DİSA Kentsel Araştırma Yöntemleri Seminer Programı Sona Erdi

Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü (DİSA), Heinrich Böll Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği desteğiyle kentsel araştırma yöntemleri seminer programı kapsamında 3 haftalık bir seminer dizisi düzenledi.

Seminerlerin ilki 20 Ekim Cumartesi günü Yıldırım Şentürk tarafından nitel araştırma yöntemleri üzerine gerçekleştirildi. Şentürk, “gündelik hayatta ‘bakmak’ araştırmacı gözüyle nasıl gerçekleşiyor?” sorusu üzerinden şunları söyledi: “Çalışılacak konunun her aşaması tasarlanabilir. Araştırmanın amacı net olarak ortaya konmalı ve uygulanacak yöntem sorgulanmalıdır.‘’ Şentürk etiketleme, imgelem, kanaat, mekanik incelik, organizma ve süreç kavramları aracılığıyla araştırma alanının aktörlerinin belirlenmesi, bu aktörlerin gündelik yaşam pratiklerine ortak olunarak ve aralarındaki eylemlere odaklanılarak serbest notların alınması; “neden” sorusu yerine “nasıl” sorusunun vurgulanması ve elde edilen verilerden özellikle çarpıcı olanlarının ön plana çıkarılması konularına değindi. 21 Ekim Pazar günü Şentürk, nitel araştırma yöntemlerini mekan bağlamında değerlendirirken kent çalışmalarının ve sosyolojisinin tarihçesine değindi. Mekanı bir satıh olarak görmek yerine mekânsal düşünme yöntemlerine dair örnekler sundu.

27 Ekim Cumartesi günü gerçekleşen üçüncü seminerde Ceren Lordoğlu toplumsal cinsiyet ve mekân meselesi üzerine yoğunlaştı. Lordoğlu’nun üç aşamalı programının ilki “Feminist yaklaşım bir araştırma yöntemi midir?” sorusu etrafında şekillendi. Feminist metodolojinin araştırmalara etkisine dair literatürden örnekler verdi; feminist coğrafya kavramından ampirik, duruş noktası ve postmodernist yaklaşımlara ilkesel tartışmaların bu yöntemi nasıl geliştirdiğini anlattı. İkinci aşamada iki farklı araştırma üzerinden mekan ve toplumsal cinsiyet ilişkisini örneklendirdi. Üçüncü aşamada ise “İstanbul’da Bekar Kadın Olmak” adlı araştırmada kendi uyguladığı yöntemleri, neden bu yöntemleri tercih ettiğini ve bu yöntemlerin araştırma bulgularını nasıl etkilediğini gösterdi.

3 Kasım Cumartesi günü dördüncü semineri Mekânda Adalet Derneği’nden Yaşar Adnan Adanalı ve Sinan Erensü gerçekleştirdi. Seminerin ilk bölümünde Yaşar Adnan Adanalı Mekânda Adalet Derneği’nin yaptığı çalışmaları araştırma temelli yayıncılık, veri görselleştirme ve arşivleme, video aktivizm, belgeselcilik ve akademi başlıkları altında aktardı.

Adanalı daha sonra “Daha ekolojik, daha adil bir çevrede yaşamak için bu araştırmaları yapıyoruz, mekânların toplumsal karşılıklarını araştırırken mekanın kendisinin toplumsal adaleti engelleyen asli dinamik olduğunu fark ettik. Bunun üzerine adaletsizlikleri üretecek dinamikleri anlamanın yeni bir pedagojik ihtiyaç olduğunu iddia ediyoruz.” diyerek sözü Sinan Erensü’ye verdi. Sinan Erensü çalışmalarından bahsederken şunları aktardı: “Yaptığımız çalışmalar bir bakımdan siyasal meselelere de göz kırpıyor. Toplumsal muhalefetin kısıtlandığı, zayıfladığı bir dönemde meselelere yerelden müdahalelerin yeni bir çalışma iklimine yönlendirdiğini görüyoruz. Ürettiğimiz bilgileri toplumsallaştırarak reel bir zeminde tartışma ve refleks gösterme imkânı doğduğunu görüyoruz.”

Seminerin ikinci bölümünde katılımcıların yapacakları araştırma konuları ve bu araştırmalarda hangi yöntemlerin uygulanabileceği üzerine konuşuldu.

Bu seminer programından sonra seminer katılımcılarının belirledikleri araştırma konuları çerçevesinde kendi oluşturacakları gruplarla DİSA bünyesinde beş farklı kentsel araştırma yapmaları sağlanacak. Yapılan araştırmaların Mayıs 2019’da bir dizi forumla kamuyla paylaşılması ve tartışılması planlanıyor.