Vakıflar haftası başladı

09 Mayıs 2016
Vakıflar Haftası, bugün TBMM’de düzenlenen açılış töreniyle başladı. Törende bir konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, haftanın hayırlı olmasını dileyerek, bütün vakıf kurucularını, ecdadı hayır duasıyla yad ettiğini belirtti. Dünyanın, iyiliğin her şeyden daha değerli olduğu bir dönemden geçtiğini, açlık, kıtlık, savaşlar, çatışmalar, haksızlıklar, zulümler karşısında mazlumların bir damla iyiliğe, şefkate muhtaç görüldüğünü ifade eden […]

Vakıflar Haftası, bugün TBMM’de düzenlenen açılış töreniyle başladı.

Törende bir konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, haftanın hayırlı olmasını dileyerek, bütün vakıf kurucularını, ecdadı hayır duasıyla yad ettiğini belirtti.

Dünyanın, iyiliğin her şeyden daha değerli olduğu bir dönemden geçtiğini, açlık, kıtlık, savaşlar, çatışmalar, haksızlıklar, zulümler karşısında mazlumların bir damla iyiliğe, şefkate muhtaç görüldüğünü ifade eden Akdoğan, fotoğrafın bu yönüne insanların bakmak istemediğini, sorumluluk alarak, taşın altına elini koyanların ise vakıf insanları olduğunu kaydetti.

Vakıf işinin büyük bir sorumluluk, vebal taşıdığını vurgulayan Akdoğan, “Vakıf malı devletin malı değildir. Devlet bunları yönetiyor olabilir ama o vakıf malını devlet bile istediği gibi kullanamaz. Amaçları dışında kullanamaz veya kullanmamalıdır. Bu yüzden vakıf ailesi, çalışanları bunun ne kadar mübarek iş olduğunu bilirler. Ne kadar sorumlu, veballi iş olduğunu da bilirler” ifadesini kullandı.

vakif

52 bin ecdat vakfı

Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem, Vakıf Haftası’nın bu yıl “sivil toplum” temasıyla kutlandığını belirterek, genel müdürlüğün, bu topraklarda kurumsallaşmış olan geleneksel vakıf anlayışını yaşatan, köklü bir teşkilat, temsil ve idare ettiği 52 bin ecdat vakfıyla da devasa bir sivil toplum kuruluşu olduğunu vurguladı. Ertem, sivil toplum konusunun, içinde bulundukları yüzyılın en önemli, ilgi çeken alanlardan biri olarak karşılarına çıksa da topraklarında, geleneklerinde bin yıldır yaşayan bir kurum olduğunu anlattı.

Anadolu’da kurulan ilk vakfa ait belgenin 1048 tarihli olduğunu anımsatan Ertem, şunları söyledi: “Vakıf, İslamiyet ile şekillenmiş, bu topraklarda kurumsallaşmış, sivil bir inisiyatiftir. Selçuklu döneminde yaygınlaşmış olan vakıflar, 11. yüzyıldan itibaren sivil inisiyatifin devletten bağımsız olarak yapılanmaya başladığının göstergesidir. Osmanlı döneminde ise bu konuda tam bir kurumsallaşma olmuş, hatta batılı siyasetçiler 16. yüzyıl Osmanlı toplumu için ‘vakıf cenneti’ tabirini kullanmaktan kaçınmamışlardır. Öyle ki Osmanlı’da devletin üstlendiği iç ve dış güvenlik hizmetleri hariç, hayatın her alanında vakıf kurulmuş, bu vakıfların kuruluşlarında hayır hizmetlerinin ilelebet yaşatılması öngörülmüştür. Toplumumuzda bir yaşam biçimi haline gelmiş olan geleneksel vakıf olgusu, bugün sivil toplum başlığı altında tartıştığımız ana konunun nüvelerini oluşturmaktadır. Günümüzün en gözde kavramlarından olan sivil toplum, bizde tarihimiz kadar köklü kavramdır. Bin yıllık bir geleneğin eseridir.”

Haberin tamamı için tıklayınız

 

Kaynak: Haberler.com