Gıda israfını engellemeye çalışan 9 girişim

Dünyada üretilen tüm sebze ve meyvelerin %45’i çöpe giderken, 800 milyon insan aktif bir yaşam tarzı sürdürmek için gerekli kaloriyi alamıyor, beslenme problemleri yüzünden her yıl yarısı 5 yaşının altında olan 3,5 milyon çocuk ölüyor. Yeşilist, gıdaların çöpe gitmesiyle savaşan grupları listeledi. Üretilen gıdaların çöpe gitmesi ile oluşan gıda israfı maalesef giderek büyüyen küresel bir […]

Dünyada üretilen tüm sebze ve meyvelerin %45’i çöpe giderken, 800 milyon insan aktif bir yaşam tarzı sürdürmek için gerekli kaloriyi alamıyor, beslenme problemleri yüzünden her yıl yarısı 5 yaşının altında olan 3,5 milyon çocuk ölüyor. Yeşilist, gıdaların çöpe gitmesiyle savaşan grupları listeledi.

Üretilen gıdaların çöpe gitmesi ile oluşan gıda israfı maalesef giderek büyüyen küresel bir problem. Araştırmalar insanların tüketimi için üretilen tüm kalorilerin %40’ının, tarladan çatala giden yolda kullanılmaz hale geldiğini belirtiyor.

Üretilen tüm sebze ve meyvelerin %45’i çöpe giderken, dünyada 800 milyon insan aktif bir yaşam tarzı sürdürmek için gerekli kaloriyi alamıyor, beslenme problemleri her yıl yarısı 5 yaşının altında olan 3,5 milyon çocuğun ölümüne sebebiyet veriyor.

Durum böyle olunca, sayısı giderek artan gruplar gıdanın çöpe gitmesini engellemek için harekete geçmiş durumda. Start-uplar, kendi içerisinde birleşen mahalleler ve yerel sivil toplum kuruluşları beraber çalışarak projeler üretiyorlar.

Bu gruplar yavaş ama emin bir şekilde gıdanın çöpe gitmesini engelleyip, yiyeceklerin gerçekten ihtiyacı olan insanlara ulaşmasını sağlıyor. Hatta bazen bu ülke sınırlarını da aşıyor, başka ülkedeki insanlara bir yardım eli olarak uzanıyor. Değişim yavaş yavaş gelmekte ama bu harekete daha fazla kişinin katılması gerek.

Kromkommer_tomato_soup.jpg.0x545_q70_crop-scale

Kromkommer

Şekli Bozuk Salatalık anlamına gelen Kromkommer, Hollanda’da iki ekonomi öğrencisi Jente ve Lisanne’in kurduğu bir girişim. İkili şekli bozuk, darbe yemiş, normalden küçük veya büyük diye seçilerek çöpe atılan aslında tamamıyla sağlıklı ürünlerin sayısını öğrendikten sonra Kromkommer’i kurmaya karar vermiş. Kickstarter’da projeleri için destek toplayan Jente ve Lisanne, şu anda oldukça başarılı şekli bozuk sebzelerden üretilen çorbaların satıldığı bir şirkete sahip. İkili aynı zamanda belli şehirlerde şekli bozuk ürünleri kutladıkları, binlerce kilogram çöpe gidecek ürünü satıp bedava çorba servis ettikleri etkinlikler de düzenliyor.

Robin_Hood_Army.jpg.0x545_q70_crop-scale

Robin Hood Ordusu

Hindistan’da bulunan bu organizasyon restoranlar ve düğünlerden artan yiyecekleri evsizlere ve yetimhanelere bağışlıyor. Delhi kentinde sadece 6 kişi ile başlayan bu organizasyon, kendilerine Robin diyen 3,500 gönüllüye ulaşmış. İlk başta 150 kişiye yardım eli ulaşırken, Ağustos 2014’de bu sayı 500 bin kişiye ulaşmış. Para bağışı kabul etmeyen bu organizasyon, sadece zamanınızı istiyor. Pakistan sınırında bulunan Robinler, Hindistan ve Pakistan’dan öğrencileri bir araya getirerek, sınırda bulunan 100 bin aç ve evsize yardım yapmış.

bombalarakarsisofralar1

Bombalara Karşı Sofralar

İstanbul bazlı Bombalara karşı Sofralar, çarşamba günleri Tepebaşı’nda ve cumartesi günleri Kadıköy-Don Kişot İşgal Evi’nde saat 15:00’te yemeklerini pişirdikten sonra 19:00’dü dağıtıp beraber yemeye çağırıyor. Bombalara Karşı Sofralar, freegan felsefe ile marketler ve pazarlardan satışa uygun olmayan fakat yenilebilir durumdaki sebze, meyve, bakliyat gibi besinleri toplayarak vegan yemekler pişirip, aç olan kim varsa ücretsiz bir şekilde dağıtıyor.

