TAPV ve Avcılar Belediyesi‘nden Cinsiyet Eşitliği Toplantısı

Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı (TAPV) Yerel Yönetimler ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği projesi kapsamında Avcılar’da toplantı düzenledi. “Kadınlar Haklarını Konuşuyor, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Haklarımız” başlıklı toplantıda hak, şiddet gibi kavramların neler olduğuna değinildi. 

Bireylerin yaşam kalitesini yükseltmek, kadınların ve kız çocuklarının bilgiye erişimini artırmak için toplumsal cinsiyet eşitliği temelinde çalışmalar yürüten TAPV bir yıldır sürdürdüğü Yönetimler ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği projesinin son toplantısını Avcılar Belediyesi Konferans Salonu’nda düzenledi. 

“Şiddetin Türleri Pek Bilinmiyor”

Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı’ndan Hazal Günel’in kavramları tanımlaması ile başlayan toplantıda şiddetin sadece fiziksel olmadığı belirtildi. Şiddet türlerini açıklayan Günel, “Dünyada her üç kadından biri hayatının bir döneminde fiziksel ya da psikolojik şiddete maruz kalmaktadır.” diye konuştu. Günel, kadına yönelik şiddetin türlerinden biri olan ekonomik şiddetin çok konuşulmadığını söyleyerek yine dünya nüfusunun sadece onda birinin kadınlara ait olduğunu ifade etti. “Şiddete karşı neler yapmalıyız?” başlığı altında dinleyicilerin de katkı sunduğu toplantıda Günel, İstanbul Sözleşmesi’nin önemine vurgu yaparak  Türkiye’de uygulamadaki sıkıntılara değindi.

“Yaptığımız Toplantılarda Yerelin İhtiyacını Ortaya Çıkarmaya Çalıştık”

Toplantı sonrası konuştuğumuz “Yerel Yönetimler ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” projesinin koordinatörü Asuman Deren, Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı olarak Mardin, Gaziantep, Eskişehir, İzmir ve Trabzon’da çalışmalar düzenlediklerine değiniyor. Projenin ilk aşamasında yerel aktörlerin tamamını bir araya getiren toplantılar gerçekleştirdiklerini, iki günlük atölyeler, çalıştaylar düzenleyerek yereli tanımaya çalıştıklarını söyleyen Deren, ”Bu çalışmalarda yerelin ihtiyacını ortaya çıkarabilecek etkide olması önemliydi. Kadın ve erkek eşitliği üzerinden eşitlik mekanizmalarının daha fazla oluşturulması, daha yapılandırılmış hale gelmesi, yerel yönetimlerin stratejik planlamasının içerisinde toplumsal cinsiyete dayalı bütçelemeden tutun faaliyetler arasında kadına yönelik çalışmaların güçlendirilmesine, kız çocuklarının güçlendirilmesine  kadar bütün çalışmaların artmasına dair pek çok senaryo üzerinden çalıştık. Ve oraların ihtiyaçlarını çıkarmaya başladık. Sonra da ikinci aşama olarak o ihtiyaçlar doğrultusunda yapılması gerekenlerin neler olduğunu ve bunları biraz daha derinleştirerek projeyi ilerlettik. Daha sonra Seyhan, Avcılar, Sarıyer Belediyeleri gibi başka aktörler de devreye girdi. Bu belediyelerle de kadınların güçlendirilmesine yönelik çalışmalarımızı yaymaya çalıştık.” diye konuştu.

“Şiddeti Önlemek İçin Çalışmalar Yürüten Belediye Sayısı Arttı”

Bütüncül bir yaklaşım benimsediklerini ifade eden Deren her düzenledikleri toplantıda katılımcılığı konuştuklarını söyledi. Deren, “ Yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları için bir kılavuz niteliğinde rehber hazırlıyoruz. Rehberde eşitlikçi mekanizmalar nasıl geliştirilebilir, neler yapılabilir, katılımcılık nedir gibi konuları içerecek. Çok faydalı bir kaynak olacağını umuyoruz.” dedi.

Kadına yönelik şiddetin önlenmesi noktasında yerel yönetimlerin sorumlu davranmasını  vurgulayan Deren şunları söyledi: “Belediyelerin yönetişim karnelerine yönelik birtakım çalışmalar var. Sivil toplumda da artık bu konuda farkındalık düzeyi çok yükseldi. Biz bu dönem özellikle seçimlerden sonra Yereliz’den de takip edebildiğimiz kadarıyla ve bize gelen taleplerden edindiklerimize göre bu konu önemli bir konu ve biz bunu stratejik planların içerisine nasıl alabiliriz ki kendimize uygulama alanı açabilelim diyen belediye sayısının çok arttığını görüyoruz. Bu da bizi sevindiriyor. “