Omuz Dayanışma: “Önemli Olan Yan Yana Durabilmek”

Görsel sanat alanında üretim yapan sanatçılara ekonomik destek sunmak için başlayan Omuz Dayanışma’nın neler yaptığını projenin ilk dönem kolaylaştırıcıları ile konuştuk. Bu gibi zamanlarda, sistemdeki aksayan noktaların iyice öne çıktığını söyleyen kolaylaştırıcılar, ''Sanatsal üretim yöntemleri ve kullanılan medyumlar farklı formlara dönüşerek değişebilir ama sanıyoruz önemli olan yeni dayanışma modelleri geliştirip sürdürebilmek, her şeye rağmen yan yana durabilmek.'' diyor.

Covid-19 pandemisinin yarattığı sosyal kısıtlamalar sanatçıları da eserlerini sunmak, gelir elde etmek ve üretime devam edebilmek için farklı modeller aramaya itti. Maddi sorunlara çözüm arayan dayanışma modellerinden biri de Omuz. 

Omuz Dayanışma nasıl doğdu? Neler yapmayı hedefliyorsunuz ve nasıl bir işleyişe sahipsiniz? 

Omuz DayanışmaOmuz, Covid-19 karantina sürecinde, bir grup sanat emekçisinin, ihtiyacın aciliyeti üzerine bir araya gelerek önce küçük bir çemberde başlattığı ekonomik destek ağı ile başladı. İlerleyen süreçte fikir alışverişleri ile omuz.org web sitesi üzerinden işleyen bir dayanışma ve paylaşım ağına dönüştü. İlk aşamada belli periyotlarla değişen gönüllü kolaylaştırıcılar aracılığı ile işleyen Omuz’da, web sitesi üzerinden destek almak ve vermek isteyenler form dolduruyor. Karşılıklı güven ve karşılıksız desteğe inançla, Omuz kolaylaştırıcıları ihtiyaç duyanlarla, kaynak paylaşmak isteyenleri bir araya getirmek üzere aracılık ediyor. Omuz bir dernek, vakıf ya da kurum değil. O yüzden bağış kabul etmiyor, sadece aracılık ediyor.

İlk periyotta 100 kişiye destek olunmasına niyet edildi. 8 Temmuz itibari ile destek veren sayımız 81, destek almak üzere başvuran sayısı 265. Destek veren sayısına göre, bilgisayar yazılımı ile belirlenecek destek alacak kişilere destekler 15 Temmuz’dan sonra iletilmeye başlandı.

Pandeminin ağır etkilerini gösterdiği alanlardan biri de kültür sanat. Siz projenizde görsel sanat alanında üretim yapan sanatçılara maddi destek sunmayı hedefliyorsunuz. Sektörde nasıl tepkilerle karşılandı projeniz? İlk dönem başvuruları 30 Haziran’da sona erdi. Genel olarak ilgi nasıldı, beklentinizi karşıladı mı? Projede maddi destek yanında başka dayanışma modelleri de mevcut mu?

Omuz DayanışmaÖncelikle Omuz sadece sanatçılar değil, sanat alanında çalışan tüm emekçilere yönelik bir ağ. Sanatçılar, kültür ve sanat çalışanları, küratörler, sanat yazarları, sanat alanında çalışmış bir muhasebeci ya da sanat nakliyecisini de kapsıyor. Tek koşul görsel sanatlar alanında çalışıyor olmak ki bu da dahasına gücümüz enerjimiz yetemeyeceği için… 30 Haziran’a kadar destek al başvuruları kabul edildi. Toplamda 363  kişi 1000 TL’lik tek seferlik kaynağı almak üzere başvurdu. Bunlardan geçerli başvuru sayısı 265. Bu anlamda ilgi ihtiyaca paralel olarak ve beklediğimiz şekilde yoğun oldu. Destek vermek üzere formu dolduran sayısı ise 81 (9 temmuz itibari ile). Beklenti öncelikle dayanışma idi. Sorgulamadan, karşılık beklemeden kaynak paylaşımı mümkün mü onu görmeyi umduk. İyimser bir bakış açısıyla beklentimizi karşıladı evet ama hayal kırıklıkları da yarattı. 

