Sarıyer Belediyesi STK’larla Stratejik Plan Çalıştayı Yaptı

Sarıyer Belediyesi 2020-2024 stratejik plan hazırlık çalışmalarını konuşmak için STK’larla bir araya geldi. Çalıştaya katılan STK'lar ekolojiden, ulaşıma, alt yapıdan eğitim çalışmalarına kadar daha yaşanılır bir Sarıyer için önerilerini dile getirdiler.

Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde yapılan çalıştayda, sosyal politikalar, afet yönetimi ve güvenlik, eğitim, çevre, yerel politikalar, turizm, kültür ve sanat, kentsel tasarım-altyapı-üstyapı ve sosyal politikalar grupları oluşturuldu. Çalıştay sonunda her grubun sözcüsü kürsüye çıkarak sunumlarını yaptılar. Yerel turizm, deniz ulaşımı, sosyal haklar, ekolojik bir ilçe oluşturmanın önemi, balıkçılık politikaları, kent yoksulluğu çözümleri, çevre için iklim acil durumu, imar ıslah planı öne çıkan konular arasında geldi. 

“Türkiye’de Balıkçılık Bakanlığı, İlçemizde de Balıkçılar Çarşısı ve Balık Hali Kurulmalı”

Balıkçılık meselesi üzerine konuşan İstanbul Balık Üreticileri Su Ürünleri Kooperatif Başkanı İlyas Torlak; “Sarıyer sekiz su ürünleri kooperatifi, iki balıkçı derneğiyle Türkiye’nin en balıkçılıkla ilgili en önemli ilçesi. İstanbul balık ihtiyacının yüzde 40’ı ve Türkiye genelinde balık üretimininse yüzde 30’u Sarıyer’de sağlanıyor” diyerek ilçenin balıkçılık sektöründeki önemine vurgu yaptı. Sarıyer’deki Balıkçılar Çarşısı 14 yıl öne yıkılmış ve yerine yenisi açılmamış. Bunu eleştiren Torlak; “Balık çok önemli bir besin kaynağı, belirli bir hijyen gözetilmesi şart. Ancak çarşı olmayınca yollarda, ilkel metotlarla balık satılıyor. Bu konuda iki ay önce bir proje hazırladık, Sarıyer’de düzgün bir balıkçılar çarşısı kurulmasını istiyoruz” dedi. Torlak’a göre bir diğer önemli eksik, ilçede balıkçılar hali olmaması… “Avlanan balıkların yine yerinde, taze taze satılabilmesi için ilçemize bir balık hali istiyoruz. İlçemizde 18 bin balıkçı teknesi var, bu muazzam bir rakam” derken, balıkçılığın ciddi ve sistemli işleyen bir politikaya ihtiyaç duyduğunu ve ülkede bir Balıkçılık Bakanlığı’nın kurulmasını yıllardır talep ettiklerini vurguladı. Bir diğer önemli sorun olarak amatör olta balıkçılarına değinen Torlak,  sade ce Bebek ve Emirgan’da balık avlama platformları bulunduğunu, bunun tüm ilçeye yayılmasını istediklerini söyledi. 

“Mülkiyet Sorunu Çözülmeli, Mahalleler Arası Ulaşım Kolaylaştırılmalı”

Kentsel Tasarım, Altyapı, Üst Yapı masasının sözcülüğünü üstlenen Sarıyer Kent Dayanışması’ndan Meftun Gürdallar, ilk olarak mülkiyet sorunları meselesine değindi. “Parselde, mahallede yaşayan hak sahiplerinin menfaatlerini gözeten bir kentsel dönüşüm yaklaşımının benimsenmesini istiyoruz” diyen yetkili iki numaralı problem olarak doğal çevre kaynaklarına ulaşım ve erişilebilirlik konusunu belirlediklerini söyledi. Sarıyer’in de bulunduğu Boğaz kıyılarının derelerden, tepelerden ve sahil şeridinden oluşan bir yapı olması sebebiyle mahallelere ulaşımın zor olduğunu belirten Gürdallar, “Planlara, haritalara bakına yerleşim yerleri birbirine yakın gibi görünse de mesafeler çok büyük. Tepelere ulaşım sorunu olduğu gibi yağan yağmurların tepelerde toplanıp aşağı inmesi de büyük sorunlar yaratıyor. Bu sorunlara yönelik çözümler üretilmeli” dedi. Sarıyer’in çok kültürlü, sosyo-ekonomik anlamda da geniş bir yelpazeye yayılmış yapısına da değinen Gürdallar; “Herkesi kapsayacak inanç merkezleri, spor merkezleri, yaşam merkezleri olmalı” derken boş kalan belediye mülklerinin gençlik merkezi, semt evi gibi amaçlar için yeniden düzenlenmesini önerdiklerini söyledi. “Karadeniz kıyılarındaki tesisler ve plajların mafyanın elinden kurtulmasını istiyoruz” 

