LGBTİ Kültür ve Yaşam Dergisi Homojen basılı olarak yayımlanıyor

LGBTİ Kültür ve Yaşam Dergisi Homojen, sivil toplum kuruluşlarının çıkardığı dergilerin dışında Türkiye’de basılı olarak yayımlanan ilk LGBTİ Kültür ve Yaşam dergisi olma özelliğini taşıyor. 2015 yılının Eylül ayında e-dergi olarak yayın hayatına başlayan Homojen artık basılı olarak da yayımlanıyor. Dergi’nin Genel Yayın Yönetmeni İlkert Bozkurt Homojen’i Sivil Sayfalar için anlattı. Toplumun birer parçası olarak […]

LGBTİ Kültür ve Yaşam Dergisi Homojen, sivil toplum kuruluşlarının çıkardığı dergilerin dışında Türkiye’de basılı olarak yayımlanan ilk LGBTİ Kültür ve Yaşam dergisi olma özelliğini taşıyor. 2015 yılının Eylül ayında e-dergi olarak yayın hayatına başlayan Homojen artık basılı olarak da yayımlanıyor. Dergi’nin Genel Yayın Yönetmeni İlkert Bozkurt Homojen’i Sivil Sayfalar için anlattı.

Toplumun birer parçası olarak ve bu ülkenin vatandaşları olarak; şiddet görmeden, yok sayılmadan toplumla iç içe yaşamayı diliyoruz. Dergimizin adı bu yüzden “Homojen”.

Homojen Dergi LGBTİ’lere karşı toplumdaki ön yargıyı, ötekileştirmeyi, ayrımcılığı, homofobiyi, transfobiyi, nefreti azaltmak, insanlarda farkındalık yaratmak adına bir çok konuda içerik hazırlayan bir dergi. Dergiyi her yönelimden, her cinsiyetten, her yaştan, her meslekten 70 kişilik muazzam bir ekiple hazırlıyoruz.
Avrupa’da şuan trans cinayetlerinde, nefret cinayetlerinde ülke olarak 1. sıradayız. LGBTİ bireylerin sadece cinsel yönelimleri veya cinsiyet kimlikleri sebebiyle bu ülkede nefret cinayetlerine kurban gitmediği, işlerinden, evlerinden, okullarından atılmadığı, nefret söylemlerine maruz kalmadığı, öldürülmediği bir ülke istiyoruz. Anayasamızda cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ibarelerinin yer almasını istiyoruz. Katillerin hiç bir sebeple indirimler almadan, hukukun öngördüğü şekilde cezalandırılmasını istiyoruz. Toplumun birer parçası olarak ve bu ülkenin vatandaşları olarak; şiddet görmeden, yok sayılmadan toplumla iç içe yaşamayı diliyoruz. Dergimizin adının “Homojen“olmasının bir sebebi de bu aslında. “Ayırmadan sevijen” mottosuyla yola çıkan dergimizin en önemli motivasyon kaynağı, birbirimize bağlılığımız ve bu ülke için umudumuzu yitirmemiş olmamız.

“Sadece LGBTİ’lere özel” bir duruşumuz yok. Ülkemizde yaşayan herkesi okur olarak hedefliyoruz.

“Sadece LGBTİ’lere özel” bir duruşumuz yok. Bunu da kesinlikle istemeyiz. Ülkemizde yaşayan herkesi hedefliyoruz aslında. Her konuda yazıyoruz. Örneğin Nisan 2016’da çıkan 4. sayımızda Çocuk konusunu geniş bir açıdan işlemiştik. Ülkemizde çocuklar hakkında hiç yazılmayan, konuşulmayan konuları ele almıştık. Herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği geniş içerikli bir dergi hazırlıyoruz. Çünkü ekibimiz bir çok meslek dalından, konusunda uzmanlaşmış kişilerden oluşuyor. Bu durum da dergimizin zengin bir içerikte olmasını sağlıyor.

Homojen Dergi’yi eline alanlar içerisinde röportajlar, hukuk, sinema, tiyatro, sağlık, ekonomi, seyahat içeriklerini ve sürpriz köşe yazılarını bulacak.

