Hak Savunucularından ‘Kavala ve Aksakoğlu Serbest Bırakılsın’ Açıklaması

Aralarında İnsan Hakları Derneği, Hak İnisiyatifi, Yurttaşlık Derneği ve Diyarbakır Barosu'nun da bulunduğu 19 sivil toplum kuruluşu, Gezi Parkı eylemlerine ilişkin açılan davadan tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala ve insan hakları savunucusu Yiğit Aksakoğlu'nun serbest bırakılması için çağrıda bulundu.

Ankara Barosu, Article 1, Civil Rights Defenders, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği, Diyarbakır Barosu, Hak İnisiyatifi Derneği, Hak ve Adalet Platformu, Hakikat Adalet Hafıza Merkezi, İnsan Hakları Derneği, İzmir Barosu, Kaos GL Derneği, Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği, Yurttaşlık Derneği, Sınır Tanımayan Gazeteciler, Sosyal Politikalar, Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği, 27. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası Komitesi, P24 Bağımsız Gazetecilik Platformu, Türkiye İnsan Hakları Vakfı ve Uluslararası Af Örgütü’nün imzasıyla Gezi Parkı eylemlerine ilişkin açılan davada tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala ve insan hakları savunucusu Yiğit Aksakoğlu için açıklama yapıldı.

Halen tutuklu bulunan Osman Kavala ve Yiğit Aksakoğlu’nun da aralarında bulunduğu 16 kişi hakkında 2013 yılındaki Gezi parkı eylemlerine ilişkin hazırlanan iddianamenin 4 Mart 2019 günü İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildiği ve ilk duruşmanın 24-25 Haziran’da yapılacağı hatırlatılan açıklamada, “16 ayı geçen bir süredir keyfi bir şekilde Silivri Cezaevi’nde tutulan Osman Kavala ve neredeyse dört aydır aynı cezaevinde bulunan Yiğit Aksakoğlu’nun tutuklulukları artık bir cezaya dönüşmüştür. Her ikisinin de hala özgürlüklerinden mahrum bırakılmaları, uluslararası insan hakları hukuk ve standartları altında açıklanamayacak bir durumdur. İddianamenin kabulü, mahkemenin toplanan delilleri kovuşturmayı başlatmak için somut ve yeterli olarak değerlendirdiğini göstermektedir. Bu durumda, zaten dayanaktan yoksun olan tutukluluklarının sürmesi yapılanın keyfiliğini iyice ifşa etmektedir. Zira 2013 yılında gerçekleşip tamamlanan Gezi olaylarına ilişkin delillerin 2019 yılında yok edilmesi veya değiştirilmesi söz konusu değildir. Kamuoyu tarafından tanınan hak savunucularının tutuklu yargılanmalarını gerektiren hiçbir mantıklı açıklama yoktur.

İddianamenin hazırlanmasıyla serbest bırakılan Büyükada Davası tutukluları ve bir günlük nöbetçi yayın yönetmenliği nedeniyle tutuklanan Şebnem Korur Fincancı ve Erol Önderoğlu örneklerinde tanık olduğumuz “suçun niteliği” ve “delil durumu” gibi basmakalıp ve soyut gerekçeler ileri sürülmemeli, Osman Kavala ve Yiğit Aksakoğlu derhal serbest bırakılmalıdır. Sivil toplum üzerindeki yoğun baskı sona ermeli ve Türkiye’nin de taraf olduğu insan hakları sözleşmelerine uygun bir hukuk sistemi yeniden tesis edilmelidir.” denildi.