“Çocuğu Merkeze Alan Haberler Üretmeliyiz”

Hrant Dink Vakfı’nda düzenlenen çocuk odaklı habercilik atölyesinde çocuk hakları, medya ilişkisi ve çocuğun medyaya katılımı tartışıldı.

Çocuk odaklı habercilik tartışma atölyesi Hrant Dink Vakfı Anarad Hığutyun Binası’nda düzenlendi. Atölye çocuk hakları alanında çalışan Ezgi Koman ve gazeteci Yüce Yöney’in kolaylaştırıcılığında ilerledi. Çocuk nedir tanımının yapılması gerektiğini belirterek sözlerine başlayan Koman, “Algı meselesi çok önemli.  Biz çocuğu hak sahibi, özgür bir birey olarak görüyor muyuz diye düşünmek gerek. Onlarla yaptığımız her şeyde haber olsun başka bir şey olsun bu sorunun cevabını düşünüp karar vererek gerçekleştirmeliyiz. Medyanın çocuklarla ilgili temsilinde olması gereken çocuk haklarına dayalı bir habercilik, çocuk haklarına saygılı bakış açısı bir lütuf değildir. Bu politik ve vicdani bir sorumluluktur. En azından bilmeliyiz ki Türkiye’nin taraf olduğu BM çocuk hakları sözleşmesi var. Sözleşmeye göre medyanın bu alanda bir hükümlülüğü var.” dedi. Medyadan bir beklentinin var  olduğunu belirten Koman, “Türkiye’de çocuk koruma mekanizması işlese bu haberler böyle çıkmayacak belki bu haberler olmayacak. Medyadan beklenen sorumlu habercilik doğrultusunda gazeteciler için rehber ilkeler mevcut. Bu ilkeler çocuk odaklı habercilik yapan gazetecilere yol gösterecektir.” diye ifade etti.

Çocuk Haklarına Saygılı Gazetecilik Nedir?

Atölye kapsamında çocukların medyadaki yeri, hangi söylem biçimleriyle temsil edildikleri ve medyaya katılımlarına değinen gazeteci Yüne Yöney hak haberciliğin önemine vurgu yaptı. Çocuk haklarına saygılı gazetecilik nedir sorusunu cevaplayarak başlayan Yöney, “ Çocuk haklarına saygılı habercilik demek çocukları merkeze alan bir haber anlayışı demek. Bu habercilik anlayışı ile haberi yapan kişi aynı zamanda  ikinci kez çocuk hakları ihlaline sebebiyet vermemelidir.” dedi. Haberlerde çocuğu görünür kılmanın önemi belirten Yöney, “Haber doğrudan çocukla ilgili olmasa bile habere çocuk perspektifinden bakmak gerekir. Örneğin; işsizlik oranları açıklandı. Hesaplamalar farklı oranlarda söylenebiliyor ama orada değişmeyen bir oran var genç işsizlik oranı. Bu orana bakarak genç işsizlikten hareketle çocuklarla ilgili bir haber yapabilirsiniz. 15-25 yaş arası deniliyor hani çocuklar çalıştırılamıyordu. Burayı da kurcalarsak haberler çıkabiliriz.”

“Çocuk odaklı habercilikte tek derdiniz ihlaller olmak zorunda değil”

Haber örnekleri üzerinden çocuk odaklı haberciliğin tartışıldığı atölyede Yöney,” Dilin bir ideolojiyi yaymasının yanı sıra bir şeyleri gizleme potansiyeli de var. Çok rahat sorumlunun kim olduğunu o mağduriyetin kaynağını gizleyebilir. Hemen başka bir hedef gösterebilir. Haberde mağdur varsa mağdur eden de vardır. Mağdur edenin bize çok net gösterildiği haberler düşüncelerimizi şekillendiriyor . Haberin dili bizim de tarafımızı belirliyor.” dedi. Yöney, “ Çözüm üretmeliyiz. Bu çözümle ilgili birileriyle konuşup ipuçları bulabilecek sorgulamayı yapmak zorundayız Yoksa o haber eksik haberdir ve o haberin çocuklar açısından neler doğurabileceğine bakmak gerekir. Çocuk odaklı habercilik yapıyorsanız tek derdiniz ihlaller olmak zorunda  değil. Çocuklar medyada sürekli eksiklerle, mağduriyetlerle yer alıyorlar. Çocuklarla ilgili iyi şeyler de yazmalısınız . İyi şeyler, çözüm odaklı şeyler ve çocukların kendi yaptıklarına yer verilen şeyler olmalıdır.” diye konuştu.