Ekofest’in Bu Yıl Konusu Gıda: “Ne Yersek Oyuz”

Balıkesir’in Edremit ilçesinde bu yıl 5.si düzenlenen Ekofest 16-20 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşti. “Ne yersek oyuz” sloganıyla yola çıkan Ekofest Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından düzenleniyor. Ekofest’in Bilimsel Danışma Kurulu’nda ise Defne Koryürek, Bülent Şık, Mustafa Alper Ülgen ve Esenay Hacıosmanoğlu yer alıyor.

Ekofest 2019’a, Kazdağı ve yöresinde ve Türkiye’nin diğer bölgelerinde yaşayan ekoloji aktivistleri, sivil toplum örgütleri temsilci ve üyeleri, yerel yönetimler ve çocuklar katıldı. Festival bu yıl Altınoluk yakınlarındaki Narlı Köyü’nün 13 km yakınındaki Darıdere Tabiat Parkı’nda gerçekleşti.

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nden Süheyla Doğan, Ekofest’a ilişkin Sivil Sayfalar’a yaptığı açıklamada festivalin başlangıcına ve konularına dair şöyle konuştu:

“2014’te başladık. Üst üste 3 yıl yaptık. 2016’da darbe nedeniyle yapamadık. İlk sene konumuz suydu. Bu konuyu seçmemizin nedeni, eğer baraj yapılırsa içerisinde bulunduğumuz alan su altında kalacak. Buna dikkatleri çekmek için özelikle bu konuyu seçtik. ‘Dereler özgür aksın’ sloganıyla yaptık. Daha sonra ‘Orman gibi kardeşçesine’ sloganıyla ormanın önemine dikkat çekmek için ikinci festivalimizi gerçekleştirdik. Bir başka festivalimizin konusu toprakla ilgiliydi.  ‘Hayat topraktan doğar’ sloganıyla yapmıştık. Dördüncü sene de enerji konusunu seçmiştik. O seneki sloganımız ise ‘Güneş bize yeter’di. Bu sene ise konumuz gıda. ‘Ne yersek oyuz’ diyoruz. Gıdayı enine boyuna ele alıp tartışıyoruz. Gıda egemenliği, gıda güvenliği, gıda toplulukları, gıda krizi, gıda ve toplum sağlığı başlıklarında Türkiye’nin her yanından bilim insanlarıyla, aktivistlerle konuşuyoruz.”

Ekofest Kazdağları’na İthaf Edildi

Öte yandan Kazdağları’nda yaşananlar nedeniyle Kirazlı’daki nöbetlere katıldıklarını söyleyen Doğan, “Ekofestival hazırlık döneminde bir yandan da Kirazlı’daki Kaz Dağları nöbetine katıldık, basın açıklamasına katıldık. Körfez’in güneyinde her akşam bir yerde imza kampanyası açtık. Basın açıklamaları yaptık. Her yer Kaz Dağları diyerek mücadele alanlarını büyüttük. Ekofestivali de Kazdağları’na ithaf ettik ve başlarken Kazdağları ile video ile bu direnişi anlatmaya çalıştık” diye konuştu.

Doğan  ayrıca, bu yıl Ekofest’in menüsünde hayvanların sömürülmesine dikkat çekmek amacıyla vejetaryenden vegan menüye çevirdiklerini söyledi.

“Katılımcı Profili Gençleşiyor”

Ekofest’in katılımcıların hemen her yaştan olduğunu ifade eden Doğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Her sene hem genç hem de çocuk katılımcı sayısı artıyor. Bu sene de çok fazla genç ve çocuklu aile katıldı. Her geçen yıl katılımcı profili gençleşiyor. İlk yıllarda çocuk katılımını öngörmediğimiz için çocuk atölyeleri düzenlememiştik. Ama daha sonra kendiliğinden gelişti. Ondan sonraki yıllarda çocuklara yönelik seramik, resim gibi atölyeleri de ekledik.”

Doğan son olarak Ekofest’e Çanakkale Belediyesi, Edremit ve Küçükkuyu belediyelerinin de destek verdiğini, bölgedeki sivil toplum örgütlerinin de katılım gösterdiğini söyledi.

