Türkiye hayatı durduruyor

12 Ekim 2015
Ankara’daki barış mitingine yönelik kanlı saldırının ardından ortak bir açıklama yapan DİSK, KESK TMMOB ve TTB, iki günlük grev kararı aldığını duyurdu. Türkiye’nin her yanından işçiler, öğrenciler, kadınlar, iki günlük  #‎HayatıDurduruyoruz eylemi yapıyor. Çağrılar, iki gün işe, okula, AVM’ye gitmeye, üretim yapmama, tüketmeme, iş yapmama yönünde ve yürüyüşler yapılıyor. Ankara’da yapılacak Emek, Barış ve Demokrasi […]

Ankara’daki barış mitingine yönelik kanlı saldırının ardından ortak bir açıklama yapan DİSK, KESK TMMOB ve TTB, iki günlük grev kararı aldığını duyurdu. Türkiye’nin her yanından işçiler, öğrenciler, kadınlar, iki günlük  #‎HayatıDurduruyoruz eylemi yapıyor. Çağrılar, iki gün işe, okula, AVM’ye gitmeye, üretim yapmama, tüketmeme, iş yapmama yönünde ve yürüyüşler yapılıyor.

Ankara’da yapılacak Emek, Barış ve Demokrasi mitinginin canlı bombalarla kana bulanması ve 100’den fazla insan hayatını kaybederken yüzlercesinin yaralanması Türkiye’yi derinden sarstı. Yaşanan şokun ardından tartışmalar sürerken, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB), Ankara’daki katliamı protesto etmek için bugütnden itibaren iki gün yas ve grev kararı aldı.

FAİLİ MEÇHUR DEĞİL

TTB Genel Merkezi’nde, DİSK, KESK, TMMOB ve TTB adına hazırlanan ortak açıklamayı okuyan TTB Başkanı Beyazıt İlhan, “Üzgünüz, öfkeliyiz, yastayız. Hiç kimse bu katliamın faili meçhul olduğunu söylemesin. Bombaları tanıyoruz. 18 Mayıs’ta Adana ve Mersin’deki, 5 Haziran’da Diyarbakır’daki, 20 Temmuz’da Suruç’taki patlamalardan tanıyoruz, aynı seriden biliyoruz” dedi.

İlhan şöyle devam etti: “Başvurusu Ankara Valiliği’ne yapılmış, bütünüyle barışçıl bir miting için gelmiştik. Savaşa karşı barışı, baskı, şiddet ve zora karşı özgürlükleri, demokrasiyi, yolsuzluğa, hırsızlığa ve sömürüye karşı emeğin mücadelesini hep birlikte yükseltmek için geldik. Ölen arkadaşlarımızı anmak, faşist katliamı protesto etmek için yarından itibaren yastayız. 12 – 13 Ekim Pazartesi ve Salı günleri bütün Türkiye ’de grevdeyiz!

Bütün sendikaları, bütün meslek örgütlerini, bütün siyasi partileri, örgütlü – örgütsüz, hangi sendikanın üyesi olursa olsun bütün işçileri bütün kamu çalışanlarını, insanlığa sahip çıkan bütün yurttaşlarımızı katılmaya çağırıyoruz.” Kadın ve LGBTİ örgütleri olarak herkesi katliama sessiz kalmamaya çağırıyoruz!”

143 KADIN VE LGBTİ ÖRGÜTÜ BARIŞTA ISRARCI

Kadın ve LGBTİ örgütlerinin de çağrı ve imza metni şöyle:

“Biz kadınlar 1 Eylül’de “DURUN! Öldürmeye değil, yaşatmaya çalışın! Biz kadınlar ölümün değil, yaşamın tarafındayız, demiş, 113 kadın ve LGBTİ örgütü olarak barış deklarasyonumuzu herkesle paylaşmıştık. Bugün bu ölüm, bu silahlar hepimizi, ülkenin başkentinde, Ankara’nın orta yerinde barışın sesini yükseltmek için coşkuyla, şenlikle bir araya gelen emekçileri, gençleri, kadınları hedef aldı. Yaşatmak derken, bu kadar insanın böyle hunharca öldürülebildiği bir yaşam, bir ülke değildi bahsettiğimiz. Böyle bir ülkenin olabilirliğini, böyle bir yaşamı sürdürmeyi kabul etmiyoruz. Güvenliğimizden sorumlu olan hükümet ve bağlı olan tüm kurumların derin bir sorumsuzluk içinde olduğunu görüyoruz ve güvenliğimizin hak ve özgürlüklerimiz kısıtlanarak, ortadan kaldırılarak sağlanamayacağını biliyoruz. Bunun, yaşadığımız savaş sürecinin bir parçası olduğunun bilgisiyle, hayatlarımıza yeni bombaların düşmemesi için biz kadınlar barışta ısrarcıyız.

YAKALARA SİYAH KURDELE

Artık bunca ölümün karşısında bulunduğumuz her yerde hayatı durdurmaktan başka çaremiz kalmadı. Bu nedenle KESK, DİSK, TTB, TMMOB tarafından yapılan iki günlük grev çağrısına biz kadınlar da katılıyoruz. Bulunduğumuz her yerde iş bırakıyoruz. Kepenklerimizi kapatıyoruz, okula, iş yerlerine gitmiyoruz, ev işi yapmıyoruz. Hayatın her alanında yaşamı kuran biz kadınlar biliyoruz ki, biz hayatı durdurursak hayat gerçekten durur.

Tüm kadınları bu greve katılmaya, hep birlikte hayatı durdurmaya, bu sırada kaybettiklerimizi anmaya, cenazelere katılmaya çağırıyoruz. Evlerimize, iş yerlerimize, arabalarımıza siyah bezler asıyoruz, yakalarımıza siyah kurdeleler takıyoruz.”