Kızbes Seyhan Aydın: İsmime duyduğum tepkiden ömrüm hep eşitlik mücadelesiyle geçti

ÇEKEV kurucusu ve İzmir Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Kızbes Seyhan Aydın’la yaptığımız röportajda Aydın: “İsmime duyduğum tepkiden ömrüm hep eşitlik mücadelesiyle geçti. Kızbes’ olmayan eşitlikçi, çoğulcu, sivil katılımcı demokratik düzen inşa edilinceye kadar da ömrümün yettiğince mücadeleye devam ediyorum.” dedi.  iğli Kadın Emeğini Değerlendirme Dayanışma ve Kültür Evi Derneği ‘ni (ÇEKEV) kuruluşunu ve çalışmalarını […]

ÇEKEV kurucusu ve İzmir Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Kızbes Seyhan Aydın’la yaptığımız röportajda Aydın: “İsmime duyduğum tepkiden ömrüm hep eşitlik mücadelesiyle geçti. Kızbes’ olmayan eşitlikçi, çoğulcu, sivil katılımcı demokratik düzen inşa edilinceye kadar da ömrümün yettiğince mücadeleye devam ediyorum.” dedi. 

iğli Kadın Emeğini Değerlendirme Dayanışma ve Kültür Evi Derneği ‘ni (ÇEKEV) kuruluşunu ve çalışmalarını konuşmak istiyoruz.  Ama önce kurucu üye olarak sizin hayat öykünüz ve mücadeleniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

ÇEKEV, Çiğli’nin Evka 2 mahallesinde kuruldu. Hedef kitlemiz eve iş alan, evlere işe giden, ev eksenli emekçi kadınlardan oluşmaktadır. Bana gelince, aklım erdi ereli ismime duyduğum tepkiden  ömrüm  hep hak, adalet eşitlik mücadelesiyle geçti. İsmim “kız kes, kız yeter, kız olmasın” anlamına geliyor. Bu refleksle kendimi önce sol, sosyalist cenahın içinde buldum. Daha sonra erkek egemenliğini de sistemle birlikte sorgulayan feminizmle tanışmamı sağladı. Sonra babama teşekkür ettim, iyi ki bana bu ismi vermişler. Bu isim bana hep mücadele sinerjisi verdi. ‘Kızbes’ olmayan eşitlikçi, çoğulcu, sivil katılımcı demokratik düzen inşa edilinceye kadar da ömrümün yettiğince mücadeleye devam ediyorum. Mesleğim öğretmenlik, hayatımı öğretmen olarak sürdürdüm.

ÇEKEV’in kuruluşuna giden süreç nasıl gelişti?

ÇEKEV 2004 yılında kuruldu. Kurulduğu mahalle olan Evka2’de insanlar birbirleri ile karışıp kaynaşmada sorun yaşıyorlardı. Göçle gelenlerin varlığı, birbirine karşı ötekileştirmeler kaynaşmaya engel oluyordu. Moğollar müzik grubunun ünlü şarkısı ‘Bir şey yapmalı’dan hareketle arkadaşlarla bir araya geldik. Ve kadın günleri düzenledik. Kadınların bir araya gelmesine çalıştık. Bunda bir nebze de başarılı olduk. Ulaştığımız kadın sayısı binleri buldu. Amacımız semtteki kadınları hem birbiriyle hem de kent kültürü ile tanıştırmak, kadınların toplumsal, kültürel ve sosyal  hayata katılımını artırmak, yerel yönetimdeki söz, yetki, karar mekanizmalarına, kadın katılımını sağlayarak demokratik yönetişim, çoğulcu, katılımcı,  sivil demokrasinin gelişmesi için kadın aklının, kadın bilgeliğinin, kadın enerjisinin katkı sağlamasını olanaklı kılmak.

Kadın örgütü olarak kurulsa da çevre ve toplumsal sorunlarla ilgili çalışmalar da yapıyorsunuz…

Örgütümüz aynı zamanda semtimiz, ilçemiz ve ilimizin yerel sorunları ile ilgili çevre sorunlarından tutun her türlü toplumsal sorunların çözümünde farkındalık ve hak savunuculuğu etkinlikleri yaptı.  Özellikle mahallede kurulan baz istasyonlarına karşı çalışmalar yaptık. 10-11 yerden baz istasyonunu söktürdük. Evka 2 Merkez Camii’ne dikilen baz istasyonuna karşı hukuk mücadelesi verdik, kazandık. Kadınlar site, sokak, mahallede yaşadıkları sorunları ayda bir toplanan kadın meclisi toplantısında dile getiriyorlar. Bu öneri ve talepleri gerek yerel yönetimlere, gerekse, kamu  yönetim mercilerine taşıyarak çözüm önerileri sunuyoruz. Haftanın bir günü örgü günü düzenliyoruz. Herkes örgüsünü alıp geliyor. Hem sohbet ediyoruz hem örgü örerken iş birliği dayanışma hakkında çalışmalar yapıyoruz. Yine her çarşamba sinema günlerimiz var. Kadın-çevre-sağlık sorunlarını içeren filmler izleyip tartışıyoruz. Herkes gönlünden geçeni getiriyor. İş-Kur, Çiğli Belediyesi, Büyükşehir Kent Konseyi gibi yerel kurumlarla irtibat halindeyiz. İstihdamla ilgili üyelerimize destek sunuyoruz.