“Ülkeler İnsan Hayatını Değil Sınırları, ‘Güvenliklerini’ Önceliyor

Göçmen Dayanışma Ağı/Ankara, Akdeniz'de mültecilerin hayatını kaybettiği bot kazasının AB ve diğer ülkelerin aradan geçen 10 yıla rağmen mültecilere temel insani koşullarda yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli imkânları sunmadığını bir kez daha ortaya koyduğunu belirterek, "Ülkeler insanları hayatlarını değil sınırlarını 'güvenliklerini' önceliyor" diyor.

Libya açıklarında 130 mültecinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan olayının kaza olmadığını savunan Göçmen Dayanışma Ağı/Ankara, “ölümleri önleyebilecekleri halde hiçbir ülke ve kurumun sorumluluk almadığını” kaydediyor. Göçmen Dayanışma Ağı/Ankara, insani yardım ve kurtarma amaçlı kurulan SOS Mediterranee, Akdeniz’de batma tehlikesi ile karşı karşıya kalan mültecileri taşıyan teknelere yardım etmek için kurulan Alarm Phone adlı aktivist girişim üzerinden imdat çağrısının iletildiğini ancak herhangi bir devletin müdahale etmediğini, İtalya, Malta ve Libya’daki hiçbir kurtarma merkezinin yardım için koordinasyon yapmadığını ve Avrupa Birliği sınır koruma ajansı Frontex’e ait uçakların bölgede uçuş yapmasına rağmen sinyal göndermediğini kaydediyor.

Avrupa Birliği’nin, insan yaşamı kurtarmak yerine Avrupa kalesi sınırlarını tahkim etmek ve mültecilerin Avrupa’ya ulaşmalarını engellemek üzere Libya ile işbirliği içerisinde olduğunu belirten Göçmen Dayanışma Ağı/Ankara, son olarak Akdeniz’de yaşanan bot kazasının, denizde ölümün bir kaza olmadığını, bir cinayet olduğunu Avrupalı ve Libyalı aktörlerin eylemlerinin ve eylemsizliklerinin sonucu olduğunu bir kez daha gösterdiğini söylüyor.

Sınırlar Öldürmeye Devam Ediyor

Ülkelerin insan hayatını değil sınırları, “güvenliklerini” öncelediğine değinen Göçmen Dayanışma Ağı/Ankara, geçtiğimiz 7 yılda Akdeniz’de Avrupa’ya geçmek isterken yaklaşık 20 bin insanın, bu son olaya kadar da 2021 yılında 350 mültecinin hayatını kaybettiğinin tahmin edildiği bilgisini veriyor: “Benzeri ölüm olayları Ege Denizinde ve sınırların olduğu her yerde hız kesmeden yaşanmaya devam ediyor. Daha iyi bir yaşam umuduyla göç eden insanlar acımasızca insan hakları ihlallerine maruz kalıyorlar. Bu yüzden sınırsız, sömürüsüz, sürgünsüz, özgür bir dünya için mücadele etmeye devam edeceğiz”

Göçmen Dayanışma Ağı/Ankara Hakkında

Göçmen Dayanışma Ağı/Ankara, 2014 yılında Birleşmiş Milletler Yüksek Komiserliği önünde iltica başvurularının askıya alınmasını protesto eden Afganistanlılarla dayanışmak için bir araya gelen aktivistler tarafından kuruldu.

Bağımsız aktivistlerden oluşan ve sınırsız, sürgünsüz, sömürüsüz, özgür bir dünya için mücadele eden Göçmen Dayanışma Ağı/Ankara, göçmenlerin sorunlarını mesele eden, gündemleştiren ve göçmenlerle dayanışmayı esas alan bir ağ örgütlenmesi. Sınırların, devletlerin, yasaların dayatmalarına karşı, her insanın istediği yerde yaşama hakkını savunuyor ve devletlerin oluşturduğu yapay sınırların ötesinde bir dünya tahayyülü için mücadele ediyor. Bu düşünce ile de ilk kurulduğumuz zamandan beri ülkesini her ne sebeple olursa olsun terk etmek zorunda kalmış tüm mülteci/göçmen/sığınmacılarla dayanışmayı temel alıyor.