TÜSEV Raporu: Mevzuatta Sivil Toplum’un adı yok

18 Aralık 2015
TÜSEV, son 10 yılın en kapsamlı STK izleme raporu olan Sivil Toplum İzleme Raporu 2013-2014’ü tanıttı. Dün TÜSEV’de gerçekleştirilen Sivil Toplum İzleme Raporu tanıtım toplantısında sivil alanın daraldığı ve sivil topluma aktarılan kaynakların yetersiz olduğu vurgulandı. 2013’te yaşanan Gezi Parkı eylemleri, 2014 Soma faciası sonrası toplanma özgürlüğünün kısıtlanması, Onur Yürüyüşü’ne katılan göstericilerin Taksim Meydanı’na çıkmalarına […]

TÜSEV, son 10 yılın en kapsamlı STK izleme raporu olan Sivil Toplum İzleme Raporu 2013-2014’ü tanıttı.

Dün TÜSEV’de gerçekleştirilen Sivil Toplum İzleme Raporu tanıtım toplantısında sivil alanın daraldığı ve sivil topluma aktarılan kaynakların yetersiz olduğu vurgulandı. 2013’te yaşanan Gezi Parkı eylemleri, 2014 Soma faciası sonrası toplanma özgürlüğünün kısıtlanması, Onur Yürüyüşü’ne katılan göstericilerin Taksim Meydanı’na çıkmalarına izin verilmemesi ve 1 Mayıs kutlamalarının engellenmesi sivil alanı daraltıcı başlıca örnekler olarak görülüyor. Tüm bunların ve daha fazlasının iredelendiği rapor son 10 yılda yapılan en kapsamlı sivil toplum izleme çalışması.

TÜSEV Genel Sekreteri Tevfik Başak Ersen’in tanıtımda verdiği bilgilere göre;

  • Türkiye ‘sivil toplum/sivil toplum kuruluşu’ gibi kavramlar ilgili mevzuat ve politika belgelerinde tanımlanmıyor.

  • Derneklerin sadece  %1,5’u, vakıfların ise %0,5’i insan hakları ve savunuculuk alanında çalışıyor, ağırlık klasik manada eğitim, sağlık gibi alanlarda.

  • Genç nüfus STK’lara üye olmayı düşünmüyor, dolayısıyla STK’ların kendilerini sorgulaması gerekiyor.

  • Öğrencilerin örgütlenmesi, yardım toplama gibi konularda ciddi engeller var.

TÜSEV’in Hollanda Kraliyeti Başkonsolosluğu Matra (Toplumsal Dönüşüm) Fonu mali desteğiyle hazırladığı Sivil Toplum İzleme Raporu 2013-2014’ün tanıtım toplantısı farklı STK temsilcilerinin de katılımıyla 17 Aralık Perşembe günü TÜSEV merkezinde gerçekleştirildi.

TÜSEV Genel Sekreteri Tevfik Başak Ersen gerçekleştirdiği sunumda raporun başlıklarını, dikkat çekici verilerini ve raporda bulunan önerileri katılımcılarla paylaştı. Sunumu takiben soru-cevap kısmı gerçekleştirildi.

Ersen’in sunumundan satırbaşları şu şekilde:

  • Sivil Toplum İzleme Raporu 2013-2014 sivil toplumu yasal çerçeve, uluslararası ilişkiler, kurumsal kapasite ve araştırma başlıkları altında inceliyor. TÜSEV de çalışmalarını genel olarak bu başlıklar çerçevesinde yürütüyor.
  • Yasal çerçeveye baktığımızda Türkiye Anayasası’nın örgütlenme ve toplanma özgürlüğü konularında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile uyumlu olduğunu görüyoruz. Fakat mevzuat ve uygulamalarda problemler var. Örneğin, Türkiye’de “sivil toplum” ve “sivil toplum kuruluşu” gibi kavramlar ilgili mevzuat ve politika belgelerinde tanımlanmıyorlar.

AĞIRLIK EĞİTİM, SAĞLIK GİBİ ALANLARDA

  • ·Türkiye’de derneklerin %1,5’i, vakıfların ise %0,5’i insan hakları ve savunuculuk alanında çalışıyor. Ersen sayının her zaman her şey demek olmadığını fakat Türkiye’de sivil toplumun hala klasik manada –eğitim, sağlık vb. alanlarda-  çalışmalar yaptığını tespit ettiklerini söylüyor.
  • YADA’nın araştırmasına göre toplumun %85’i herhangi bir STK’ya üye olmayı düşünmüyor. Ersen genç nüfusun STK’lara üye olmayı düşünmediğini hatırlatarak STK’ları kendilerini sorgulamaya çağırıyor. “Demek ki STK’lar gençlere uygun ve dinamik cevaplar üretme konusunda eksik kalıyorlar” diye ekliyor.
  • ·Kamu-STK ilişkileri kurumsal değil. Bağlayıcı bir politika belgesi veya yasal çerçeveye ihtiyaç var. Türkiye’de Kamu-STK ilişkilerini geliştirmek ve denetlemekten sorumlu tek bir kamu kurumu bulunmuyor.
  • ·Öğrenci kulüplerinin tüzel kişiliği yok. Kulüplerin varlığı rektörlerin inisiyatifine bırakılmış durumda. Güvenlik güçleri de öğrencilere örgütlenmeme ve dernekleşmeme tavsiyelerinde bulunuyor.

YARDIM TOPLAMA KANUNU ENGELLEYİCİ

  • Dernekler Kanunu’nun getirdiği bürokratik yükümlülüklere zaman ayırmamak için faaliyetlerini gönüllü olarak “inisiyatif” adı altında yürütenler var.
  • Türkiye’de vakıf ve derneklerin yurtdışından aldıkları yardımların toplamı (AB destek fonları da buna dahil olmak üzere) %1 civarında. Ersen “Türkiye’yi bu fonlarla bölme şansımız çok küçük” diyerek yaygın kanıya göndermede bulunuyor.
  • Türkiye’de toplam yeni vakıf ve dernek sayısı 108 binin üzerinde. İzin almadan yardım toplayabilen STK sayısı ise yalnızca 20. “Yardım Toplama Kanunu” uygulamaları STK’ların mali kaynaklara erişimini zorlaştırıyor.

Sivil Toplum İzleme Raporu 2013-2014’e ulaşmak için tıklayınız.

Rapor özeti için tıklayınız.

Sivil Toplum İzleme Raporu 2013-2014 Veri Broşürü için tıklayınız.