Aposto!’dan STK’lara Yönelik Destek Programı

Yeni nesil yayıncılık platformu Aposto! sivil toplum kuruluşlarına yönelik podcast, bülten gibi destekler içeren bir program başlattı.

Kendilerini ‘yeni nesil yayıncılık platformu’ olarak tanımlayan Aposto! takipçilerine alternatif e-posta bültenleri, web ve mobil uygulamalar üzerinden takip edilebilen yayınlar, podcastler ve bu ürünlerin tek çatı altında toplandığı platform ürünleri sunuyor. Başlattıkları STK programı hakkında bilgi veren Aposto! İş Geliştirme Direktörü Sinem Uğurdağ; “STK’ların Aposto!’nun farklı iletişim kanallarında konumlanacakları şekilde dizayn ettiğimiz programımız sayesinde sivil toplum kuruluşlarının farklı Aposto! mecraları aracılığıyla görünürlüklerini artırmalarını ve editoryal kaslarımızı kullanarak STK’ların kendilerini daha iyi ifade etmelerini sağlamayı hedefliyoruz” diyor.

Öncelikle Aposto!’nun neler yaptığını, ekibini ve insanlara nasıl ulaştığını sizden dinlemek isteriz.

Sinem UğurdağAposto! olarak yaklaşık bir yıldır yeni nesil medya deneyimleri üretiyoruz. Bu deneyimlerden kastımız alternatif e-posta bültenleri, web ve mobil uygulamalar üzerinden takip edilebilen yayınlar, podcastler ve bu ürünlerin tek çatı altında toplandığı platform ürünleri. Teknolojinin ve medya üretiminin kol kola çalıştığı multidisipliner bir yapımız var.

Yolculuğumuzun ilk ürünü olan gündem bülteni vasıtasıyla politika, ekonomi, teknoloji ve iş dünyası gibi alanlarda teyitli ve özenle kürate edilmiş haberler ile bireylerin 5 dakikada gündeme hakim olmasını sağlıyoruz. Buzdağının görünmeyen yüzünde ise medya deneyimini dönüştürecek teknolojiler üretiyoruz. Bugün itibarıyla farklı dikeylerdeki içerik kürasyonlarından ve özgün üretimlerden oluşan on bültenimiz var. Alanlarında uzman editörler, satış, teknoloji ve iş geliştirme ekiplerini çatısı altında barındıran bir teknoloji girişimiyiz. Web platformumuz, mobil uygulamamız ve e-posta bültenlerimizle okuyucularımıza ulaşıyoruz. 

STK’lara yönelik yeni bir proje başlattınız. Projenin ortaya çıkışı nasıl oldu? Genel hatlarıyla neleri içeriyor? Nasıl bir misyona sahip?

Sivil toplum kuruluşları kampanya ve organizasyonları ile ilgili bilgi aktarımları konusunda kitlelere ulaşmak için bizden zaman zaman yardım istiyorlardı. İnandığımız değerler ile örtüşen organizasyonlara yer vermeye çalışıyorduk ama bunun sistematik olmaması sebebiyle istediğimiz etkiyi yaratabilecekleri bir çerçevede destek olamıyorduk. Bu sebeple etik değerlerimiz ile örtüşen STK’lar ile partner olarak konumlanacağımız bir program geliştirmeye karar verdik. STK’ların Aposto!’nun farklı iletişim kanallarında konumlanacakları şekilde dizayn ettiğimiz programımız sayesinde sivil toplum kuruluşlarının farklı Aposto! mecraları aracılığıyla görünürlüklerini artırmalarını ve editoryal kaslarımızı kullanarak STK’ların kendilerini daha iyi ifade etmelerini sağlamayı hedefliyoruz. Okur kitlemizin bir takım evrensel problemlerle ilgili birinci kaynaktan bilgi sahibi olmalarını sağlarken sivil toplum kuruluşlarının bilinirliklerini arttırmak ve destek çağrılarında ekstra bir kanal daha olmayı amaçlıyoruz. 

Bu projeye STK’lar nasıl başvurabilecek? Başvuru ve değerlendirme süreçleri nasıl işleyecek? STK bazında belli bir alanda çalışma ya da güncel bir projeye sahip olma gibi kriterler var mı? STK seçiminde özellikle öne çıkan konu başlıkları var mı örneğin?

ApostoSTK’lar web sitesi üzerinden program detaylarını inceledikten sonra başvuru formu aracılığıyla başvurularını gerçekleştirebilirler. Başvuruları bir ay içerisinde değerlendiriyoruz, olumlu olduğu takdirde geri dönüş sağlıyoruz. Birleşmiş Milletlerin belirlediği 17 Sürdürülebilir Gelişme Hedefi’ni dört farklı kümede grupladık. Bu sayede uygun bültenler ile birleştirmeyi hedefliyoruz. Bu çerçevede sürdürülebilir gelişme hedefleri ile uygun işler yaratılması öne çıkarmamız için yeterli. Tanıtım içeriklerini kampanyalarından veya organizasyonun kendisinden bahsettiğimiz iki farklı şekilde kurgulayabiliyoruz, bu konuda bir kısıtlamamız yok.

Projenin STK’lara sunduğu imkanlar neler?