Bir diğer sorun olarak, katılım politikalarının yeteri kadar gelişkin olmadığını düşündüklerini söyleyen Gürdallar, mahalle komiteleri oluşturulmasını önerdi. Gürdallar son olarak “Mekanların kullanımının daha insan odaklı hale getirilmesini, kaldırımların yaya odaklı düzenlenmesini istiyoruz. Ulaşımı daha basit hale getirmek için füniküler ve teleferik gibi çözümlerin uygulamasının Sarıyer’e de getirilmesini öneriyoruz. Ayrıca deniz ulaşımının mutlaka geliştirilmesi gerekiyor” diyerek taleplerini ve önerilerini tamamladı. 

“Islah İmar Planlarının Akibetsizliği Giderilmeli”

Sarıyer Mahalleler Birliği adına konuşan Rumelihisarı Mahallesi Yerleşimcileri Dayanışması Kooperatifi Başkanı Hikmet Kaya; “Islah imar planlarının akıbetinin belirsizliği ve belediyenin halkı yeterine bilgilendirmemesinin önemli bir sorun olduğunu söyledi: “Bu konu enteresan bir hukuki süreçle ilerliyor. Belediyenin mahallelere dönük ıslah imar planını anlatan açıklayıcı toplantılar yapmasını istiyoruz. Arazilerinin üzerinde yaşayanlara devredilmesinde sorun çıkmaması için sokak emlak rayiç bedellerinin makul seviyelerde tutulmasını çok önemsiyoruz.” 

Gecekondu mahallerinde erken saatlerde toplu taşıma araçlarının sona ermesi, engellilerin ve yayaların kullanabileceği yolların olmaması, bisiklet yollarının olmaması, yol kenarlarındaki araç parklarının düzensizliği gibi başlıklar da grubun eleştirdikleri konular arasında yer alıyor. 

“Mahallelerde kentsel donatı alanlarında eksiklikler var” diyen Kaya; “Çocuk, genç, kadın, engelli ve yaşlıların sosyal hayata katılabilmesi için her mahallede bir spor alanı yapılmalı, tiyatro ve sinema gibi gösteri alanları oluşturulmalı. Her mahalleye kreş ve semt evi yapılmalı. Ücretsiz piknik alanları düzenlenmeli. Kadın sığınma evleri ve Sarıyer öğren ci yurtları açılmalı” sözleriyle de belediyeden taleplerini dile getirdi. 

“Sarıyer’den Başlayacak Bir Köy Enstitüleri Çalışmasını Tüm Ülkeye Yaymak…”

Eğitim masasının sözcüsü akademisyen Doktor Hayal Köksal konuşmasına eğitimde kalite ve nitelik eksikliğinin giderilmesiyle ilgili sorun tespitleri ve çözüm önerileriyle başladı. “Belediye bünyesinde oluşturulacak Eğitimde Mükemmellik Merkezi ile yapacağımız seminerlere bireysel olarak öğretmenlerin ve idarecilerin katılacağını umuyoruz” diyen Köksal, gündemlerinin engelliler, doğudan gelip dil sorunu yaşayan çocuklar, LGBTİ bireyler gibi çok çeşitli konularda dezavantaj yaşayan ya da yaşaması mümkün çocukların eğitimi ve aile içi şiddet, çocuk ve kadın hakları, çocukların kariyer yönlendirmesi gibi konular olduğunu söyledi. 16 yıldır Bilişimi Martılar projesini yürüten Köksal, en önemli taleplerinin eğitimde kalite, yenilikçilik ve mükemmellik merkezi oluşturmak olduğunu ifade etti.