Homojen, eğer sivil toplum kuruluşlarının çıkardığı dergileri saymazsak Türkiye’de basılı olarak yayımlanan ilk LGBTİ Kültür ve Yaşam dergisi olma özelliğini taşıyor. Basılan ve 3 Eylül’de satışa çıkan ilk sayımızda Demet Sağıroğlu, Dilruba Saatçi, Çağla Akalın, Ebubekir Çetinkaya, Ece Dorsay, Esmeray, Meltem Arıkan, Ozan Bilen, Peyk, The Away Days ve Ümit Manay’ın röportajları yer alıyor. Bunun dışında hukuk, sinema, tiyatro, sağlık, tiyatro, ekonomi, gezi ve seyahat gibi konuları ele aldığımız bir sayı oldu. İlk sayıda birbirinden iyi köşe yazıları da var. Konu başlıklarını vermeyeceğim tabiki, konular alıp okuyacak olanlara sürpriz olsun.

İlk sayımızı online olarak çıkardığımızda ekipçe konuştuğumuz ve hayal ettiğimiz ortak bir şey vardı, dergiyi bastırıp, elimize alıp okuyup, o matbaa kokusunu hissetmek. Şimdi dergimizi ilk kez basılı olarak elimize almak mutluluk verici.

5 Eylül 2015 tarihinde ilk sayımızı yayınlamıştık. Üzerinden tam bir yıl geçti ve 3 Eylül 2016 tarihinde dergimiz basılı olarak yayımlanmaya başlandı. Tabi ki oldukça mutluluk verici. İlk sayımızı çıkardığımızda ekipçe konuştuğumuz ve hayal ettiğimiz ortak bir şey vardı, dergiyi bastırıp, elimize alıp okuyup, o matbaa kokusunu hissetmek.

Basılı yayına geçmek kolay olmadı elbette. Sponsor arayışı dönemi LGBTİ içeriğine sahip çalışmalara pek kimsenin el uzatmadığını bir kez daha yaşadık. Club Okey konuya sıcak bakmasaydı dergiyi basılı görme fikri hala bir hayal olarak kalacaktı. Bu sebeple buradan kendilerine bir kez daha teşekkür ediyorum. Tabi satış konusunda bize elini uzatan, Taksim’de Aznavur pasajında küçük şirin bir mağaza olan ve renkli renkli bir çok ürün satan Limbo Consept’e de teşekkür ederim.

Bizi takip edenlere diyoruz ki “okuyun, okutun, sahip çıkın. Çünkü basılan rengarenk başka bir dergi yok.”

Şu an okuyucuların talepleri izleme dönemine girdik, talebin ne boyutta olduğu bizim basılı yayınımıza devam edip etmeyeceğimizi belirleyecek. Bu yüzden bizi takip edenlere diyoruz ki “okuyun, okutun, sahip çıkın. Çünkü basılan rengarenk başka bir dergi yok.” Bu arada basılı yayının yanında e-dergi şeklinde ilerlemeye de devam edeceğiz. Evine dergi alamayan, dergiye ulaşma şansı olmayan okuyucularımıza da teknoloji sayesinde ulaşmaya devam etmemiz gerekiyor. Bu konuyu oldukça önemsiyoruz.

İnsanlar açık kimliğiyle LGBTİ içerikli bir yayına paylaşım yaparak destek olmaktan çekiniyorlar. 

2015 yılında yayına girdiğimizde oldukça ilgi gördük. Bir çok haber portalı dergimizi duyurdu. TV programına da katıldık. ASDİ adını verdiğimiz Ayı Sözlük Psiko-Sosyal Destek İnisiyatifimiz de çalışmalara başladı ve belediyelerin toplumsal eşitlik birimleriyle de ortak çalışmalar başlattık. Okuma ve tıklama verileri beklentimizin üzerinde ilerledi. Fakat etkileşimler, paylaşımlar bu verilerin aksine düşük seyrediyor. Bunun nedenini de tahmin ediyoruz, insanlar açık kimliğiyle LGBTİ içerikli bir yayına bu anlamda destek olmaktan çekiniyorlar. LGBTİ olsun ya da olmasın bu etkileşimler bizim toplumumuzda “tukaka” olarak nitelendiriliyor ve hemen bir fişleme, ötekileştirme, ayrıştırma, aşağılama başlıyor. Fakat bizler biliyoruz ki, evde, işte, okulda, her yerdeyiz. Alışın! Umarım basılı dergiye de aynı verilerde ilgi olur. LGBTİ toplulukları da yayınımızı destekliyorlar. Taşın altına elini koyan, kaynak oluşturan, yazılamayan konuları yazan, çaba ve emek veren kişilerin ve çalışmalarının desteklenmemesi zaten trajik olurdu. Ekibimize ve içeriğimize güveniyoruz. Şimdi beklentimiz yayının devamı için insanların dergimizi alıp okuması. 
Dergimizi Limbo Consept mağazasından edinmenin ötesinde, mağazanın web sitesinden de Türkiye’nin her yerinden sipariş vermek mümkün.