“Ankara’da Üniversiteler Ne Kadar Erişilebilir”

Engelliler ve Gençlik Derneği, Etkiniz AB Programı’nın desteğiyle on üniversitede “Ankara’da Üniversite Kampüsleri Erişilebilirlik” araştırması yaptı. Araştırmanın raporuna göre, bu üniversitelerde 532 engelli ve/veya kronik hastalığı olan öğrenci öğrenim görüyor. İncelenen 250 mekanda erişilebilirlik standartlarının büyük ölçüde sağlanmadığı anlaşılıyor. Engelliler ve Gençlik Derneği  Başkanı Coşkun Gök ile yaptıkları araştırmayı ve kampüslerin erişebilirliğini konuştuk.

Çalışmanın amaç ve hedefleri doğrultusunda Ankara’da kurulu bulunan üniversitelere ait 250 mekan, mekanların erişilebilirlik durumunu ortaya koymak üzere, önceden hazırlanmış 28 soruluk Bilgi Gözlem Formu ile incelendi ve izlendi. 2019 yılının kasım ve aralık aylarında yürütülen araştırmaya, engelli olan ve engelli haklarına ilgi duyan öğrenciler gönüllü destek verdi. İzlemesi yapılan mekanların yüzde 80’i toplu taşıma araçlarıyla ulaşılabilir lokasyonda bulunuyor. 250 mekandan 170’inde (yüzde 68) rampa mevcut fakat rampalar uluslararası standartlara uygun değil

 “Ankara’da Üniversite Kampüsleri Erişilebilirlik Araştırması” yaptınız. Bahseder misiniz  nasıl çıktı bu fikir neden ihtiyaç duydunuz böyle bir araştırmaya?

Engellilerin başkalarının desteğine bağlı kalmadan bağımsız olarak hareket etme gerekliliğini düşündüğünüz zaman erişilebilirlik en başta gelen zorunluluktur. Bu zorunluluk aynı zamanda merkezi ve yerel yönetimlerin de üzerinde olan bir görevdir. BM Engelli Hakları Sözleşmesi’nin kabul edilmesi, Engelliler Hakkında Kanun’da erişilebilirlik yönünde düzenlemelerin olması ve 2020 yılının Türkiye tarafından “erişilebilirlik yılı” olarak ilan edilmesi erişilebilirlik hakkında araştırmalar, izleme çalışmaları yapılmasını gerekli hale getirmektedir.Engelliler Hakkında Kanun’da yer alan erişilebilirlikle ilgili hükümlerin uygulanmasının sürekli ertelenmesi bu çalışmayı yapmamızdaki fitili ateşleyen konu oldu.

Erişilebilirlik hükümlerinin uygulanması neden erteleniyor? Türkiye için 2020 yılı “erişilebilirlik yılı” ise bu konuda yol alınması için bu durum fırsat olarak değerlendirilebilir mi?

Biz bu 2 sorudan hareketle kamusal mekanların erişilebilirliği konusunda izleme çalışması yapmaya karar verdik. Yapacağımız izleme çalışmasını daha kolay olduğunu düşündüğümüz bir yerden başlatmayı düşündük. Bunun için üniversite kampüsleri uygun yerlerdi. Hem mekanlar daha toplu hem de kurumsal yerler ve örnek uygulamalar çıkabilir diye düşündük. Etkiniz AB Programı da bu çalışmaya destek vermeyi uygun bulunca bu çalışmayı gerçekleştirmek mümkün oldu. Ayrıca bu çalışma, fikir aşamasından sahada uygulamaya kadarki bütün aşamaları bir ekip tarafından gerçekleştirilmiştir.

“Ankara’da Üniversite Kampüsleri Erişilebilirlik Araştırması” çalışmanızı  nerelerde ve nasıl yaptınız?

Çalışma Ankara’da bulunan kamu ve vakıf üniversitelerine ait kampüslerde ve kampüslerden bağımsız binalarında yapıldı. Çalışma kapsamında 18 üniversitenin kampüsleri binaları ziyaret edildi. Çalışma başlangıcında farklı mekanlar için farklı kriterlerin kontrol edildiği anket soruları hazırlandı. Bu anketler muhatap bulduğumuz veya gerekli gördüğümüz yerlerde yetkili birileriyle görüşme yapılarak gerçekleştirildi. Çoğunlukla ise izlemeyi yapan arkadaşlarımız gözlem yaparak anket formlarını  Örneğin bir binayı incelerken birileriyle görüşme yapmaya gerek duyulmadı; rampa, asansör, tuvalet vs gözlem yapılarak incelendi. Ama örneğin işaret dili personeli bulunduruyor musunuz gibi sorular yetkili birilerine soruldu.

Bu araştırmanızdan sonra Ankara’daki üniversiteler için durum tespiti yapar mısınız?

Alandan elde edilen veriler çok fazla ama birkaç konuyu özetleyeyim; mekanların bulunduğu yerlerin büyük çoğunluğu yaklaşık %80’i engellilerin ulaşımı açısından uygun yerlerde. Ya merkezi konumda ya da toplu taşıma araçlarıyla erişilebiliyor.Mekanların %68’inde rampa var ama rampaların yaklaşık %90’ı eğim, yükseklik, korkuluk gibi kriterler yönünden uluslararası standartlardan uzaktır. Tekerlekli sandalye kullanan bir engellinin başkalarının desteği olmadan birçok rampayı çıkması mümkün değildir. Mekan girişlerinde görme engelliler için gerekli yönlendirmeler mekanların %90’ında yok veya eksiktir. Mekanlarda işitme engelliler için özel yönlendirme konulmamış fakat işitme-konuşma engelliler büyük binalardaki işaretleri kullanarak yönlerini belirleyebiliyorlar.