‘Ekoloji Hareketinin Yükseldiğini Görüyoruz’

Ekofest’in Bilimsel Kurulu’nda yer alan Defne Koryürek Ekofest’e pogramı oluşturma sürecine dahil olduğunu belirterek “Elimizden geldiğince isimler seçmeye çalıştık, o isimleri nasıl başlıklar altında bir araya getirebileceğimiz üstünde çalıştık” dedi. Koryürek Ekofest’e hemen her yaş grubundan insanların katıldığını vurgulayarak, “Türkiye’deki ekoloji hareketinin ne kadar yükseldiğini, ne kadar bilinçlendiğini görüyoruz. Annesiyle gelen 6 yaşındaki katılımcımız da var, 70 yaşında da 22 yaşında da… Bu durum yaşlar ötesi bir durum. Bu tür bir aradalıklar birbirini duymak, birbirinin yüzüne, gözüne bakmak ve söylediklerinin karşılığını birbirinde bulmak olarak bir rüzgara dönüşüyor. Ekofest’in bu anlamda büyük bir katkısı var” diye konuştu.

 “Ekofest’e Daha Çok Araştırmacı Katılmalı”

Ekofest’e daha çok araştırmacının katılması gerektiğini söyleyen Koryürek bunun nedenini iste şöyle açıklıyor:  “Böyle bir ortama daha fazla araştırmacı davet edilmeli. Konuşmak için değil bin kişinin bir arada olduğu bir yerde araştırma yapılabilir. Anket gibi, sözlü tarih çalışması gibi. Hazır ekoloji ile bağlantılı bin kişinin arasında 50 kişiyle yüz yüze yapılan görüşmelerde çok fazla hikaye çıkarılabilir. “

Ekofest’in vegan menüsünün ise bazı pratikleri hayata geçirmek adına önemli bir adım olduğunu ifade eden Koryürek, “Katmanları çok çeşitli olan bir festivalin 4 gününü birlikte geçirecek bin kişinin yemeklerini vegan yediğinde aç kalmayacağını görmesinin onun ufkunda bir ışık olabileceğini düşündüm. Ben ekolojiyle ilgili her yerde bitki bazlı bir disiplinin paralelinde korunmasını düşünüyorum. Vegan olmayabilirsiniz, vejetaryen de olmayabilirsiniz ama bugünkü rakamlar bize diyor ki yarattığımız düzeninin karşılığı olarak yıkımı yaşıyoruz. Bu sömürüyü bir sürü katmanda konuşabiliriz. Bu katmanın en üstünde ‘beyaz erkek’ oturuyor. Beyaz kadından başlayarak ırklar arası kendi türümüzü de sömürüyoruz. Onun arkasından hayvanlar bir noktada ağaçlar, ormanlar, adını dahi anmadığımız on binlerce mikroorganizmayı sömürüyoruz. Kazdağları’nda 95 bin ağaçtan bahsediyoruz. Sömürü piramidi çok geniş bir alan ama sömürüyü konuşabilmek, yüzleşebilmek için günlük pratiğimize koymamız lazım. Nasıl yapacağız mesela plastik bardak almamak gibi, ya da plastik çatal kaşık kullanmamak gibi mesela. Sömürünün gıdadaki versiyonlarına bakıp nerede durduğumuza ne kadar ulaşabildiğimize de bağlı. Ekofest’te vegan mutfaktan ziyade bizim önerdiğimiz bu sömürüye duyarlı olmayı hızlandıracak bir pratiği benimsemekti. Bunu omuzlayan arkadaşlarımız vegan arkadaşlarımızdı” diye konuştu.

Ekofest’te Neler Konuşuldu?

16-20 Ağustos arasında gerçekleşen Ekofest’te Dr. Cenay Bozkuş “Sağlıklı Beslenme”, Özer Akdemir ve Süheyla Doğan “Ekoloji Mücadelesi” ve Defne Koryürek “İklim Diyeti”, Dr. Günnur Başar “Sağlıklı Yaşam” başlıklı konularda konuştu. Ayrıca Ahmet Uhri ile Aslıhan Demirtaş, “Bir Kültürel Miras Olarak Gıda”, Umut Kocagöz, Dr. Kadir Dadan ile Candan Türkkan “Gıda Egemenliği, Gıda Krizi ve Gıda Güvenliği”, Mehmet Gürmen, Ceyhan Temürcü, Nurgül Bulut “Gıda Toplulukları ve Gıda Kooperatifleri”, Merve Ucgun,Turgay Özçelik, Prof. Ali Osman Karababa “Gıda ve Toplum Sağlığı”, Cumhur Dokur ile Mevlüt Aşar “Edremit’in Kültür İnsanları” başlıklarında konuştu. Son olarak “Ciftçiler Gıdayı Konuşuyor”, “STK’lar Gıdayı Konuşuyor”, “Belediye Başkanları Gıda’yı Konuşuyor” başlıklı forumlarda ise gıda konusu üreticiler, STK’lar ve yerel yöneticiler gözüyle konuşuldu.