“Yaşlı Bireyler Tüm Süreçlerde Aktif Olarak Yer Almalı”

Yaşlı Politikaları Derneği Genel Koordinatörü Ufuk Doğan, Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen Yaşlı İlkeleri’nin uygulamada güçlendirilerek ve yaşlı bireylerle birlikte sosyal politika alanlarının genişletilmesi gerektiğini belirterek, “Yaşlıların kendilerini ilgilendiren tüm süreçlerde aktif olarak yer almalarını savunmaktayız.” Dedi.

Yaşlı Politikaları Derneğini yakından tanıyabilir miyiz? 

ufuk doğanYaşlı Politikaları Derneği, yaşlıların haklara erişimlerinin güçlendirilmesine yönelik ihtiyaç doğrultusunda İzmir’de 2019 yılında kurulmuştur. Derneğimizin temel amacı, yerel ve ulusal düzeyde yaşlı bireylerin temel sorun alanlarına yönelik hak temelli savunuculuk çalışmaları yaparak çözüm üretmek, yaşlı dostu alanlar yaratılmasına katkıda bulunmak, yaşlı haklarını güçlendirmeyi merkeze alarak, toplumsal cinsiyet, karar alma süreçleri, ekonomik güçlendirmek, eğitim-kültür hizmetlerine erişim, sağlık, barınma hakkı, ayrımcılık, adalet gibi sekiz alt başlık etrafında çalışmalar gerçekleştirmektir. Yaşlılık, farklı hak alanları ile doğrudan ilgilidir. Örneğin, engelli yaşlı, kadın yaşlı, lgbti yaşlı, mülteci yaşlı gibi birbirini çapraz kesen alanlara sahip hedef kitlemiz bulunmaktadır. Bu bakımdan özel alan olarak yaşlı politikalarının geliştirilmesi hedeflenirken genel olarak farklı hak temelli gruplar ile paydaşlık ilişkisi geliştirerek daha kapsamlı ve kapsayıcı, sürdürülebilir sosyal politika alanına katkıda bulunmak temel ve nihai amacımızdır.

Çalışmalarınızı yürütürken nelerle karşılaşıyorsunuz?

Yaşlı politikaları alanı oldukça yeni sayılan ve hak temelli yaklaşım ile sivil toplumda yeni gelişen bir alandır. Genellikle yaşlılık çalışmaları tıp fakültesinde geriatri bölümü ile eş değer tutulmaktadır. Doğru olmak ile birlikte yaşlılığın birçok boyutu ve kapsamı bulunmaktadır. Bu bakımdan farklı disiplinleri bir arada tutarak ilgili alanda politika üretmek ve yaşlı bireylerin güncel sorunlarına çözümler üretmek zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Çalışmalarımızı gerçekleştirirken bazı zorluluklar yaşamaktayız. Alanın yeni olması, sivil toplum aktörlerinin farklı bakış açıları, karar alıcıların öncelikli konu olarak görmemesi gibi temel zorlukların yanı sıra, yerel ve ulusal karar vericilerin orta ve uzun vadeli plan, program ve politikalarını veri odaklı oluşturmamalarında kaynaklanan bazı sorunlar da bulunmaktadır. Gelişmiş ülkelerin karar verici mekanizmaları orta vadede etkisini göstermeye başlayan zorlukları çözebilmek adına sosyal güvenlik sistemleri başta olmak üzere kamu politikasında yenilikçi bir yöntem takip etmektedir. Özellikle, Avrupa Birliği üyesi ülke yönetimleri, uygulamaya başladıkları yenilikçi yöntemlerle birlikte yaşlanmaya ilişkin çalışmalar yapan yerel ve ulusal kamu kurumlarının hizmet alanlarını kapsayan bir şekilde bütüncül eylem planları, stratejik planlamalar hazırlayarak politika belgeleri oluşturmuştur. Bizler de böyle bir yaklaşımı merkeze alarak karar alıcılar ile sürekli savunuculuk ve lobicilik çalışmaları gerçekleştirerek yaşlı dostu bir ülke olma yolunda adım adım çalışmalar gerçekleştirmekteyiz. Sürecin zor ve uzun olacağını düşünmekteyiz. Bu alanda farklı hak temelli çalışma grupları ile birlikte ortak bir eylem ve söylem birliği yaratarak ilerlemek istemekteyiz. 