Rescuing_Leftover_Cuisine.jpg.0x545_q70_crop-scale

Mutfaktan Artanları Kurtarma Grubu (RLC)

Daha önceden açlığı yaşamış, çoğu göçmen ailelerin çocuklarının kurduğu bu girişim, açlığa ve çöpe giden gıdalara karşı oldukça planlı 3 adımlık bir yaklaşım izliyor. İlk önce bölgedeki evsizler, barınaklar ve sivil toplum kuruluşları ile iletişime geçen grup, bundan sonra restoranlar, oteller ve yemek şirketleri ile iletişime geçiyor. Projenin ikinci adımında ise bu yemekleri takip etmek amacı ile teknoloji devreye giriyor. Kendi kurdukları bir web programı hem bağış yapanları takip ediyor, hem de bu rakamlar ile bölgede bulunan insanları gönüllülüğe çağırıyor.

Son olarak, üçüncü adım çöpe gıdan gıdayı azaltmaya yönelik. Çöpe giden yemeklerin en fazla nerede bulunduğunu tespit eden girişim, bu bölgede gıda israfının önüne geçmek için projeler planlıyor. ABD’de 12 adet şehirde bu programı uygulayan RLC, New York’tan San Francisco’ya yayılan geniş bir ağa sahip.

Plan_Zheroes_map.jpg.0x545_q70_crop-scale

Plan Zheroes

2011 yılında Londra’yı daha sürdürülebilir yapmak için tasarlanan projelerden biri olan Plan Zheroes, ismini sıfır gıda atığı kahramanlarında (zero food waste hero) alıyor. Bu grup aslında diğer girişimler gibi gıda atığı olan işletmeler ile sivil toplum kuruluşlarını bir araya getiriyor.

Plan Zheroes’un farklı ise teknolojiyi nasıl kullandıkları. Grubun internet sitesinde bulunan online harita, katılımcılara nerde, hangi saatte, ne tür gıdalar bulunabileceğini gösteriyor. Bu mekanlar fırınlardan kafelere, restoranlardan yemek şirketlerine kadar geniş bir kısmı kapsıyor. Sivil toplum kuruluşları ise bu siteye kayıt olarak yiyecekleri zamanında alabiliyor ve ürünleri yeniden değerlendiriyor.

Copia_food_rescue.jpg.0x545_q70_crop-scale

Copia

ABD’nin Kaliforniya eyaletinde bulunan bu grup, şirketlerin artan yiyeceklerini ihtiyacı olan yerlere ulaştırıp hem de onlara tasarruf imkanları sağlıyor. Copia’nın sitesine üye olan şirketlerden her ne kadar bu konu için bir ücret alınsa da, Copia şirketler için vergiden düşürülebilir mali yardım ve aynı zamanda bazı fonlardan da destek sağlıyor.

Copia 2011’den beri 300 ton yiyeceği, 720 bin kişiye ulaştırıp şirketlerin 3,6 milyon dolar tasarruf etmesini sağlamış.

Food_Cloud.jpg.0x545_q70_crop-scale

Food Cloud

İrlanda’nın Dublin şehrinde bulunan bu organizasyon, şirketlere hızlı, basit bir teknolojik çözüm sunuyor. Food Cloud’un online platformu şirketlerin son kullanma tarihi yaklaşmış veya paketi zedelenmiş yiyeceklerin fotoğrafını çektikten sonra, bu tür yiyecekleri almak istediğini belirten sivil toplum kuruluşlarına bir mesaj gönderiyor ve bu ürünleri değerlendirmesini sağlıyor.

Çoğu süpermarketlerden oluşan bu şirketler, şu ana kadar, açlıkla boğuşan ailelere, alkol ve uyuşturucu bağımlılığını yenmeye çalışanlara yardım eden ve bunun gibi birçok sivil toplum kuruluşuna bedava yiyecek sağlamış.

From_Waste_to_Taste_restaurant.jpg.0x545_q70_crop-scale

From Waste To Taste

Finlandiya bazlı bu organizasyon gıda israfını bir döngüsel ekonomi projesi ile yenebileceğini savunuyor. Üretim fazlası besinleri yeniden dağıtarak, bir “gıda geri dönüşüm merkezi” oluşturan Food From Waste bu yiyeceklerin satıldığı bir restoran da açmayı planlıyor.

Organizasyona gelen yiyeceklerin %90’ı sivil toplum kuruluşlarına verilirken, %10’u şef Mikko Tiainen’in önüne geliyor ve bu ürünlerden o günkü menüsü hazırlıyor. Asıl açılışını bu yaz yapması beklenen projeyi şimdiden inceleyenler oldukça pozitif yorumlar yapmış.

wefood

WeFood

Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da bulunun WeFood adlı süpermarket, ürünlerini diğer süpermarketlerden %30 ile %50 arası bir indirimle daha ucuza satıyor. Folkekirkens Nødhjælp adlı yardım derneğinin süpermarket sorumlusu Per Bjerre, WeFood’un Danimarka’da ya da dünyada türünün tek örneği olduğunu belirtirken, ürünlerin sadece geliri düşük insanlara yönelik değil, aynı zamanda çöpe atılan gıdaların miktarını önemseyenler için de seçildiğini belirtiyor.

Danimarka’nın en büyük süpermarketlerinden biri olan Føtex ile anlaşması olan WeFood’un, turunçgiller ithalatı yapan şirketler, kasaplar ve organik üretim yapan bazı çiftçilerle de bir kaynak ağı sağlamış durumda. Gönüllüler kaynaklarından ürünleri alıp, süper markete getiriyorlar.

 

Kaynak: Yeşilist.com