Salgın Günlerinde Dünya Çocuk Hakları Günü

20 Kasım 31 yıldır Dünya Çocuk Hakları Günü olarak kutlanıyor. Pandemi, iklim krizi ve derinleşen eşitsizlikler, çocukların mevcut durumunu, sorunlarını ve muhtemel hak ihlalleri konusunda şekillenecek tabloyu ümitvar kılmıyor. Yine de Dünya Çocuk Hakları Günü, dünyada her çocuğun çeşitli haklara sahip olduğunu, hiçbir çocuğun geride bırakılmaması, politika yapıcıların çocukların da görüşlerine başvurması gerektiğini hatırlatmak ve herkesi bu konuda harekete geçmeye davet etmek için güzel bir gün…

Dünya Çocuklar Hakları Günü’nde çocukların haklarını kısaca hatırlarsak; her çocuk vazgeçilmez haklara sahip: özgürce yaşama ve gelişme, eğitim, sağlıklı yaşama, kendi görüşünü özgürce açıklayabilme, bilgi edinme, bilgi alma…

BM tarafından ilan edildiği 1989 yılından bu yana çocuk hakları alanında uluslararası ve ulusal düzeyde birçok düzenleme hayata geçti ancak çocukların hakları konusunda bazı gelişmeler olsa da dünyada hala 400 milyon çocuk mutlak yoksulluk çizgisinin altında yaşıyor; 150 milyondan fazla çocuk ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılıyor.

Dahası, COVID-19 salgını nedeniyle, BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Genel Direktörü Henrietta Fore, “çocuk hakları açısından oldukça riskli bir dönemden” geçiyoruz. Çocuklar seslerini duyuramıyor, haklarını talep edemiyor, kapasitelerini kullanamıyorlar.  Mevcut koşullar pandemiyle daha da ağırlaşıyor.

Türkiye, birçok Avrupa ülkesinin toplam nüfusundan daha fazla çocuk sayısına sahip. TÜİK 2019 yılı verilerine göre, 83 milyonluk nüfusun içinde çocuk sayısı 22.8 milyon. Türkiye’de yaşayan 5 milyona yakın mülteciden 1.7 milyonu çocuk; ülkemizde toplam 25 milyon çocuk var.  Türkiye’de çocuk işçi olarak çalıştırılan, cinsel istismara maruz kalan ve hak mağduriyeti yaşayan çok fazla çocuk var.

TİHEK çocuk hakları

Çocukların Gözünden Çocuk Hakları

Peki çocuklar hem haklarından hem de böyle bir gün olduğundan haberdar mı? Dünya Çocuk Hakları Günü’nde 3 çocuğa bugün ve hakları konusunda ne bildiklerini ve ne düşündüklerini sorduk;

Nisa Nur Erçetin (8, İzmit): “ Çocuk Hakları Günü’nü hiç duymadım. Ben çocuğum, insanlar 12 yaşına kadar çocuk olurlar. Bence çocukların hakları vardır; okuma hakkı, oyun oynamak hakkı, başka bir şey aklıma gelmedi. Büyüklerin de gezme hakkı var mesela.  Bence çocukların büyüklerden daha çok hakkı var. Paraları olmadığı için okula gidemeyenler çocuklar var bir de. Çocuklar çöp toplamasa iyi olur.”

Yunus Kavak (9, İstanbul): “Çocuk Hakları Günü’nü hiç duymadım. Çocukların hakları var bence; oyun hakkı, mesela ders çalışma hakkı, uyuma hakkı. Her çocuğun hakkı var ama bazıları fakir olduğu için mesela okula gidemiyor.”

Yusuf Kavak (16, İstanbul):  “Çocuk Hakları Günü’nü okulda duydum. Çocukların okuma hakkı, yaşama hakkı, genç yaşta çalıştırılmama hakkı var. Ben çocuk değilim. 18’den önce çocuk olunuyorsa, evet çocuğum. Bütün çocuklar bu haklara sahip değil, bunun olması mümkün değil. Her çocuk aynı şartlarda doğmuyor, bu pek mümkün değil yani. Türkiye’de %10 bu haklara sahip değildir. Mesela Afgan, Suriyeli çocuklar okuyamıyor, barınamıyor. Bence her çocuk bu hakları alamaz; bu durumun pek düzelme ihtimali yok. Ancak zengin kesimden fakir çocuklara verilirse belki olabilir. Ben haklarımın hepsine sahibim: yaşama, barınma, okula gitme hakkına sahibim. Ben iyi durumdayım.”

Sivil Toplumda Çocuk Hakları

Türkiye’de çocuk hakları alanında faaliyet yürüten pek çok sivil örgüt var. Dünya Çocuk Hakları günü vesilesiyle pek çok STK çeşitli etkinlikler düzenliyor; araştırma raporları paylaşıyor.

Yeşil Düşünce Derneği, “Sağlıklı gıda her çocuğun hakkı; ama ne yazık ki tarım zehirleri yüzünden çocuklarımız bu haklarını kullanamıyor. Geleceğimiz için pestisitler yasaklanmalı!” diyor.

Hayata Destek Derneği, Çocuk Hakları İçin Hemen Harekete Geçme Zamanı! çağrısı ile “Salgın gibi afet ve kriz zamanlarında, ırk, ulusal ya da etnik köken, dil, renk, din, cinsiyet, yaş, engellilik durumu, cinsel yönelimine bakmaksızın tüm çocukların haklarının korunması ve temel ihtiyaçlarının karşılanması, başta devletler olmak üzere her yetişkinin sorumluluğu. Bugün ve her gün; çocukların seslerini duyalım ve seslerini duyurabilecekleri alanlar yaratalım. Kız, oğlan, mülteci, engelli tüm çocukların eşit olarak kaliteli eğitime erişebilmesi için çalışalım.” diyor.

Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesine göre “çocuklar hayatı dolu dolu yaşama hakkına sahip”. Tüm çocukların “dolu dolu” değilse de asgari koşulların sağlandığı bir dünyada yaşaması için çalışan STK’lardan bir diğer Çocuk Vakfı, farklı bir gelenek ile her yıl Çocuk Hakları Günü’nü kutluyor. Bu yıl da Dünya Çocuk Hakları Bildirisi’ni Çocuk Vakfı adına şair- yazar Çiğdem Sezer “Dünya Hepimizin Evi” adlı şiiri kalem aldı:

“Balıkların evi, deniz.

Yıldızların, gökyüzü.

Kuşlar ağaçlara yuva yapar.

Leylek bacaya

Ağacın evi, orman.

Çiçeğinki, dal.

Dünyada herkese yer var.

Ama öğretmenim,

Öyleyse neden,

Sokak çocukları var?

…Herkese yetecek kadar ekmek varken, bazılarının diğer çocukların hakkını da yiyip onları aç bırakmasını istemiyoruz.

…Dünya Hepimizin evi”