Türkiye’nin yaşlı dostu bir ülke olması ve yaşlıları da gözeten politikalar üretmesi için somut olarak önerileriniz nelerdir?

İfade ettiğim üzere küresel ve ulusal düzeyde nüfusun yaşlanma oranı ve yaşlı birey sayısı, insanlık tarihinde görülmedik bir biçimde artış göstermektedir. 2018 yılında tarihte ilk kez, 65 ve yaş üstü kişiler dünya genelinde beş yaşın altındaki çocuk sayısını geçmiştir. Ulusal düzeyde yaşlı konusu yeni sayılmak ile birlikte hak temelli alan içerisinde 1980’lerden beri dünya gündeminde yaşlı hakları yer almaktadır. Bizler de bu alanda çalışan sivil toplum aktörleri olarak, ulusal yaşlı politikasının geliştirilmesi ve güçlendirilmesi, yaşlı dostu bir ülke olmak için uluslararası sözleşmeler çerçevesinde bir değerlendirme yapmakta, Türkiye’nin de taraf olduğu sözleşmelerin uygulanabilirliğini sağlamaya çalışmaktayız. Böylece bizler, 1982 yılında Viyana’da imzalanan Viyana uluslararası yaşlanma eylem planı çerçevesinde kabul edilen ve Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen Yaşlı İlkelerini uygulamada güçlendirmek istemekteyiz. Bu ilkelere baktığımız zaman yaşlıları ilgilendiren önemli prensipler olduğunu düşünmekteyiz. Yaş ayrımcılığın ortadan kaldırılması, yaşlılara yönelik ihmalin, kötüye kullanımın ve şiddetin azaltılmasını ve çalışma hakkı, sağlık hakkı, karar verici mekanizmalara katılım ve fırsat eşitliği konuları odaklanılan temel konular içerisinde yer almaktadır. Türkiye’nin de yaşlı dostu bir ülke olması ve bütün süreçlerde yaşlıları da gözeten eylem ve politikalar geliştirmesi için uluslararası standartlar çerçevesinde bir yaklaşım geliştirmelidir. Bizler, “yaşlılar için gezinmesi güvenli ve yürüyüş yollarını olduğu, yaşlılar için uygun fiyatlı kullanıcı dostu toplu taşımanın olduğu, uygun maliyetli ve erişilebilir konut imkanlarının olduğu, yaşam boyu öğrenme ve gönüllülük fırsatlarına katılımın teşvik edildiği, etnik, cinsel kimlik ve sosyo- ekonomik durum fark etmeksizin takdir edildikleri bir ülkede yaşamak istiyoruz. Bunun için alanda çalışan tüm paydaşlara önemli görevler düşmektedir. Bizler, yaşlı politikaları derneği üye ve gönüllüleri olarak gerek kamu kurumu temsilcilerine gerekse de özel sektör aktörlerine aktif olarak destek sunmak istemekteyiz. 

Yaşlı haklarının güçlendirilmesi konusunda ne düşünüyorsunuz? Hangi alanlarda yaşlı bireyler güçlendirilmelidir?

