142 Milyon Çocuk Savaş Ortamında Yaşıyor

Save The Children’ın yayımladığı son rapora göre, 142 milyon çocuk hâlâ savaş ortamında yaşıyor.

Mağdur çocukları hayata kazandırmak için 120 ülkede faaliyet yürüten Save The Children’ın yayımladığı son raporda, savaş ve çatışma ortamlarının çocukların hayatına olan etkilerine dikkat çekiliyor. Sahadan çocukların anlatımlarının yer aldığı rapora göre, çocuklar savaş ortamından kurtulsa bile travmanın etkisinden uzun süre çıkamıyor. Raporda yer alan 12 yaşındaki Sammy, Irak’ta maruz kaldığı şiddet ortamını şöyle tarif ediyor:

“Her şey talan edildi. Ne zaman bir uçak görsem bizi vuracağınışünüyordum. Gerçekten çok korktum. Kalbim çok korktu.”

Mynmarlı 16 yaşındaki Alia ise, “Burada yaşam çok zor. Köyümüzden kaçtığımız gün tanık olduğum şeylere ilişkin bir sürü kabus görüyorum” diyor.

16 yaşındaki Suriyeli Safaa’nın anlattıkları ise şöyle; “IŞİD köyümüzü ele geçirdiğinde savaş daha da kötü oldu. Çok yorgun ve stresli hissettim. Savaş yüzünden olduğumdan daha yaşlı hissediyorum. 16 yaşımda olmama rağmen yaşlı bir kadın gibi hissediyorum.”

Brishna da 11 yaşında ve Afganistanlı; “Sadece duvarları ve çatısı olan boş kiralık bir evde yaşıyoruz. Başka hiçbir şey yok. Günler mutsuz ve karanlık. Savaşın anıları günlerimizi ve gecelerimize musallat oldu, peşimizi bırakmıyor. Save the Childrens çocuk dostu bir alan ve bana umut ışığı oldu.”

Save The Children ile tanışan çocuklar umutlu olduklarını da dile getiriyor; 14 yaşındaki Suriyeli Sara, “Bu çocuk dostu alana geldiğim için çok mutlu hissediyorum. Bana daha az yalnız ve daha az korkmuş hissettiriyor. Bir geleceğim olduğunu ve arkadaşlarım olduğunu hissettiriyor” diyor.

‘Uykusunda Titriyordu…’

Raporda 10 yaşındaki Mohammed’in hayatına da dikkat çekiliyor. Mohammed Arab, Mymmar’dan mülteci olarak gelen 10 yaşındaki bir çocuk ve şu anda nenesiyle beraber Bangladeş’te bir kampta yaşıyor. Annesi Sara ona olanları şöyle anlatıyor: “Ordu grupları köyümüze geldiğinde birçok evi yaktılar ve bir sürü kız çocuğuna tecavüz ettiler. Ailemizle ve komşularımızla kaçtık. Mymmar ve Bagladeş arasındaki nehrin kıyısına gelmek 5 günümüzü aldı. Ve beş gün daha o nehrin kıyısında kaldık. Bu durum Mohhammed’i çok kötü etkiledi. Travmalar yaşadı. Uyuduğunda irkiliyordu. Kabuslar görmeye devam ediyor. Doktorlar çok korktuğu için kalbinin çok hızlı attığını söyledi. Terliyordu ve çok fazla bayılıyordu. Sakinleşmesi çok uzun zaman aldı. Bangladeş’e vardığımızda onu sakinleştirmek için doktora gittik ve bazı ilaçlar aldık. Şimdi eskisi kadar bayılmıyor ve doktor daha iyi olduğunu söyledi. Mohammed Mymmar’da resim çizmeyi öğrenmişti ama orada çok fazla çizmemişti. Burada çok fazla çiziyor, evde olduğunda bütün gün resim çiziyor. Çizmeyi sevdiği ve bunu yapmak ona daha iyi hissettirdiği için resim çizdiğini düşünüyorum.” 