Mekanların %82’sinin giriş katındaki bölümler arasında rampa veya merdiven bulunmaktadır. Binaların %44,8’inde asansör bulunurken, bu asansörlerin yalnızca %37,6’sı genişlik, sesli ve görüntülü uyarı gibi yönlerden engellilerin kullanımına uygundur. Kampüslerdeki tuvaletlerin %70’i engellilerin kullanımına uygun değil. En önemli sorunlardan birisi ise incelenen binaların  birinde engelliler için “Acil Çıkış” bölümünün olmamasıdır. İşaret dili bilen personel bulunduran bölümle karşılaşılmamıştır. Sınıf sandalyelerinin hareket ettirilebildiği yerde yani sınıfların %60’ında sıralar arası geçiş tekerlekli sandalye ve akülü araba kullananların geçişi için uygundur. Ayrıca sınıflardaki sıraların yüksekliği, maksimum 120cm kriteri üzerinden değerlendirilmiş ve sınıflarda sıraların yüksekliğinin  %84 oranında engelli kullanımına uygun olduğu tespit edilmiştir. Bu kadar verinin özeti ise; Ankara’daki üniversitelerin binaları erişilebilirlikten çok uzaktır.

Çalışma sırasında karşılaştığınız “iyi” ve “kötü” deneyimleriniz oldu mu?

Çalışma sırasında birçok deneyim oluştu tabi ki. Ama genel olarak; erişilebilirliğin engellilerle beraber herkes için öneminden, bunun bir insan hakkı olduğundan, erişilebilirliğin sağlanmamasının insan hakkı ihlali olduğundan bahsettiğimiz yetkililerin büyük çoğunluğunun erişilebilir olmayan bir yerde yetkili/görevli oldukları için mahcubiyet duyduklarını söyleyebiliriz.

En önemli kötü deneyim, izlenecek mekanın yetkilisinin izleme çalışmasına izin vermek istememesi olmuştur. Bu sorunu ya şartları zorlayarak o an yada daha sonraki günler tekrar aynı mekanı ziyaret ederek aştık. İyi deneyim ise; izleme çalışması yaptığımız ve çalışma sırasında erişilebilirlik, engelli hakları üzerine değerlendirmelerde bulunduğumuz bir üniversitenin 1 hafta sonra erişilebilirliği sağlamak için malzeme temini ilanına çıkmış olması oldu.

 Ankarada ki üniversitelerde ne kadar engelli genç bulunuyor?

Ankara büyükşehir ve kurumsal üniversitelerin bulunduğu bir merkez. Burada bulunan üniversiteler yüksek puanlarla öğrenci alan yerler. Eğitim ve üniversiteye hazırlık süreçlerinde sürekli “geride bırakılmaya” maruz kalan engelli öğrencilerden Ankara’daki üniversiteleri kazanmaları konusunda büyük şeyler beklememek gerekir. 2019 yılı verilerine göre Ankara’daki üniversitelerde 334 erkek ve 198 kadın olmak üzere toplam   532 engelli öğrenci kayıtlıdır. Ayrıca şunu da not etmek gerekir; engelli öğrencilerin hepsi engelini bildirmeyebilmektedirler. Bundaki en önemli sebep dışlanma, hor görülme, aşağılanma kaygısıdır. Ankara’daki üniversitelere kayıtlı öğrenci sayısının 300binin üzerinde olduğunu düşünürsek oldukça düşük bir sayıdır. Ankara’daki üniversitelere kayıtlı öğrencilerin içindeki engelli öğrenci oranı yaklaşık %0,17’dir

Ülke nüfusunun %10-12’sinin engellilerden oluştuğunu kabul edersek bu oran ile üniversitelere kayıtlı engelli öğrenci oranı arasında çok büyük fark vardır.

Engelli öğrencilerin sorunlarının çözümünde erişilebilirliğin dikkate alınması, engellilik anlamındaki farkındalığı ile ilgili  üniversite yönetimlerince yapılan çalışmalar var mı?

Erişilebilirlik bir insan hakkıdır. Bu hakkın sağlanmaması ise insan hakları ihlalidir. Bunu en iyi bilebilecek ve gerekli önlemleri alabilecek yerlerin başında akademi yani üniversiteler gelmektedir. Engelli hakları ve erişilebilirlik konusunda farkındalığın artırılması, insan hakları ihlallerinin ortadan kaldırılması konusunda lokal denilebilecek, bölümlerle yada üniversitedeki bir akademisyenle sınırlı çalışmalar yapılmaktadır. Fakat sorunun çapı, büyüklüğü düşünüldüğünde lokal veya kişilerle sınırlı çalışmaların ihtiyaç duyulan sonuçların elde dilmesine yetmeyeceği anlaşılmaktadır. Türkiye’de ülke yönetenlerin ve Üniversitelerin şu durumun sebeplerini düşünmesi gerekir; Türkiye nüfusunun %10-12’si engelliyken üniversiteye gelen engelli öğrenci sayısı neden %0,10’lardadır? Ve şunun da düşünülmesi gerekir; üniversiteler ülkenin aklı ve yol göstericisi olması gerekirken yerlerken neden engelli öğrenciler için engel yaratan yerler oluyor? Bu durum sadece üniversitelerin sorunu değildir. Ve sadece üniversitelerin üstesinden gelebilecekleri kadar basit bir sorun da değildir. Ülkenin bütün kurumlarının içinde olacağı merkezi olarak yapılacak planlamalarla bu sorun çözülebilir.