yapoderYaşlı Politikaları Derneği olarak, yaşlı haklarının güçlendirilmesini yerel, ulusal ve uluslararası alanda yapılan tartışmalar bağlamında değerlendirmekteyiz. Güçlendirme konusunu kendi içerisinde alt başlıklarda değerlendirmekteyiz. Bunlar, toplumsal cinsiyet, karar alma, ekonomik güçlendirme, eğitim ve kültür hizmetlerine erişim, sağlık, ayrımcılık ve adalet olarak sınıflandırabiliriz. Öncelikle cinsiyet perspektifinden bakmak gerekirse kadınların veya erkeklerin yaşlılık koşullarını belirleyen etmeler yaşam boyu süren deneyimlerin, fırsatlara ve kaynaklara erişimin toplam sonucu olduğunu düşünüyoruz. İkinci olarak yaşlılar ile ilgili günümüzde birçok karar alınmaktadır. Bu kararlar yaşlıları doğrudan ya da dolaylı olarak etkilemektedir. Bu bakımdan yaşlıların kendilerini ilgilendiren tüm süreçlerde aktif olarak yer almalarını sağlamamız gerekmektedir. Özellikle emeklilik reformu, sosyal sigorta ve sağlık hizmetleri gibi yaşlıları direk ilgilendiren politika tasarım süreçlerine katılım için yaşlı politikaları derneği gibi sivil toplum aktörlerini içeren danışma kurulları oluşturulmalıdır. Diğer bir konu ise yaşlıların aktif sosyal ve istihdam hayatına kendilerine uygun bir biçimde düzenlenmiş şekilde katılabileceği mekanizmaların ve sosyal güvencelerin yeniden koordine edilmesine ihtiyaç bulunmaktadır. Yaşlıların sosyal hayata katılımlarını arttırmak için 3.nesil üniversiteler veya tazelenme üniversitesi gibi mekanizmalar ile yaşlı bireyleri hayata dahil edecek uygulamalar arttırılmalıdır. 

Önümüzdeki günlerde Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı desteği ile hayata geçireceğiniz “Yaş Ayrımcılığına Karşı Birlikte Mücadele Ediyoruz” çalışmanız hakkında bilgi verir misiniz?

Pandemi sürecinde sokağa çıkma kısıtlaması devam eden ve hastalık sürecinden en çok etkilenen hedef kitle yaşlı bireyler olmuştur. Yaşlı bireyler, Covid19 süreci ile birlikte gündeme alınan uygulamalardan etkilenmiş hem de hastalığın temel hedef grubu içerisinde olmasından dolayı temel hedef kitle olarak görülmüştür. Özellikle bu süreçte yaşlıların hedef alınması, hastalığın sebebi olarak görülmesi ile sosyal ve dijital medya organlarında yaşlılara yönelik ayrımcılık artmıştır. Bu çalışma ile, yaşlılık süreci ile ilgili kamuoyunda farkındalık yaratmak, yaşlılık kavramları ile ilgili temel konularda toplumu bilgilendirmek hedeflenmektedir. Çalışma ile kamuoyunda bulunan olumsuz yaşlılık algısının azaltılmasına katkıda bulunularak yaşlı bireylere yönelik ayrımcılık uygulamaların azaltılmasını sağlamak amaçlanmaktadır. Ayrıca yaşlıların güvenli ve sağlıklı bir çevrede yaşama haklarının geliştirilmesine yönelik elverişli ortamın yaratılmasına katkıda bulunulması sağlanacaktır. 

Çalışmanız ile yaşlı bireylerin hangi ihtiyaçlarının karşılanacağını düşünüyorsunuz?

Toplumda yaşa bağlı ve cinsiyete bağlı ayrımcılık uygulamaları ne yazık ki vardır ve bu ayrımcılık pratikleri pandemi süreci ile birlikte daha da gün yüzüne çıkmıştır. Özellikle tanımlamaya çalıştığımız yaşlılara yönelik ayrımcılık ve nefret söylemi uygulamaları bu dönemde daha da artmış, yaşlılara yönelik fiziksel saldırılara kadar varmıştır. Bu olgusal durum ne yazık ki sürdürülebilir olmaya başlamıştır. Çünkü toplumda yaşlılık politikası, yaşlılık ile ilgili kavramlar ve yaşlıların haklarına yönelik bilgi ve farkındalık düzeyleri zayıftır. Bu çalışma ile, pandemi ile birlikte artarak devam eden yaşlılara yönelik ayrımcılık uygulamalarının azaltılarak kamuoyunda yaşlıların haklarının geliştirilmesini sağlamak hedeflenmektedir. Kamuoyunun/ ilgili hedef kitlenin yaşlılık kavramları, yaşlıların mevcut duruma ait görüş ve düşüncelerini içeren çıktılar ile kamuoyunda bir farkındalık yaratılarak yaşlılık çalışmalarına orta ve uzun vadede olumlu bir etki bırakılmak istenmektedir.

