Eşitiz’in tartışma toplantılarından ilki ‘kadına şiddet’ başlığıyla yapıldı
Eşitlik İzleme Kadın Grubu’nun (EŞİTİZ), kadın hareketinde tartışma ihtiyacı hissedilen güncel konuları beraber değerlendirmeyi amaçlayan toplantılarından ilki, “EŞİTİZ Tartışma Toplantıları: Kadına Karşı Şiddet” başlığıyla 24 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirildi. Toplantıya, Kadının İnsan Hakları-Yeni Çözümler Derneği, Kadınlarla Dayanışma Vakfı, Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, Engelli Kadın Derneği, Kadınlara Hukuki Destek Merkezi […]
Eşitlik İzleme Kadın Grubu’nun (EŞİTİZ), kadın hareketinde tartışma ihtiyacı hissedilen güncel konuları beraber değerlendirmeyi amaçlayan toplantılarından ilki, “EŞİTİZ Tartışma Toplantıları: Kadına Karşı Şiddet” başlığıyla 24 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirildi.
Toplantıya, Kadının İnsan Hakları-Yeni Çözümler Derneği, Kadınlarla Dayanışma Vakfı, Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, Engelli Kadın Derneği, Kadınlara Hukuki Destek Merkezi Derneği, Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği gibi çeşitli kadın örgütleri ve Mazlum-Der gibi hak örgütlerinden temsilciler, İstanbul Barosu ve Trabzon Barosu’ndan kadın avukatlar ve çok sayıda bireysel kadın katılımcı katıldı.
EŞİTİZ adına toplantının açılışını yapan Selen Lermioğlu, bunaltıcı ve umut kırıcı ülke gündemi içinde, bu tür “olağan” faaliyetlere devam etmenin güçlüğüne rağmen, tekrar tekrar buluşmanın ve dayanışmanın önemine dikkat çekti. Kısaca EŞİTİZ’i tanıtarak toplantının amaçlarına değindi. Bu toplantının, güncel klişelerin ötesine geçip, kadına karşı şiddeti doğrular, yanlışlarla biraz daha derinlemesine tartışma yolunda bir adım olmasını diledi.
TOPLUMSAL CİNSİYET KAVRAMININ İÇİ BOŞALDI MI?
Toplantının “Kadına Yönelik Şiddet ile İlgili Güncel Tartışmalar” başlıklı ilk oturumu EŞİTİZ üyesi Boğaziçi Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ayşen Candaş’ın kolaylaştırıcılığında yapıldı. İlk konuşmacı olan Birleşmiş Milletler Kadına Yönelik Şiddet Eski Özel Raportörü Prof. Dr. Yakın Ertürk, kadına karşı şiddeti farklı eşitsizliklerin kesişme noktasında yer alan ve devamlılık arz den bir olgu olarak ele almanın önemine değindi. Ataerkil güç ilişkilerinden kaynaklanan yapısı nedeniyle sistem içi çözümlerin yetersiz kaldığına işaret etti. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Prof. Dr. Alev Özkazanç, toplantıda tartışılmak üzere seçilen başlıkların, hem dıştan gelen baskı, hem içten gelen gerilime işaret ettiğini belirterek; feminizmin hukukun sınırlarını zorlayan, ona istisnalar getiren ve bu nedenle de sisteme “uyumsuzluk” sergileyen doğasını tartışmaya açtı. Kadına karşı suçlarda cezasızlığa tepkinin, ceza hukukundaki yeni ve alternatif eğilimlere ters düşme tehlikesine değindi. Tartışma bölümünde öne çıkan ilk konu, hukuk içinde kazanım elde etmeye çalışan feministler olarak tikel varlığımız ile evrensel/güncel arasındaki çelişki oldu. İkinci olarak da “gender/toplumsal cinsiyet” kavramının içi boşaltıldığında ortaya çıkan, patriyarkayı es geçme ve kadın-erkek eşitliği perspektifinin dışına düşme riskleri tartışıldı.