Dürüst olmak gerekirse sosyal medya üzerinden çok paylaşılan, görülen konuşulan bir ağ olarak Omuz güzel tepkiler alsa da süreçte görüyoruz ki hem bizim için hem de destek almak/vermek isteyenler için soru işaretleri baki. Hali hazırda alanda çalışanların sorduğu sorular, karşılıklı güvensizliğin bir kere daha gözler önünde olduğu bir durum var.

Maddi destek yanında ilk periyotta başka bir model önermiyoruz. Ama gelecek dönemde süreçle de şekillenen, fikir alışverişleriyle de önerilen farklı dayanışma modelleri Omuz’da olacak gibi görünüyor.

Pandemi öncesinde de görsel sanat camiası için gül bahçesinden bahsetmek mümkün değil. Görsel sanatçıların yaşadığı temel sıkıntılar neler? Olumsuzlukların giderilmesi için Kültür Bakanlığı, ilgili STK’lar ya da meslek örgütlerinin bir çaba içerisinde olunduğunu düşünüyor musunuz? Hangi işbirlikleriyle ne gibi adımlar atılmalı?

Temel sıkıntıları şöyle sıralayabiliriz; sosyal güvencesizlik, aktörler arası güvensizlik, sansür, otosansür, temel hakların ihlali, telif meseleleri, örgütsüzlük. Alanın ana aktörlerinin genel olarak Kültür Bakanlığı ile bir ilişkide olmadığını, olsa bile Kültür Bakanlığı’nın istediği şekle forma girmeye uygunsa tanıdıklık yöntemi ile bir ilişkide olduğunu düşünüyorum. Meslek örgütü anlamında sayabileceğimiz pek örgüt de yok.

Bu dayanışma platformunun kültür sanat emekçileri için bir model yaratacağını düşünüyor musunuz? Etki alanınızı genişletmeyi, kültür sanat alanında başka dallarla işbirliklerine girmeyi planlıyor musunuz? 

Umuyoruz 🙂 Büyük resimde keşke tüm sanat dallarını kapsayan çatı bir yapı olsa. Ama dünyada da örneklere baktığınızda her disiplinin kendi meslek birliği ya da örgütlenmesi söz konusu. Biraz da aslında ilk aşamada bu gibi aciliyetlerde herkes kendi alanını tutarsa, korur kollarsa, sonra kesişen kümeler bir araya gelebilir diye düşünüyoruz.

Pandemi koşulları insanların sanata ulaşma yollarını, sanatçıların eserlerini sunma yöntemlerini de etkiledi. Fiziksel buluşmaların ortadan kalktığı, dijitale kapanmış bir pandemi dünyası görsel sanatçılar için neleri değiştirdi? İşlerde, ödemelerde, üretilen işleri sunmada sıkıntılar yaşandı mı örneğin? Ya da dijital dünyanın öne çıkmasıyla yeni kapılar mı açıldı? Ve Pandemi sonrasında nasıl bir kültür sanat ortamı bizleri bekliyor olacak size göre? 

Omuz DayanışmaBu bizim cevap verebileceğimiz bir soru değil diye düşünüyoruz. Sadece hatırlayalım ki herkes için ve görsel sanatlar alanı için de; bu gibi olaylarda, sistemdeki aksayan noktalar iyice öne çıkıyor. Sanatsal üretim yöntemleri ve kullanılan medyumlar farklı formlara dönüşerek değişebilir ama sanıyoruz önemli olan yeni dayanışma modelleri geliştirip sürdürebilmek, her şeye rağmen yan yana durabilmek. 

Herkesin katkılarını, önerilerini, kaynak paylaşımlarını bekliyor, teşekkür ediyoruz.

Omuz’a www.omuz.org ‘den ulaşabilir, omuz.iletisim@gmail.com üzerinden iletişime geçebilirsiniz.

Etiketler

İlgili Yazılar

Tüm Haberler