Köksal, kurmak istedikleri Öğretmen Müfredat Akademisi ile öğretmenlere yönelik rehberlik, liderlik, sanat, imece gibi konularda eğitimler vermek istediklerini söyledi. Kendi ifadesiyle hayatını köy enstitülerine adayan Köksal’ın en büyük hayali ise Sarıyer’den başlayacak bir köy enstitüleri ve imece çalışmasını tüm ülkeye yaymak… “Ulusal ve uluslararası bir paylaşım konferansları düzenleyebiliriz. Eğitimde kalite odaklı uluslararası bir seminerin Sarıyer’de düzenli olarak yapılmasını öneriyoruz. İki yıldır Hindistan’da yaptığımız Eğitimde Mükemmellik Dünya Konseyi’nin Türkiye ayağını Sarıyer’de açabiliriz. Eğitimle her sorunu çözebiliriz, ama ne olur, imecemizi güçlü tutalım. “

“Sosyalleşebileceğimiz Bir Kent Merkezi İstiyoruz”

Kültür Sanat masası adına sunum yapan Sarıyer Kent Dayanışması üyesi Devrim Yılmaz, “İmar ve kentsel dönüşüm, tarihi eserlerin korunması ve Anıtlar Kurulu’yla işbirliği yapılması, iç turizmden kaynaklı trafik sorunun ortadan kaldırılması, mesire yerlerinin yetersizliği, öncelikli eksikler” diyerek başladı sözlerine. Yılmaz’ın aktardığına göre Sarıyer’de bir meydan yok: “Bir kent sosyal merkezinin, değişik mahallelerde kültür sokaklarının kurulmasını istiyoruz. Heykeli, buluşulacak noktaları olan bir meydanımız yok. Bu eksik giderilmeli.” Deniz ulaşımının özellikle hafta sonları artırılması, ilçenin ulaşım problemini çözmek için ilk elden atılması gereken bir adım olarak kaydedilirken halk plajlarının ücretsiz olması gerektiğine de değinildi. a da değinildi. Yılmaz, Sarıyer Edebiyat Günleri’nin marka haline getirilmesi için çalışılmaların artırılması gerektiğini söylerken, atık yönetiminden yeşil alan politikasına Sarıyer’in ekolojik bir ilçeye dönüştürülmesini istediklerini ifade etti. 

“Spor Vadisi Projesi Hayata Geçirilmeli ve Bir Spor Müzesi Açılmalı”

Sosyal Politikalar’ın alt başlıklarından biri olan spor alanında konuşmayı Kent Konseyi Spor Çalışma Grubu Sözcüsü ve Başkanı Cüneyt Gül, temel sorunları mali yetersizlik, tesisleşme, spor bilinci kültürü, temel branşlar ve organizasyon ve faaliyetler olarak sıraladı. Gül’ün çözüm önerileri ise şöyle: ”Mali yetersizlik için çözüm önerimiz; sponsor, Sarıyer Belediyesi spor bütçesi geliştirilmesi, özel ve tüzel vakıf arazilerinin tesis ve tahsisi. Tesisleşmenin çözümleri; mevut tesislerin tadilat bakımı, temizliğinin ve bakımının yapılması. Spor Vadisi projesinin yapılmasını istiyoruz. Mevcut olan Kilyos Sosyal Tesisleri’ndeki atıl binaların yenilenip kulüplere tesis olarak sunulmasını istiyoruz.”  Spor bilinci ve kültürünü yaygınlaştırmak için seminerlerin düzenlenmesini istediklerini söyleyen Gül, “Sporda öfke kontrolü ve spor psikolojisi eğitimi verilmeli. Spor turnuvaları düzenlemeliyiz. Spor Müzesi oluşturulmalı. Kütüphanelerde spor yayınlarının artırılmasını talep ediyoruz” dedi. 

“Hak Temelli Bir Belediyecilik Anlayışı Olmalı”

Yine Sosyal Politikalar konusunda sunum yapan Nişantaşı Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölüm Başkanı Sakine Arslan Köse;Sosyal politika, sosyal hizmet, hayatın ta kendisidir. Sarıyer Belediyesi’nin yaklaşımı hak temelli bir yaklaşım olmalı” diyerek başladı sözlerine.  Sosyal ve ekonomik açısından dezavantajlı gruplar mevcut olduğunu söyleyen Köse,” Zengin ve yoksulun birbiriyle çok yakın olabildiği bir İstanbul yaşıyoruz. Çözüm kısa dönem sosyal yardımlar, sonrasında istihdam ve girişimcilik olmalı. Özellikle kadınların kendisini var edebileceği kadın girişimciliği vurgulanmalı. Sosyal politika toplumun tüm kesimini kapsar. Gençlerin uyuşturucu ya da teknoloji bağımlılığı üzerine çalışmalar yapılmalı. Engelliler hayatın içinde olmalı, bu konuda tüm düzenlemeler, çalışmalar yapılmalı” dedi.  Sosyal politika genelde siyasi dünyada bir oy merkezi olarak görüldüğünü söyleyen Köse; sosyal belediyecilik hak temelli olması gerektiğini vurguladı: “Siyasi aktörün değil vatandaşın çıkarı adına çalışılmalı. Hizmet genelde belediyeye başvuran, derdini ifade eden insanlar ulaşır. Ulaşamayan kişilere de hizmet götürülebilmeli.”

