ÇAÇAv öğretmeninden işkence gören küçük Deniz için AYM’ye başvurdu

02 Şubat 2016
Çocuk Alanında Çalışan Avukatlar Ağı (ÇAÇAv) küçük Deniz’in öğretmeni tarafından 1,5 yıl boyunca sistematik bir şekilde fiziksel cezalandırmaya maruz bırakılması ve eğitim hakkının ayrımcılık nedeniyle doğrudan ihlal edilmesi nedeniyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Uluslararası Çocuk Merkezi tarafından yürütülen “Çocuklarla Birlikte Daha Güçlüyüz” çalışmaları kapsamında Çocuk Alanında Çalışan Avukatlar Ağı (ÇAÇAv), küçük Deniz*’in öğretmeni tarafından 1,5 yıl […]

Çocuk Alanında Çalışan Avukatlar Ağı (ÇAÇAv) küçük Deniz’in öğretmeni tarafından 1,5 yıl boyunca sistematik bir şekilde fiziksel cezalandırmaya maruz bırakılması ve eğitim hakkının ayrımcılık nedeniyle doğrudan ihlal edilmesi nedeniyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.

Uluslararası Çocuk Merkezi tarafından yürütülen “Çocuklarla Birlikte Daha Güçlüyüz” çalışmaları kapsamında Çocuk Alanında Çalışan Avukatlar Ağı (ÇAÇAv), küçük Deniz*’in öğretmeni tarafından 1,5 yıl boyunca sistematik bir şekilde fiziksel cezalandırmaya maruz bırakılması ve eğitim hakkının ayrımcılık nedeniyle doğrudan ihlal edilmesi nedeniyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.

Çocuklarla Birlikte Daha Güçlüyüz, 9 yaşında, %25 engelli olan Deniz’in “Tam Zamanlı Kaynaştırmalı Eğitim” modeliyle öğrenim görmesi gerektiğini, gelişimini ve eğitimini en iyi ve sağlıklı bir şekilde yürütebilmesi için asla “Özel Eğitim Sınıfı”na gitmesi gerekmediğini belirtiyor. Ancak ilk günden itibaren sınıf öğretmeninin Deniz’i kendi sınıfında istemediğini, okul idaresinin de desteğiyle, ağır ve orta düzeyde zihinsel engelliler sınıfına yerleştirmek için çabaladığını ifade ediyor. Buna karşı çıkan ailenin, sınıf öğretmeni ve rehberlik öğretmeninin “sınıfta engelli çocuk istemiyoruz, direnirseniz  ‘delilerin’ arasında yaşamaya mahkum ederiz” dayatmasıyla karşı karşıya kaldığını da ekliyor.

ÇOCUĞA KARŞI ŞİDDET VE AYRIMCILIK

Çocuklarla Birlikte Daha Güçlüyüz sitesinde yer alan habere göre, okulda “Deniz” konulu toplantılar yapan, velilerin kışkırtıp öğrencinin atılması için imza toplamaya çalışan sınıf öğretmeni, küçük Deniz’e 1,5 yıl boyunca yüzü duvara dönük oturtma, sınıfa almama, sınıf arkadaşlarına onunla konuşmamaları için telkinde bulunma gibi sistematik fiziksel ceza uygulamış. Anayasa Mahkemesi’ne, Anayasa’nın 17. maddesinde yer alan işkence ve kötü muamele yasağının ihlaline hükmedilmesi için başvuruda bulunan Avukat Şahin Antakyalıoğlu, “Çocuklara yönelik şiddetin yasal düzenlemeler veya yargı tarafından korunmaması uluslararası ilke ve normlara aykırı. Deniz’in akranlarıyla beraber ayırım gözetilmeksizin eğitim hakkından yararlanması sağlanmamış, tam tersine sanki okulun kapısından girmekle sahip olduğu haklarını kaybetmiş gibi davranılmıştır” diyor.

İlk olarak 1783 yılında Polonya’da, ardından 1900 yılında Avusturya, Belçika ve Finlandiya’da yasaklanan fiziksel cezalandırma Türkiye’de halen TCK madde 232’de belirtilen “disiplin yetkisi” olarak tanınıyor. Fiziksel cezalandırmanın Türkiye’de de yasaklanması için farklı sivil toplum örgütleri bir arada çalışıyor. ÇAÇAv’ın çalışmalarının yanında YÖRET Vakfı ve Uluslararası Çocuk Merkezi’nin desteğiyle Çocuğa Karşı Şiddeti Önlemek için Ortaklık Ağı, Türkiye’de çocukların fiziksel/bedensel olarak cezalandırılmasını önlemek amacıyla “Çocuklara Fiziksel Cezanın Sonlandırılması için Birlikte Harekete Geçiyoruz” kampanyasını başlatıyor. Küçük Deniz ve diğer yüzlercesi için çocuk hakları ağları sizleri de çocukların fiziksel cezalandırmasına hayır demeye çağırıyor.

Ayrıntılı bilgi için tıklayın

* İsim mağdur çocuğun haklarının ve kimliğinin korunması amacıyla değiştirilmiştir