“Ortak Noktalarımız Üzerinden Bir Araya Gelmeliyiz”

Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’nın düzenlemiş olduğu Mülteci ve Yerelden Kadınların Dayanışma Pratikleri başlıklı panel kapsamında yerelden ve mülteci kadın grupları bir araya gelerek kendi dayanışma pratiklerini konuştu. Panelde kadınlar benzer noktalar üzerinden bir araya gelebileceklerine ve bu sayede toplumda pek çok şeyi değiştirebileceklerine dikkat çekti.

Dünyanın farklı yerlerinde ortak sorunları için girişimler başlatmış yerelden ve mülteci kadın grupları yaşadıkları zorluklara  karşı yarattıkları dayanışma pratiklerini konuşmak için Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’nın düzenlemiş olduğu panelde bir araya geldi. Panele konuşmacı olarak İsveç’ten Yalla Trappan Vakfı’ndan Christina Merker, Türkiye’den İlk Adım Kadın Kooperatifi’nden Gültan Bingöl, Güney Afrika’dan  Whole World Women Derneği’nden Mary Tal, Türkiye’den Suriyeli Kadın Platformu’ndan Maalem Abdulrazzak, Lübnan’dan Damma Vakfı’ndan Ghada Abu Mesto ve Türkiye’den Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’ndan Şengül Akçar katıldı.

“Her Kadın Kendi Fikrini Söyleyebilmeli”

İlk olarak Yalla Trappan Vakfı’ndan Christina Merker söz aldı. İsveç’te pek çok mültecinin var olduğunu belirten Merker, küçük bir Birleşmiş Milletler olduklarına ve farklılıklara değil ortak benzerliklere yöneldiklerine dikkat çekti. Kadınların yemek, temizlik gibi konularda becerilerini geliştirdiklerini ifade eden Merker, ”Kadınlara demokrasi ortamını da gösteriyoruz. Kadınlar sadece iş gücüne katılmıyorlar oy veriyorlar ve yönetim kademelerine katılıyor. Her kadın kendi fikrini söyleyebilmeli” dedi. 

“Birbirimizden Güç Alıyoruz”

KEDVİlk Adım Kadın Kooperatifi’nden Gültan Bingöl Kağıthane’ye bağlı Nurtepe Mahallesinde oturduğunu ve mahallenin göçle oluştuğunun ayrıca ekonomik açıdan yoksul olduğunu belirtti. Mahallede durumu iyi olmayan kadınları güçlendirmek için yola çıktıklarına dikkat çeken Bingöl, kadınlara aile içi şiddet gibi konularda eğitim verdiklerine değindi. Bingöl, “Birbirimizden güç alıyoruz. Bu, sorunların çözümünde önemli etken. Kadınların hangi ülkeden gelirse gelsin birbirlerine destek olması önemli. Bizim ilk hedefimiz kadınların benzer noktalarına bakıp empati kurup o benzer noktalar üzerinden bir araya gelmelerini sağlayarak kadınları güçlendirmektir” dedi.

“Diğer Kadın Kuruluşlarıyla Dayanışma Çok Önemli”

Whole World Women Derneği’nden Mary Tal, “Afrika’da insan hakları ihlallerinden kaçan kadınlar için bizim kuruluşumuz bir ev oldu” dedi. Her kadının kendini güvende hissedebileceği bir kuruluş olmak istediklerini vurgulayan Tal dayanışmanın, birbirini sevmenin önemine, güven duygusuna ve kapsayıcılığa değindi. Tal, “Mülteci kadınlar yaşadıkları ülkelerde ev sahibi kadınlarla bir araya getirilmeli. Birbirleriyle kavga etmek ve yarışmak yerine insanlıklarını yarıştırmalılar” diye konuştu.

Kadınların yaşadığı sorunlar içerisinde yer alan aile içi şiddet, istismar ve istenmeyen gebelikler gibi sorunlara karşı toplantılar düzenlendiklerini ifade eden Mary Tal, diğer kadın kuruluşlarıyla dayanışmanın çok önemli olduğuna da dikkat çekti.

“STK’lar Birbirlerinin Çalışmalarından Faydalanmalı”

Suriyeli Kadın Platformu’ndan Maalem Abdulrazzak, kadınların gönüllü olarak kendi platformlarında bir araya gelerek işe ve eğitime ulaştığını, farklı kültürden kadınları bir araya getirdiklerini söyledi. Abdulrazzak sivil toplum kuruluşlarına ve kadınlara birbirlerinin çalışmalarından faydalanmaları, birbirlerinden ders çıkarmaları ve beraber kaynak paylaşmaları gerektiği konusunda çağrıda bulundu. 

“Hepimiz Tek Ses Olmalıyız”

Damma Vakfı’ndan Ghada Abu Mesto kadınların ekonomik bağımsızlığını elde etmesi için çalıştıklarını belirterek, “Tutuklu ve kayıp kimselerin savunuculuğunu yapıyoruz. Tutuklu yakınları, dul kadınları ve kayıp yakınları hedef kitlemiz” dedi. Toplum liderliğini sürece koyduklarını ve toplum liderleriyle birlikte çalıştıklarını anlatan Mesto, eğitim için savunuculuk yaptıklarını da kaydederek, “Hepimiz bir araya gelirsek toplumda pek çok şeyi değiştirebiliriz. Hepimiz tek ses olmalıyız” diye konuştu.

“ Herkes Elini Taşın Altına Koymalı”

Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’ndan Şengül Akçar, “5 milyon göçmenin onurlu bir yaşamı inşaa etmesi çok zor. Para bulunsa bile etkili çözümler bulmak kolay olmayacak” dedi. Sorunların çözümüne yönelik programlar tasarlanırken kadınların da bu sürece dahil edilmesi gerektiğine değinen Akçar kadının mağduriyetlerine değil güçlerine odaklanılmasının önemine dikkat çekti. Akçar yalnız uluslararası kuruluşların değil herkesin kadınları sürece dahil edip sorunların çözümüne yönelik elini taşın altına koyması gerektiğini ifade etti.