Çalışmanız kapsamında gerçekleştirmeyi planladığınız faaliyetler nelerdir?

Çalışma özelinde üç ana faaliyetin/etkinliğin gerçekleştirilmesini planlamaktayız. İlk olarak toplumda yaşlılara yönelik bilgi ve farkındalığı arttırmak amacıyla yaşlı haklarını ve yaşlılık kavramlarını içeren bilgilendirme broşürü hazırlanacaktır. Hazırlanacak broşürlerin yerel yönetimler, hak temelli sivil toplum örgütleri, akademisyenler ve kamu kurumlarının ilgili birimleri ile dağıtılması sağlanacaktır. Broşürlerin yanı sıra dijital ve basılı platformlarda da yaşlılara yönelik farkındalığın arttırılması odaklı paylaşımlar ve ilanlar verilecektir. İkinci faaliyet olarak ise yaşlı bireylere yönelik pandemi ile birlikte artan ayrımcı uygulamaları yaşlıların bakış açısı ile yansıtan ve pandemi sonrasında yaşlılık politikası ve yaşlı dostu alanlara yönelik etki yaratacak 2 adet video çalışması gerçekleştirilecektir. Video içeriğinde KVKK uygun olarak yaşlılar dahil olacaktır. Üçüncü faaliyet olarak ise yaşlı bireylerin hakları konusunda farkındalıklarının ve bilgilerinin arttırılması sağlanacaktır. Türkiye’nin de imzacısı olduğu uluslararası insan hakları belgelerine ve yaşlı hakları sözleşmesine göre yaşlı bireylerin hakları bulunmaktadır. Derneğimizin erişim kitlesinde bulunan kişilere ve kamuoyunda bulunan yaşlı bireylerin hakları konusunda bilgilendirmelerini sağlayacak yaşlı hakları nedir? Kamunun ve diğer paydaşların rolleri nelerdir? konuları içeren bir bilgilendirme videosu çekilerek, yaygınlaştırılacaktır.

Son olarak, Türkiye’de yaşlı politikalarının güçlendirilmesi için somut önerileriniz var mıdır?

Öncelikli olarak yaşlı bireylere yönelik kapsamlı ve bütüncül politika ve kurumsal çerçevelerin oluşturulmasına ihtiyaç bulunmaktadır. Farklı alanlarda uygulanan politikaların birbiri ile uyumsuzluğu sonuç alınmasının önündeki temel engellerden birisidir. Ayrımcılığı ortadan kaldırmaya ve özellikle katılımcılığı teşvik etmeye yönelik uluslararası bir çerçeveye ve bunun BM üye devletlerince iç hukuklarına entegre edilmesi gerekmektedir. İkinci olarak, sadece ulusal düzeyde değil aynı zamanda yerel düzeyde kamu otoritelerinin yenilikçi bir bakış açısıyla yaşlı bireylerin karşılaştığı sorunları gündeme alması gerekmektedir. Sivil toplum, akademi ve medyanın desteği ile yaşlı bireylerin karşılaştığı sorun alanlarına ilişkin birbiri ile ilişkili farklı kategorilerde daha etkin ve güncel veri toplamanın ihtiyacı bulunmaktadır. Oluşturulacak verilerin yine kanaat üreteçleri yoluyla izleme, takip ve değerlendirmelerin yapılması gereklidir. Burada ülkelerin periyodik olarak ulusal raporlar hazırlaması, bunların da uluslararası kamuoyunda gündem olması önemlidir. Son olarak, özel sektör temsilcileri, demografik anlamdaki yaşanan bu değişikliği dikkate alarak istihdam politikalarını güncellemesi gerekmektedir. Yaşlı bireylerin de aktif bir biçimde istihdam piyasasına katılabileceği esnek uygulamaları devreye almalıdırlar.

İlgili Yazılar

Tüm Haberler