BM’NİN İNGİLİZCE BAŞVURU ZORUNLULUĞU AYRIMCILIK
Toplantının “Uluslararası Hukukun Yaklaşımı: CEDAW ve İstanbul Sözleşmesi”başlıklı ikinci oturumu, EŞİTİZ’den Avukat Gökçeçicek Ayata kolaylaştırıcılığında yapıldı. Kadının İnsan Hakları-Yeni Çözümler Derneği’nden Şehnaz Kıymaz, İstanbul Sözleşmesi ve Sözleşmenin denetim mekanizması olan GREVIO ile ilgili bir sunum yaptı. Ayrıca, gerek Türkiye’nin Sözleşmeye taraf olması gerekse GREVIO başkanı olarak Prof. Dr. Feride Acar’ın seçilmesi konusunda kadın hareketinin verdiği mücadeleye ve bu süreçte kurulan İstanbul Sözleşmesi İzleme Platformu’na değindi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Gülay Arslan sunumunda, Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW), CEDAW Komitesi’nin Sözleşmeye ilişkin tavsiye kararları ve bireysel başvurulara ilişkin kararları üzerinden kadına karşı şiddeti nasıl değerlendirdiğini dile getirdi. CEDAW Komitesi’ne bireysel başvuru ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) bireysel başvuru arasındaki farklar üzerinde durdu. Türkiye kadın hareketinin uluslararası alandaki başvurularının Birleşmiş Milletler (BM) içerisindeki başvuru mekanizmalarına, özellikle de CEDAW Komitesi’ne yapılmak yerine AİHM’de yoğunlaşmasını eleştirdi. CEDAW Komitesi’nin, mağdurun kendisi dışında sivil toplum örgütlerinin başvurusuna olanak tanıması ve başvuruyu kısa sürede sonuçlandırması açısından daha elverişli bir araç olabileceğini belirtti. Oturumla ilgili tartışmalar da bu konu üzerinde gelişti ve katılımcılar tarafından BM’nin İngilizce başvuru zorunluluğunun kadın örgütlerini çok zorladığı, bu durumun ayrımcılığa varabilecek bir hal aldığı dile getirildi.
ENSEST, RIZA YAŞI, MEŞRU MÜDAFAA, LİNÇ KÜLTÜRÜ, UZLAŞMA…
Toplantının son oturumu, kadına karşı şiddetle ilgili 6284 Sayılı Yasa ve kadına karşı şiddet konusundaki güncel tartışmalar idi. Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Gülriz Uygur, 6284 Sayılı Yasa’nın tüm eksikliklerine ve uygulama sorunlarına rağmen çok önemli ve etkili bir yasal araç olduğunun ve bu yasaya sahip çıkılması gerekliliğinin altını çizdi. Oturum kolaylaştırıcısı olan İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’den Yrd. Doç. Dr.Asuman Aytekin İnceoğlu, uzlaşmanın amacının yargı yükünü azaltmak olmadığını bunun ancak bir sonuç olabileceğini dile getirdi. Cezalandırıcı adalet yerine uzlaşma uygulanması görüşünün artık terk edildiğini, uzlaşmanın cezalandırıcı adaleti tamamlayıcı nitelikte olmasının, cezalandırıcı adaletin yerine değil onun yanında ve tamamlayıcı olması görüşünün kabul edildiğini vurguladı. Avukat Hülya Gülbahar’ın sunumu, ensest, kadının beyanı, rıza yaşı, erken ve zorla evlilikler, dini nikah, meşru müdafaa/öz savunma, kadın cinayetlerine ağırlaştırılmış ceza talebi, iyi hal ve tahrik indirimi, hadım ve linç kültürü, uzlaşma gibi pratik sorunlar üzerine idi. Gülbahar’ın kadına karşı şiddetle mücadelede hukukun rolünü abartmanın ya da küçümsemenin yarattığı sorunlar vurgusu ile oturumda arabuluculuk ve uzlaşma konusunda dile getirilen argümanlar katılımcılar arasında yoğun biçimde tartışıldı.
Toplantı, tüm bu sorunlar konusunda atölye çalışmalarıyla ortak görüşlerin oluşturulacağı ikinci toplantıda buluşmak üzere sona erdi.
Bizi Takip Edin