Sosyal Medya ve Azınlıklar Raporu: Nefret söylemi çok yaygın

27 Ocak 2016
Yeniköy Rum Vakfı, Bilgi Üniversitesi, Yunan Avrupa ve Dış Politikalar Kuruluşları’nın Türkiye’deki azınlıkların sosyal medya kullanımıyla ilgili AB destekli Sosyal Medya ve Azınlar konulu proje tamamlandı. Projenin raporu, Türkiye’de yaşayan azınlıkların büyük bir kısmının sosyal medyada hakaret, aşağılama, küfür ve tehdide maruz kaldıklarını ortaya çıkardı. Sosyal Medya ve Azınlıklar Konferansı Raporu’na göre, nefret söylemine maruz […]

Yeniköy Rum Vakfı, Bilgi Üniversitesi, Yunan Avrupa ve Dış Politikalar Kuruluşları’nın Türkiye’deki azınlıkların sosyal medya kullanımıyla ilgili AB destekli Sosyal Medya ve Azınlar konulu proje tamamlandı. Projenin raporu, Türkiye’de yaşayan azınlıkların büyük bir kısmının sosyal medyada hakaret, aşağılama, küfür ve tehdide maruz kaldıklarını ortaya çıkardı.

Sosyal Medya ve Azınlıklar Konferansı Raporu’na göre, nefret söylemine maruz kalan azınlıkların yüzde 93—97’si herhangi bir hukuki yola başvurmuyor. Başvurmama gerekçeleri arasında yargı organlarına güvensizlik en ön sırada yer alıyor.

Azınlıklar kendi cemaatleriyle iletişim ve örgüt kültürünü paylaşmak için sosyal medyadan etkin bir şekilde faydalanıyorlar. Araştırmaya katılanların yüzde 56’sı sosyal medyada paylaşım ve yorum yaparken tedirgin olduğunu ve çekinerek yorum yaptığını belirtiyor.

%23 HAKARET, %14 AŞAĞILAMA, %6 TEHDİT

Katılımcıların yüzde 23’ü herhangi bir paylaşım yapmadığını ve yorumda bulunmadığını açıklarken, özgür bir şekilde paylaşım yaptığını ifade edenlerin oranı yüzde 21’de kalıyor. Bu durumun toplumdaki nefret söyleminin giderek daha tedirgin edici bir noktaya gelmesinin göstergesi olduğu düşünülüyor.

Araştırmaya katılanların yüzde 15’i paylaşımları nedeniyle hakarete uğradığını, 14’ü aşağılandığını, yüzde 8’i küfre maruz kaldığını ve yüzde 6’sı ise tehdit edildiğini belirtiyor.  Katılımcıların yüzde 58’i sosyal medyanın şikayet/engelleme mekanizmalarını kullanmadığını, yüzde 42’si ise kullandığını ifade ediyor.

HUKUKİ REFORM VE ZİHNİYET DEĞİŞİKLİĞİ ŞART

Araştırma,  Türkiye’deki ifade özgürlüğü ve nefret söylemiyle ilgili sorunların ortadan kaldırılmasının hem hukuki bir reform, hem de ciddi bir zihniyet değişikliği gerektirdiğinin altını çizdi. Anayasa’da çeşitlilik, çoğulculuk ve hoşgörüye gönderme yapan düzenlemelerin yanında nefret içerikli ifadelerin ifade özgürlüğünün korunmasından yararlanamayacağına dair açık bir vurgunun yer almasının büyük önem taşıdığı kaydedildi. Mevzuat bakımından nefret söylemi konusunda kapsamlı, orantılı ve caydırıcı, medeni hukuk, ceza ve idare hukukuna dair hükümler içeren yasal düzenlemelerin kabul edilmesinin gerektiği vurgulandı. Nefret söyleminin önlenmesi için medya organları ve sosyal medyada otokontrol mekanizmalarının oluşturulması istendi. Nefret söylemi konusunda çalışma yapmak üzere uluslararası standartları taşıyan bağımsız ve yetkili uzman kurumların oluşturulmasının faydalı olacağı belirtildi.

Ayrıntılı bilgi için  tıklayınız.