STK’lara bizim belirlediğimiz uygun bültenlerde ücretsiz olarak Günün Sponsoru alanımızda, podcastlerimizde ve partnerler sayfasında yer veriyoruz. Altı aylık sürecek bu programda STK’lara alanlar açarak ilerliyoruz. Günün Sponsoru alanında şu ana kadar programa kabul edilmiş on farklı STK’ya yer verdik. Podcast içerik üretimine de ekim ayı içerisinde başlayacağız. 

Başvuru şartlarının başında bağışçı hakları beyannamesini kabul etmesi veya Açık Açık üyesi olması maddesi var. Bunu talep etmenizdeki sebepler nelerdir? Destek sunacağınız STK’larda aradığınız temel özellikler neler?

STK’ların kamuoyuna karşı şeffaf ve hesap verebilir olmasını önemsiyoruz. Bu sebeple bu konuda en güvenilir oluşum olan Açık Açık ile iş birliği içerisindeyiz. Kurumlar Aposto! STK programına katılmak istediklerinde Açık Açık’a kayıt olmaya zorlamanın da doğru olmadığına inandığımız için bu şeffaflığı kanıtlamalarının bir diğer yolu olarak bağışçı hakları beyannamesini kabul etmelerini şart olarak belirledik. Bu sayede şeffaflık ve herhangi bir hak kaybına sebebiyet verme konularıyla ile ilgili bir sorun yaşamamayı hedefliyoruz.

Genel bir değerlendirme yaparsanız; Türkiye’de faaliyette olan STK’ların temel eksiklikleri neler, bunun yanında hangi noktalarda başarılı ve etkililer? Güçlerini artırmak, etki alanını genişletmek için Aposto!’nun yaptığı gibi projelerin yeterince yapıldığını, STK’lara destek olmaya yönelik sadece devletten beklemeyen bir bilincin var olduğunu söyleyebilir misiniz?  

apostoBiz Aposto! olarak sivil topluma ve sosyal fayda odaklı girişimlere yeni alanlar yaratılmasından ve bu toplulukların etki alanlarının genişletilmesinden yanayız. Bunun bilincinde olarak inşa ettiğimiz STK ve girişim destek programlarıyla çalışmalarının daha fazla insana ulaşması için daha verimli yollar sunmaya gayret ediyoruz. İnanıyoruz ki önümüzdeki on yılda dünyanın önde gelen şirketleri sosyal fayda için daha fazla yatırım yapmaya ve sosyal girişimlerle iş birliklerini kuvvetlendirmeye yönelecekler, biz de bu alandaki öncülerden biri olmayı umut ediyoruz.

Uyguladığınız destek programı, son yıllarda yaygınlaşmaya başlayan newsletter ya da bülten faaliyetleriyle STK’ların Türkiye’deki ilk buluşması mı? Tıpkı bültenler gibi podcast ve benzeri yeni medya araçlarının, yeni destek modelleriyle sivil toplumu güçlendireceğine inanıyor musunuz?

Türkiye’de e-posta bültenleri daha çok pazarlama aracı olarak kullanılıyor. E-posta bültenlerinin geleneksel medyadaki gazete ve dergilere denk düşecek bir biçim ve içerikle gönderilmesi ise oldukça yeni bir model. Medyanın fizikselden dijital ortama taşınması sürecinde içeriğin yeterince güçlü kalması, dijital tüketim alışkanlıklarına uyum sağlayan bir formatta olması ve sürdürülebilir bir gelir modeli ile ilerlemesi oldukça zorlu bir denklem. Sivil toplum kuruluşlarına e-posta bültenlerinde yer verilmesi ve toplumsal faydanın odağa alınması bültenlerin sağlaması gereken ama Türkiye’de ilk kez bizim sağlamaya gayret ettiğimiz bir buluşma. Yeni medya araçları ile sivil toplum kuruluşlarına seslerini duyuracakları yeni alanlar yaratılması toplumdaki bireyleri daha duyarlı ve farkında yapacaktır. Biz bunu bir çeşit giveback olarak görüyoruz

Son olarak, sizler Aposto’yu nasıl tanımlıyorsunuz? Politikadan sanata, ekonomiden mimariye, bilime, teknolojiye, şehir ve insan hikayelerine çok geniş bir yelpazede hazırlanmış bültenlerle her sabah insanlara ulaşıyorsunuz. Üstelik ücretsiz. Bu değerli çabayı, sivil toplum çalışmasının bir parçası olarak görmek mümkün mü? Bir bakıma sivil toplum kuruluşlarının yapacağı, yapması beklenen şeyler arasında görüyor musunuz çalışmalarınızı?

Aposto!’yu bir yeni nesil yayıncılık platformu olarak tanımlıyoruz. Dijital yayıncılık teknolojileri üreten, bu teknolojileri kendi yayınlarımızda test ederken bağımsız üreticiler ve yayıncılara açma yolunda ilerliyoruz. Amacımız sosyal medyanın karmaşık akışını bir kenara koyup salt kaliteli medya deneyimin sunulduğu, bir nevi “sosyal” ve “medya” kelimelerinin ayrıştığı bütüncül bir servis sunmak. Teyitli, kaliteli, “editoryal sorumluluğu” sırtında hisseden yayınlara ve içerik üreticilerine bir araç olmayı şüphesiz bir sivil sorumluluk olarak görüyoruz ancak Aposto!’nun bir teknoloji şirketi olduğunu vurgulamakta fayda var. Medya alanındaki en iyi ürünleri üretip bunu dünyaya ve Türkiye’ye sağlamaya çalışan bir şirketiz.

İlgili Yazılar

Tüm Haberler