Savaşta Çocuklar… 

Raporda bahsi geçen çocuklardan biri de Mangen. O da annesiyle beraber iki yıldır Uganda’da yaşıyor. Kongo’da ailesi bir dükkan işletiyorken hayatları güzelmiş. Ancak sonrasında savaş başlayınca askerler evlerine gelmiş. Askerler Mangen’in annesini darp ederken Mangen’ı babasıyla beraber ormana götürmüş ve onun gözü önünde babasını vurmuşlar. Sonra Mangen’in gözlerini bağlayıp kampa götürmüşler. Bunlar yaşanırken o henüz 11 yaşındaymış. Mangen bir yıl boyunca her gün askerler için temizlik ve yemek yapmak zorunda kalmış. Sürekli şiddet görüyormuş. Bir gün fırsatını bulunca kaçmış, kaçarken birçok cesetle karşılaşmış. Bir şekilde annesine kavuşan Mangen, daha sonra şiddet ortamından uzaklaşmak için annesiyle Uganda’ya gitmeye çalışmış.

Şu anda bir mülteci kampında yaşıyor Mangen. Bu şekilde de Save the Children ile tanışıyor. Mangen’de savaşın fiziksel ve mental izleri hala devam ediyor. Askerlerin yaptığı işkencelerin travmalarından kurtulmak için de mücadele ediyor bir yandan. 

Şiddet Yüzde 174 Arttı

Çocukların hikayelerini ve savaştan nasıl etkilendiklerini paylaşan Save The Children’ın verileri de korkunç tabloyu ortaya koyuyor. Rapora göre 142 milyon çocuk hala savaş ortamında yaşıyor. Milyonlarcası da mülteci olarak başka ülkelere kaçmak zorunda kalıyor. Son dokuz yıldır çatışma bölgelerinde yaşayan çocukların oranı da yüzde 37 arttı. 

Savaş sebebiyle çocukları öldürme, sakatlama savaşa katılmaya zorlama ve cinsel şiddet artışı ise yüzde 174

2019 yılında 24 milyon çocuk çatışma ortamında yaşıyor ve çocuklar travmaları çok uzun süre atlatamıyor. 

Savaş Çocuklarda Travma Yaratıyor

Çocukların sağlıklı bir psikolojik desteğe ihtiyaç duyduklarının altını çizen Save The Children, 7 milyon çocuğun da psikolojik rahatsızlıkların riski altında olduğunu söylüyor. Bu şiddetin çocuklarda anksiyete, travma, toksik strese sebep olduğunu belirten STC, bu durumun çocukların gelişimini de etkilediğini ifade ediyor. Save The Children raporuna göre: “Çocukların güvende hissetmeye ve temel ihtiyaçlarını karşılamaya ihtiyaçları var. Aileleri tarafından bakıma ve toplum tarafından da (eğitim gibi) desteklenmeye ihtiyaçları var. Çatışma bölgelerindeki çocuklar yeterlilik ve güvenli hissetme konusunda engelleniyor. Bu şiddete ve savaşa direkt tanık olan çocuklar Birleşmiş Milletler’in tespitlerine göre sadece fiziksel olarak yaralanma değil çok yoğun bir şiddete maruz kaldıkları için ruhsal sorunlarda yaşıyorlar.”

Çocuklar İçin Savaş Son Bulmalı…

2017’de çocuklar için koruma oranının yüzde 0.5, çocukların eğitimden yararlanma oranlarının ise sadece yüzde 2 olduğu belirtilen raporda,  Save the Children, buna karşın çocuklar için savaşın son bulması, çocukların korunması için uluslararası sözleşmelerin ve plan stratejilerinin uygulanmasını söylüyor ve bunun için çalışmalar yapıyor. Çocuklara karşı şiddet suçu işleyenlerin tutuklanmadığına da dikkat çeken Save The Children, buna karşı savaş bölgesinde yaşayan çocukların mental olarak sağlığını korumak adına kuralların ve yasaların ona göre düzenlenmesi için çabalıyor. Ayrıca savaş mağduru çocukların sağlık problemlerini teşhis ederken tedavisini de destekliyor. 

Kız Ve Erkek Çocuklar Savaşı Farklı Deneyimliyor

Cinsiyet normlarından ötürü kız çocukları ve erkek çocuklarının savaşı farklı deneyimlediğini ifade eden Save The Children, savaş ortamlarında kız çocuklarının cinsel şiddet riski yüzünden erkeklere göre eğitimden daha az yararlandığını söylüyor. Örneğin, Yemen’de ilkokul yaş grubundaki kız çocukları okula gitme konusunda daha çok yoksun kalıyorlar. Cinsiyete dayalı şiddet riski sebebiyle okula giderken daha güvensiz hissediyorlar. Nijerya’da da Boko Haram özellikle kız çocuklarının okula erişimini engellemeyi amaçlıyor. Rapora göre Güney Sudan’da ise kadın ve kız çocuklarının yüzde 65’i cinsel şiddet yaşadı.