“Mevsimlik Tarım İşçisi ve Çocuklar için Acil Önlem Alınması Gerekiyor”

Hayata Destek Derneği, mülteci ve göçmenler dâhil olmak üzere, Türkiye'de 1 milyonu aşan mevsimlik tarım işçileri ve çocukların COVID-19 salgını sebebiyle daha da zorlaşan koşullarına dikkat çeken bir açıklama yayınladı. Açıklamada, mevsimlik işçilere hijyen malzemelerinin dağıtılması ve çadır-toplanma alanlarında zorunlu malzemelerin yerel yetkililerce sağlanması gibi önlemlerin alınması çağrısı yapılıyor.

Hayata Destek Derneği’nin “Mevsimlik Tarım İşçileri ve Çocukları için Alınması Gereken Acil Önlemler” başlıklı açıklamasında öncelikle mayıs ayıyla birlikte mevsimlik tarım isçilerinin çocuklarıyla beraber tekrar göç yoluna çıkmaya başladığı hatırlatılıyor ve konuya ilişkin güncel verilere yer veriliyor:

  • Türkiye’de COVID-19 salgınının başlamasının üzerinden bir yıldan fazla zaman geçti,
  • Türkiye’de 1 milyonu aşan mevsimlik tarım işçisi genellikle Güneydoğu Anadolu bölgesinden Nisan ayında yola çıkıyor:
  • İşçiler 4 ila 8 ay arasında değişen sürelerde Türkiye’nin farklı bölgelerindeki 50 ilde tarım alanında çalışıyor.
  • Tarımsal üretim takvimini takip ederek çalışan mevsimlik tarım işçilerinin büyük çoğunluğu kayıt dışı ve sosyal güvenceden yoksun olarak çalışıyor.
  • Gezici olma, ağır çalışma ve kötü barınma koşulları, mevsimlik gezici tarımda çalışan aileleri halihazırda ‘en kırılgan’ topluluklardan biri haline getirirken, son dönemde yaşadığımız COVID-19 salgınının mevcut koşulları daha da zorlaştırdığı görülüyor.
  • Dünyada 152 milyon çocuk, yani her 10 çocuktan 1’i çalıştırılıyor. Üstelik bu çocukların yarısı mevsimlik tarım gibi tehlikeli sektörlerde çalıştırılıyor.
  • 2019 yılı resmi verilerine göre Türkiye’de 5-17 yaş grubundaki çalışan çocuk sayısı 720 bin.
  • Bu istatistiklere mülteci çocukların da dahil edilmesiyle 2 milyona yakın çocuğun çalıştırıldığı tahmin ediliyor.
Salgın, Mevsimlik Tarım ve Çocuklar

Salgın ve mevsimlik tarım çocukların eğitimini de olumsuz etkiliyor. Gecen yıl Mart ayından bu yana uygulanan uzaktan eğitime erişim için çocukların önünde bir engel de mevsimlik tarım göçü. Okula gidemeyen 400 bin mülteci çocuğun yanı sıra okula kayıtlı çocukların %34’ü uzaktan eğitim sisteminde derslere devam edemiyor. Ayrıca göç edilen alanlarda internet erişiminin kısıtlılığı, tablet-bilgisayar gibi donanım eksikliği de mevcut.

Kuşaklar boyu tek geçim kaynağı mevsimlik tarım olan aileler için salgın koşullarında sağlık riski de artıyor. Mevsimlik tarım göçüne katılan aileler çocukları ile beraber işçilik yapmak için gittikleri bölgelerde yaşam koşullarının her açıdan sağlıksız olduğu çadır alanlarında yaşamak zorunda kalıyor.

Kalabalık ailelerin bir çadırı paylaştığı ve temiz suya erişimin büyük sorun olduğu bu yaşam koşulları, salgının yayılması için ne yazık ki hem işçiler hem de üreticiler açısından büyük bir risk oluşturuyor.

Mevsimlik Tarım İşçileri İçin Alınması Gereken Önlemler

Tüm bu sorun alanlarının altı çizilen açıklamada, mülteci ve göçmenler dâhil olmak üzere mevsimlik tarım alanlarına gidecek olanların ya da hâlihazırda orada yaşayanların COVID-19 salgınından korunmasını sağlamak için aşağıda sıralanan önlemlerin acilen alınması gerekiyor:

  • Aileler ve çocuklara COVID-19, seyahat izinleri sağlanması ve salgına karşı önlemler hakkında bilgilendirici çalışmaların yapılması,
  • Mevsimlik tarım için seyahat edecek ailelere seyahat izinlerinin sağlanması, hijyen malzemelerinin dağıtılması ve ulaşımın seyahat kurallarına uygun şekilde düzenlenmesi,
  • Maske, hijyen paketi, çadır-toplanma alanlarında ateş ölçer gibi zorunlu malzemelerin yerel yetkililerce sağlanması,
  • Seyahat edecek ailelerin sağlık taramalarının yapılması ve COVID-19 bulgularına rastlananların gözetim altına alınması,
  • Daha kırılgan olan aile bireylerinin (çocuklar, yaşlılar, engelli bireyler, hamile ya da emziren kadınlar vb.) mümkünse mevsimlik tarıma gitmemesi ve kaldıkları yerde yetişkin aile üyeleri, yerel ve merkezi yönetim organları ile sivil toplum kuruluşları tarafından desteklenmesi,
  • Mevsimlik tarım çadır alanlarının asgari güvenlik ve hijyen koşullarına uygun olarak kurulması (çadır mesafesi, temizlik, banyo/tuvalet, içme/kullanma suyu, aydınlatma ve elektrik ihtiyaçlarının temin edilmesi)
  • Mevsimlik tarım alanlarındaki barınma koşullarının iyileştirilmesi,
  • Tarım işçilerinin tarlada çalışma ve tarlaya ulaşımı konusunda gerekli önlemlerin alınması (araç içi oturma planı, mesafeli çalışma, maske/eldiven kullanımı vb.)
  • Mevsimlik tarım alanlarında bulunan çocukların risk tespitinin yapılması, EBA’ya erişerek eğitime devamlılığının sağlanması için gerekli önlemlerin alınması.

Hayata Destek Derneği sonuç olarak, mevsimlik tarım ile geçimini sağlayan ailelerin ve çocuklarının salgın sebebiyle daha fazla risk altında olduğunu; risklerin azaltılmasına yönelik yol haritasının, ilgili tüm paydaşların dahil edilerek ve yereldeki ihtiyaçlar gözetilerek hazırlanıp uygulanması gerektiğini ve bu konuda Hayata Destek olarak iş birliğine açık olduğunu tekrarlıyor.