Görevi Başında Öldürülen Doktor İçin Tören

İstanbul Bahçelievler'de görev yaptığı özel hastanede uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Dr. Fikret Hacıosman için tören düzenlendi.

Ruh ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Dr. Fikret Hacıosman’ın anısına düzenlenen törene doktorlar, hastane çalışanları ve yakınları katıldı. Törende ilk olarak Başhekim Dr. Oğuzhan Cücü bir açıklama yaptı. Cücü açıklamasına sağlık çalışanlarına yönelik şiddete dikkat çekerek, “Yoğun bakımda tedavi altına alınan Ruh ve Sinir Hastalıkları uzmanımız Dr. Fikret Hacıosman, yapılan tüm müdahalelere rağmen ne yazık ki dün akşam saat 21.55’te hayatını kaybetti. Medicana ailesinin bir ferdini kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Hocamıza Allah’tan rahmet ailesine ve tüm sevenlerine baş sağlığı diliyoruz. Yapılan bu elim saldırı tüm sağlık camiasını üzmüş ancak bizden birine yapılan bu saldırı bizleri de derinden yaralamıştır. Sağlık çalışanlarına yönelik her türlü şiddeti kınıyoruz. Medicana ailesi olarak bu saldırıyı aynı zamanda sağlık hizmetinin ayrılmaz bir parçası olan iyilik ve şefkat kavramlarına yapılmış bir saldırı olarak kabul ediyoruz. Mesleklerine hayatlarını adayan, hastaları için gece gündüz, bin bir zorlukla, fedakarlıkla çalışan hekimlerimizin ve sağlık çalışanlarının tek amacı insanları iyileştirmektir. Gayeleri hayat kurtarmak olan doktorlarımızın hayatlarını ellerinden almaya yönelik şiddet eylemleri hiçbir şekilde kabul edilemez. Sağlık çalışanlarına yönelik her türlü saldırıyı esefle kınıyoruz. Tüm sağlık camiasının başı sağ olsun” dedi. 

İstanbul Tabip Odası’ndan açıklama

İstanbul Tabip Odası da hastane önünde bir açıklama yaptı. Açıklamada ilk konuşmayı TTB adına Merkez Kurul Sekreteri Dr. Bülent Nazım Yılmaz gerçekleştirdi. Yılmaz açıklamasında “Biz daha önce de Sağlık Başkanlığı’na seslendik, bu sesi duyun dedik. Bugün bile yoklar. Bu anlayışı reddediyoruz” dedi.  İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Rukiye Eker Ömeroğlu da açıklama yaptı. Ömeroğlu açıklamasında “Bir hekimin hastane içerisinde ateşli silahla öldürülmesi sağlık kuruluşlarındaki güvenlik önlemlerinin yetersizliğini göz ardı edilemeyecek, ertelenemeyecek acil bir sorun olduğunu apaçık göstermektedir. Hem hastane yöneticileri hem de kamu idaresi bu sorunu ivedilikle çözmekle sorumludur. Sağlık çalışanları ve Türk Tabipleri Birliği görece basit önlemlerle bile halledilebilecek olan şiddet vakalarına tahammüllerini çoktan kaybetmişlerdir” ifadelerini kullandı.

“Hastaları müşteriye çevirerek bu sorunlar çözülmez”

Sivil Sayfalar’a konuya ilişkin açıklamada bulunan Uzm. Dr. Yeşim Altınkalem Dalkıran, “ 17 yıllık hekimim, defalarca görevimiz başındayken tehditlerle karşı karşıya kalıyoruz. Bizim işimizin bir parçası gibi görünmekle beraber özellikle son yıllarda artmasının sebebinin siyasi otoritelerin bu konuyla ilgili olayların önünü açmaları olarak düşünüyorum. Hastaların bu kadar kolay silaha ulaşabilmeleri , bu saldırıları gerçekleştirebilmeleri  bunun örneği. Bizim meslek örgütlerimizle bakanlığımızın hiçbir zaman için oturup da sahadaki hekimlerle ilgili görüşleri almadıkları, popülist yaklaşımlarla hastaları müşteriye çevirerek bu konulara çözüm olmaz. Çünkü bir gün gelir böyle katil bir müşteri tarafından memnun edilemedikleri için öldürülürüz.”