6 maddede vize reformlarının getirdikleri

12 Nisan 2016
İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV), haziranda ‘Vizesiz Avrupa’ hedefinin gerçekleşmesi için yapılan reformların hayatımıza ne gibi yansımaları olacağına ilişkin bir analiz yayınladı. İşte İKV’ye göre vize reformlarının getirdikleri: Haziran ayında “Vizesiz Avrupa” hedefine kavuşmak için gerekli kriterleri yerine getirmek amacıyla, hummalı bir sürece girdik. 18 Mart Türkiye-AB Zirvesi’nde vizelerin kaldırılması için Haziran 2016 hedef tarih olarak […]

İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV), haziranda ‘Vizesiz Avrupa’ hedefinin gerçekleşmesi için yapılan reformların hayatımıza ne gibi yansımaları olacağına ilişkin bir analiz yayınladı. İşte İKV’ye göre vize reformlarının getirdikleri:

Haziran ayında “Vizesiz Avrupa” hedefine kavuşmak için gerekli kriterleri yerine getirmek amacıyla, hummalı bir sürece girdik. 18 Mart Türkiye-AB Zirvesi’nde vizelerin kaldırılması için Haziran 2016 hedef tarih olarak belirlenmişti. Bu hedefe ulaşılabilmesi için, Vize Serbestliği Yol Haritası’nda yer alan 72 kriterin de nisan sonuna kadar tamamlanması gerektiği belirtilmişti. Avrupa Komisyonu’nun ikinci değerlendirme raporunda Türkiye için 46 maddelik bir ev ödevi ortaya koyulmuştu. Nitekim bu kriterlerin yerine getirilmesine yönelik adımlar hızla atılmaya başlandı.

TBMM’den konuyla ilgili yasalar ve yönetmelikler birbiri ardına geçiriliyor. Peki bu reformlar bizleri nasıl etkileyecek? Gündelik hayatımıza ne gibi yansımaları olacak?

1-Daha güvenli pasaportlar

Öncelikle vize serbestliği sadece yenilenen pasaportlar için geçerli olacak. Halen 7.7 milyon vatandaş Türkiye’de pasaport sahibi. Eski pasaportların yenilenmesi ve yeni çıkarılacak olanların AB standartlarına uyumlu parmak izi içeren temassız çipli olarak basılması gerekiyor. Bu yeni pasaportlar ise daha fazla belge güvenliği anlamına geliyor. Pasaportların taklit edilmesi, sahte pasaport basılması gibi olayların büyük ölçüde önüne geçilecek.

2-Kişisel verilerin güvence altına alınması

Vize Serbestliği Yol Haritası’nda yer alan diğer bir kriter olan “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu” kabul edildi. Bununla kimlik bilgilerimizin ve sağlık, mali durum ve özel hayatımıza ilişkin bilgilerin isteğimiz dışında paylaşılması engellenecek. Son olarak yaşanan, Türk vatandaşlarının adres ve kimlik bilgilerinin internete sızması gibi durumların bir daha yaşanmaması için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun yürürlükte olması önemli bir güvence getirecek. Öte yandan, kanunda yer alan geniş istisnalar ve Kişisel Verileri Koruma Kurumu’nun sadece yürütme tarafından atanana üyelerden meydana gelmesi, AB standartlarına uyum açısından soru işaretleri oluşturuyor.

3-Cinsiyet, ırk, din vb. özelliklere dayalı olarak ayrımcılık yapanlara ceza

Meclis’ten 7 Nisan itibariyle geçen “Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu” Kanunu da vizesiz Avrupa için kriterlerden bir diğerini karşılamış oluyor. Bu düzenlemeyle artık her türlü ayrımcılık yasaklanıyor ve kanıtlanması halinde ayrımcılık uygulayana para cezası geliyor. Türkiye’de ayrımcılığın önlenmesine yönelik ilk yasal düzenleme olan bu kanunla cinsiyet, ırk, renk, dil, din, inanç, felsefi ve siyasi görüş, etnik köken, servet, doğum, medeni hal, sağlık durumu, engellilik ve yaş gibi özelliklere dayalı ayrımcılık yasaklanıyor.

4-Kara ve deniz sınırlarından geçişlerin daha sıkı kontrol altına alınması ve sınır aşan suç şebekeleriyle daha etkin mücadele edilmesi

Sınır kontrollerinin güçlendirilmesi ve Sahil Güvenlik Teşkilatı’nın radar gibi ileri teknolojik teçhizatla görev yapması da vize serbestliği için öngörülen şartlar arasında yer alıyor. Bunun için bugüne kadar atılan adımlar arasında “Sınır Yönetimi Alanında Koordinasyon ve İşbirliği Yönetmeliği”nin kabulü yer alıyor. Bunun yanında, Entegre Sınır Yönetimi Koordinasyon Kurulu, Sınır Yönetimi Uygulama Kurulu ve Ulusal Koordinasyon ve Ortak Risk Analiz Merkezi’nin kurulması da planlanan önlemler arasında. Türkiye’nin öngörülen zaman içinde, mayısa kadar gerçekleştirmeye çalıştığı bu koşulun yerine getirilmesi Türkiye’nin iç güvenliği açısından önemli. Yani daha güvenli bir Türkiye’ye ulaşmakta önemli bir adım atılmış oluyor. Özellikle, terör örgütlerinin mensuplarının sınırlarımızdan geçişinin önlenmesinin yanında, uyuşturucu kaçakçılığı, insan kaçakçılığı gibi sınır aşan suç şebekelerinin faaliyetlerinin kontrol altına alınmasında da önemli etkileri olacak.

5-Yasadışı göçle daha etkin mücadele, mültecilere uluslararası koruma, Türkiye’ye sığınanların durumunun düzeltilmesi

2013’te kurulan Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün kapasitesinin güçlendirilmesi ve Frontex gibi AB sınır ve göç ajanslarıyla işbirliği ve bilgi değişiminin artırılmasıyla yasadışı ve düzensiz göç kontrol altına alınacak. Bunun yanında, Türkiye, ülkelerinde savaş, iç karışıklık, zulüm ve baskıdan kaçan sığınmacılara uluslararası koruma sağlanmasında önemli adımlar attı. 2013’te kabul edilen “Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun Uygulama Yönetmeliği de 17 Mart’ta Resmi Gazete’de yayımlandı. Suriyeli sığınmacıların çalışma izni almaları sağlandı ve kamu hizmetlerine erişimleri, entegrasyonları ve eğitimleri yönünde önemli adımlar atıldı. Bu adımlar, topraklarımıza sığınan insanların yaşamlarını insan onuruna yakışır biçimde devam ettirmeleri ve ülkemize ekonomik ve sosyal olarak katkı sağlamaları açısından son derece faydalı olacak.

6- Yolsuzlukla mücadele ve siyasi etik kurallarının güçlendirilmesi

Halen TBMM’de görüşülmekte olan Siyasi Etik Kanunu ile Siyasi Etik Komisyonu oluşturulacak ve milletvekillerinin konumlarını kullanarak kendilerine veya yakınlarına hediye veya menfaat sağlamaya yönelik davranışlarının önüne geçilmesi, yasama faaliyetlerinde açık ve şeffaf olunması ve kamu imkanlarının amacına uygun kullanılması için daha sıkı bir denetim mekanizması oluşturulacak. AB tarafından vize serbestliği için öngörülen Yolsuzlukla Mücadele Eylem Planı’nın yenilenmesi ve uygulamasının bağımsız bir kurum tarafından yapılması da yolsuzlukla mücadele açısından önemli bir kazanım olacak.

Kaynak: İKV