farklı ülkelerden gelen katılımcılara da bu modeli anlattık. Onlar da çok memnun oldular. Yerel yönetimler dünyanın her yerinde olan kurumlar; yerel yönetimlerde-belediyelerde bütünsel ve veriye dayalı, her alana somut şekilde dokunan bir model yoktu.  

Yerel yönetimlerin kullanabileceği mevcut bir çok araç ve yaklaşım olmasına rağmen KBYK kadar kapsamlı ve objektif temele dayalı bir araç daha önce mevcut değildi. Bu yönüyle, KA-DER işbirliği ile hazırladığımız KBYK ve sunduğu Karne modeli ile küresel bir inovasyona da imza atmış olduk. Burada bizim asıl amacımız, kadınların gündelik hayatta yaşamlarının daha iyi, kaliteli hale gelmesine hizmet etmek… Bu noktada, belediyelerimizi bir yere kadar sorumlu tutabiliriz çünkü bu alandaki diğer paydaşların bilgi, söylem ve yaklaşımlarına daha fazla somutluk kazandırmaya ihtiyaç var… Bu nedenle, KBYK,  sivil toplum, akademi ve medyanın somut çabalarına yol gösterici olabilir. Umarız ki bu çalışmalar, toplumsal cinsiyet eşitliğine belediyelerde daha detaylı ve bütünsel yaklaşmaya sevk eder.

A. K.: Ve umarız ki kadınlar,belediyelerin karar alma mekanizmalarında eşit temsil edilir ve karar alma süreçlerine katılım noktasında belediyeler tarafından teşvik edilir. Ayrıca, kadınların, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması konusunda belediyelerden talep eder hale gelmesini bekliyoruz.