“İklim Acil Durumu İlan Edilmeli”

Çevre grubu adına söz alan Kokopelli Şehirde’nin kurucularından Elif Çatıkkaş; “Şimdiye dek hiçbir belediyenin yapmadığı bir şeyi ilk kez Sarıyer Belediyesi yapmalı ve İklim Acil Durumu ilan edilmeli” dedi. Çatıkkaş’a göre sonraki adım, halihazırda belediyenin planları arasına girmiş iklim eylem planını uygulamaya koymak olmalı. Katılımcı olmanın önemine vurgu yapan Çatıkkaş, “Kent konseyiyle çevre örgütlerinin mahalle meclislerinin bu hikayenin katılımcısı olmasını sağlamalıyız” dedi. 

Sarıyer ilçesinde bulunan ve İstanbul’un akciğerleri olan Kuzey Ormanları için Kuzey Ormanları Savunması’nın çalışmalarının sürdüğünü söyleyen Çatıkkaş, “Buranın muhafaza ormanı olması için çalışmaları devam ediyor. Bu çabaya belediyelerin de tüm organlarıyla destek vermesini umut ediyoruz. Kuzey Ormanları kuşlar için de çok önemli. Dünyada kuşların beş önemli göç yeri var, biri de Kuzey Ormanlarından geçiyor. Burada uzun süreli kuş göçü izleme projesinin hayata geçmesinin de önemli olduğunu düşünüyoruz” diyerek mücadelenin önemini vurguladı. 

Çevre grubunun gündemindeki diğer konu ise atık yönetimi. Çatıkkaş; “Sadece geri dönüşümden bahsetmiyoruz. Evsel atıkların organik gübreye dönüştürülmesi için tekniklerin oluşturulmasına eğilmeli.  Geri dönüşüm çok fazla enerji harcanıyor, bu yüzden artık geri dönüşüm değil ileri dönüşüm tesislerini kurmalıyız. Okullarda farkındalıklar oluşturulmalı, çevre bilini müfredata da girmeli. Son olarak, temiz ve yerel gıda Sarıyer’de çok mümkün. Gıda topluluklarını desteklemek gerekiyor. Yeryüzü Derneği’nin mevut ve detaylı bir yol haritası var. Sürdürülebilirlik yetmiyor, daha onarıı bir sisteme geçmeliyiz. Halihazırdaki sistemi sürdürmek kötüye götürüyor bizi, onu onarmalı ve ileriye götürmeliyiz” dedi.

“Kent Konseyleriyle İşbirliği Kurup Deprem Tahmin İstasyonları Açılmalı”

Son olarak Afet Yönetimi Grubu’nun sunumu için sahneye çıkan Sarıyer Kent Konseyi Doğal Afetler Arama ve Kurtarma Çalışma Grubu Üyesi Melih Sütçü, “Deprem ve su baskınları Sarıyer’in önemli tehlikeleri arasında geliyor. Olası bir depremde Sarıyer, tsunami riski altındadır. İlk aşamada belediye olarak gerekli güçlendirmeler yapılmalı. Orta ve uzun vadede kentsel dönüşüm yapılmalı. Kentsel dönüşüm süreçleri sadece belediye düzeyinde kamu kurum ve kuruluşlarıyla değil halk ve STK’larla görüşülerek ilerletilmeli.  Deprem ve su baskınlarına yönelik eğitimler düzenlenmeli. Belediye olarak Kent konseylerine maddi destek sağlanması halinde deprem tahmin istasyonları açılabilir. Küresel ısınmaya karşı ağaçlandırma faaliyetleri artırılmalı, yapılaşma önlenmeli, belediyelerin yeşili koruması gerekir” diyerek belediyeden beklentilerini ve çözüm önerilerini sundu.