“Düzenli Test Yapılması Kısıtlı Bir Alanda Yaşayan Mahpuslar İçin Elzem”

Diyarbakır barosundan Avukat Diyar Çetedir, Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Elif Turan ve ÖHD Diyarbakır Şubesi’nden Av. Seda Zengin ile Diyarbakır Cezaevi’nde Covid-19'a yakalanan kadın mahpusları konuştuk.

Diyarbakır Barosu’ndan Avukat Diyar Çetedir, Diyarbakır D Tipi Cezaevinde A5 ve B11 koğuşlarında ilk belirlemelere göre geçen hafta Covid testi pozitif çıkan 8 tutuklu kadın olduğunu söyledi. Cezaevindeki mevcut durumla ilgili olarak, iki koğuşun karantinada olduğunu bildiklerini belirten Çetedir, “Açıkçası karantina durumlarından dolayı mahpuslarla direkt görüşemedik. Bu sekiz tutukludan birinin kalp hastanesine aktarıldığını oradan tekrar koğuşa getirildiğini biliyoruz. Cezaevindeki hasta olan ve olmayan bütün hastaların tedbiren C ve D vitamini verilmesi gerekiyor. Dün verilmediği haberini aldık. Bütün cezaevine bir bütün olarak Covid testi yapılması gerekir.  Testlerin belirli aralıklarla tekrarlanmasının kısıtlı bir bölgede yaşayan tutuklular için elzem olduğunu düşünüyoruz.” dedi. 

Avukat Diyar Çetedir, pandemi koşullarında geçen sene infaz yasasında bir değişiklik yapıldığını ve ayrım gözetmeden tüm tutuklulara uygulanması gerektiğini ifade etti. 

Çetedir, cezaevinde kadınların hijyen malzemelerine ihtiyaç duyduklarını ve beslenmeleri ile ilgili de; taze meyve ve sebzelerin verilmediği bilgisini aldıklarını ifade ederek, “Covid şartlarında tutsakların mevsim meyve ve sebzelerine erişebilmesi gerekir. Beslenmelerin bağışıklık sistemlerinin güçlendirilmesinde dolayısıyla korona ile mücadele etmede çok önemli görüyoruz. Öğlen ve akşam yemeklerinin ücretsiz hale getirilip pandemi koşullarına uygun bir beslenme listesi düzenlemelidir.” dedi.

Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Elif Turan, pandeminin bütün yıkıcı etkisiyle devam ettiğini, cezaevlerinin pandemi sürecinde de gündem olmaya devam ettiğini hatırlatıyor. Cezaevi koşullarını pandemi koşullarında iyice sağlıksız hale geldiğini belirten Turan, “Havalandırmanın yetersiz olması, kişisel alan ve hijyenin iyi olmadığı kapalı mekânlar olması, yoğun ve sürekli değişen nüfus nedeniyle mahpuslar, bulaş açısından en riskli gruplar arasında. Cezaevlerinin özellikleri itibariyle Covid-19 gibi salgınların yayılması için elverişli ortamları oluşturmaktadır. Daha önce de cezaevlerinde mahpusların hastalandığı ve Covid-19 nedeniyle ölümlerin yaşandığı da kamuoyuna yansımıştır. Avukatlardan aldığımız ilk bilgiye göre sekiz kadın mahpusun testinin pozitif çıktığını biliyoruz. Testi pozitif çıkanların karantinaya alınması ve gerekli ilaç tedavisi, takviye gıdaların alınması ve beslenmelerinin sağlanması gerekiyor. Ciddi semptomları olan mahpusların hastaneye yatırılması gerekiyor. Mutlaka tüm temaslılara test yapılmalı, filyasyon yapılmalıdır. Salgında mahpuslar, riskli gruba alınmalı ve aşılamada onlara öncelik verilmelidir.” şeklinde konuştu. 

Özgürlük İçin Hukukçular Derneği’den Avukat Seda Zengin, koronaya yakalanan kadınların sayılarının giderek arttığını belirterek, cezaevinde şu anda kantinin kapalı olduğunu, mahpusların vitamin, et gibi besinlere erişemediklerini söyledi.

Seda Zengin, savcının idare ile görüşme sözü vermesine rağmen idare ile görüşme bilgisinin kendilerine gelmediğini belirtirken, bu süreçte başsavcı ile görüşme talep ettiklerini lakin tatil olduğu için onunla da görüşemediklerini ekliyor. Kadınların ek gıda alamadıklarının altını çizen Zengin, “Kantin ve revir kapalı olduğu için en son 3 gün önce kantinden alışveriş yapabilmişler. Koronavirüse yakalanan kadın sayısının artmasıyla koğuşlar da karantinaya alındı. Haber alabileceğimiz bir koğuş yok şu anda çünkü haberleri birbirine yakın koğuşta olan mahpus kadınlardan alıyordu. Kronik rahatsızlığı olan, kanser hastası olan, 70 yaşında sonucu pozitif çıkan kadınların bilgisini aldık. Biz hem cezaeviyle hem kadınlarla hem de başsavcı ile koordineli bir şekilde iletişim kurmaya çalışarak kadınların durumunu kamuoyuyla paylaşacağız.” şeklinde konuştu. 

İlgili Yazılar

Tüm Haberler